Gezi Direnişi

Burcu Koçlu için kampanya

Bornova'da Gezi tutsağı Burcu Koçlu'nun serbest bırakılması için imza kampanyası başlatıldı. 

İzmir’in dört bir yanında devam eden halk forumları, Gezi tutsakları ile dayanışmaya, onların sesi olmaya devam ediyor.

Bornova Büyük Park Halk Forumu, geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği forumla, İzmir’de Şakran Kadın Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan Burcu Koçlu’nun serbest bırakılması için imza kampanyası başlatma kararı almıştı.

Hasta Gezi tutuklusu tahliye olmak istiyor

İZMİR’de Gezi eylemlerinin ardından tutuklananlardan biri olan Burcu Koçlu kas hastası.
5 Temmuzda gözaltına alınarak tutuklanan 26 yaşındaki Burcu Koçlu hâlâ, Aliağa Şakran Cezaevinde kalıyor.
Hastalığından dolayı kortizonun da aralarında bulunduğu ilaçları ömür boyu kullanması gerekiyor. Ege Üniversitesi Hastanesi Sağlık Kurulunun şubat ayında verdiği rapora göre, ‘Myasteria Gravis’ teşhisi konulan Burcu Koçlu’nun sürekli diyet yemekleri ile beslenmesi gerekiyor.

Tutsak direnişçiden Suat Kılıç'a...

İzmir'de Gezi Direnişi'nin ardından yapılan operasyonlarda tutuklanan sınıf devrimcisi Serdar Gür, üniversite öğrencilerini ve taraftar gruplarını tehdit eden Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'a açık mektup yazdı. Kendisi de üniversite öğrencisi olan Gür'ün mektubunu sunuyoruz.

Suat Kılıç’a açık mektup

Gençliğin üzerindeki buzlar eriyor. Sermaye iktidarı çözülen suyun altında boğulmamak için yeni hamleler içinde. Ekim ayında kampüslerin öğrencilerle dolması, tribünlerin her şehirde, her hafta öfke dolu gençlerle tekrar tekrar buluşması korkularını büyütüyor.

Burgazada Forumunun Siyasi Tutsaklara Özgürlük Çağrı Metni‏

BURGAZADA FORUMU'NUN ÇAĞRISIDIR:

ADALET ÖZGÜRLÜK VE EŞİTLİK İÇİN

TÜM SİYASİ TUTSAKLARI ÖZGÜRLEŞTİRELİM!

Artık onuruyla yaşamak isteyen, sömürüyü, zulmü reddeden, özgür bir ülke isteyen herkese reva görülen tek mekanın zindan ve emeğini, değerlerini, insanlığını savunan herkese reva görülen tek süsün kelepçe olmasını, bir şeylerin ters gittiğini düşünen, söyleyen herkesin tutsak edilmesini istemiyoruz!

İdamımızı İstediniz..!

Anayasa değişikliği olmasaydı, geçirecektiniz yağlı ilmeği boynumuza…

Yahut, dünyanın başka topraklarında, sizin emperyal efendileriniz oturturlardı bizi elektrikli sandalyeye, akıtırlardı ölümcül zehri damarlarımıza.

Şimdi sömürünün niteliği gereği, böyle ölüm cezalarını gerekli bulmuyorsunuz ama daha ağırını biliyorsunuz: ömür boyu hücre… ve fakat, “öyle bir ibret-i alem olsun ki” diyorsunuz, “Taksim Meydanında sallandırır” gibi büyütsün gözleri ürkü ile.