İşkencede yeni dönem: Operasyon köpekleri!

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 30 Mayıs’ta polis memuru Atakan Arslan’ın öldürülmesinin ardından faillerin yakalanması için başlatılan operasyonda, emniyet onlarca eve baskın düzenledi. 31 Mayıs gecesi, bu binalardan birindeki tüm dairelerin kapıları kırılarak içeri girildi.

KÖPEKLER BİR DAHA GELİR Mİ?

Menice ve Şeyhmus Yılmaz’ın evlerinin kapısı da polisler tarafından kırıldı. Baskın sırasında polislerin, yanlarında getirdikleri 3 köpekle işkence yaptığı tabip raporuna yansıdı. Yılmaz çifti yaşları 7, 9 ve 11 olan 3 çocuklarını son anda başka bir odaya kilitlemişti. O geceden sonra çocuklar hep aynı şeyi sordu: Köpekler bir daha gelir mi?

Polisler aradıkları adresin o olmadığını fark ettiklerinde binadan ayrıldılar. Diyarbakır Valiliği, aynı gün, 3 Mayıs 2020’de internet sitesi üzerinden bir açıklama yaparak olayı doğruladı. “Şeyhmus Yılmaz’ın operasyon köpeğine tekme atarak mukavemet etmesi üzerine operasyon köpeğinin kendiliğinden refleks gösterdiği”ni öne sürdü.

Kayyum atanan Van Edremit Belediyesi eski eş başkanı Sevil Rojbin Çetin Diyarbakır’daki evine, önceki gün aynı yöntemle baskın yapıldı. Gözaltı işlemine Terörle Mücadele (TEM) ile birlikte özel harekat eşlik etti. Bütün bina çok sayıda polisle kuşatıldı ve TEM birimleri aynı şekilde tüm evlere girdi.

Komşular tehdit edildi. Evine 2 köpek sokulan Çetin’in darp raporunda belinde ayakkabı, vücudunun, kollarının her yerinde darp, cebir izi, dudağında patlama, her iki bacağında ise köpek ısırığı ve parçalanma tespit edildi. Sevil Rojbin Çetin, Adli Tıp Kurumu’na tekerlekli sandalye ile götürüldü.

VALİLİK BU KEZ AÇIKLAMAYA DA TENEZZÜL ETMEDİ

Valilik bu kez açıklama yapmadı. Köpekli saldırı, “İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü”nde, AKP Grup Başkan Vekili Özlem Zengin’in, “Bu ülkede AK Parti iktidara gelene kadar kadın kelimesinin adı yoktu Türkiye’de” açıklamasından bir gün sonra bir kadına yapıldı.

AKP medyası sık sık emniyete alınan ve özel olarak eğitilen köpeklere ilişkin haberler yapıyor. Bunların bir kısmı uyuşturucu ile mücadele konusunda, diğerleri ise operasyon köpeği olarak eğitiliyor. Bunlarla suçluların yakalanması ve çatışma yaşanmadan etkisiz hale getirilmesi hedefleniyor.

ESKİDEN GİZLENİRDİ ŞİMDİ GÖZÜMÜZE SOKULUYOR

Bir ay içinde daha önce görülmemiş aynı türden iki olay bazı fikirler veriyor. AKP, iktidarı bölgeden başlayarak, işkence uygulamasında yeni bir basamak atladı. Siyasetçi, avukat ve insan hakları aktivistleri, 12 Eylül’de bile işkencenin gizlendiğini ancak şimdi gözler önüne serilmesi için adeta özel çaba gösterildiğini ifade ediyor.

KURUMSAL HALE GETİRİLMEK Mİ İSTENİYOR?

İşkence, toplumu baskı ve tüm kesimleri yıldırmanın en yasadışı yolu olarak normalleştirilip kurumsal hale getirilmek isteniyor. AKP’nin “işkenceye sıfır tolerans” ifadelerinin hiçbir karşılığı yok. Bir kadına işkence ise “ileri demokrasi ülkesinde” kadına verilen değeri gösteriyor!

GERÇEK İLE SAFSATA ARASINDAKİ FOTOĞRAF: UTANÇ DUYULACAK ÜLKE

HDP’li Sevil Rojbin Çetin’in çıplak biçimde fotoğraflarının çekildiği iddiası var. Çekilen bu fotoğrafların ne amaçla kullanılacağı sorgulanıyor. Ne yazık ki HDP’li Rojbin Çetin’in gerçeği ve AKP’li Özlem Zengin’in safsatası arasında utanılacak bir ülke fotoğrafı ortaya çıkıyor.

Köpeklerle mesai faşizm dönemlerinin içinde ayrı yer tutar. 12 Eylül’de Diyarbakır Cezaevi amiri Esat Oktay Yıldıran’ın mahkûmlara köpeği “CO”yu saldırtarak işkence yaptığı bilinir. Halen tutuklu eski Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Yıldıran’ın karşısında ayağa kalkmadığı için CO’nun kulübesinde 6 ay kaldığını aktarır.

Naziler köpeklere meraklıydı. Hitler’in “Blondi” adında bir köpeği vardı. Son günlerinde yanında yatmaya başlamıştı. İtaat ve sadakatin sembolüydü. Hitler intihar etmeye karar verdiğinde Blondi’ye de siyanür kapsülü verildi. Alman askerlerinin köpeklerle görüldüğü pek çok afiş vardı.

Nazi İmparatorluğu’nda, özellikle soykırım kamplarındaki komutanlara ait köpekler meşhurdu. Rolf ve Bari bunlardandı. Treblinka Kampı’nın son komutanı Kurt Franz’ın köpeği Bari, düşman hukukuna göre eğitilmişti. Esirlerin genital bölgelerine saldırmakla ünlüydü.

18 yıldan geriye kalan… “Demokrasi şöleni” yerle yeksan olurken, iktidarın elinde avucunda kalan tek vaat ve uygulama, 2020 yılında Nazi yöntemlerine ve 12 Eylül faşizmine özenip taklit prodüksiyonlarla topluma gözdağı vermek. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan ne diyordu? “Nereden nereye geldi Türkiye!”

Kaynak: Birgün Gazetesi