TAYAD'lı Aileler:"Kemal için sınır ölüm sınırıdır, derhal serbest bırakılmalıdır!"

20 Ağustos günü TAYAD'lı Aileler "Kanser Hastası Devrimci Tutsak Kemal Avcı Serbest Bırakılsın" kampanyası çerçevesinde Edirne F Tipi Hapishanesinin önünde basın açıklaması ve oturma eylemi gerçekleştirdi.

Basın Açıklaması için İstanbul'dan ve Edirne'den gelen TAYAD'lılar Edirne'de buluşarak hapishane önüne geldiler. TAYAD'lılar Kemal Avcı hastaneden hapishaneye getirildiği için, hapishane önünde eylemi yapmaya karar verdiklerini belirttiler. Eylem'de "Kanser Hastası Devrimci Tutsak Kemal Avcı Serbest Bırakılsın" pankartı açıldıktan sonra "Hasta Tutsaklar Serbest Bırakılsın, Devrimci Tutsaklar Onurumuzdur, Hasta Tutsaklar Serbest Bırakılsın, Tecrite Son" sloganları atan TAYAD'lılar ardından basın açıklamasına geçti.

TAYAD adına basın açıklamasını Fahrettin Keskin okudu.

Açıklamada "Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen tutsakların cezasının infazının iyileşinceye kadar ertelenmesi gerekiyor.

Oysa hapishanelerde 230’u ağır hasta olmak üzere toplam 411 hasta tutsak bulunuyor. 108 Ağır hasta tutsak AKP faşizmi tarafından hapishanelerde ölüme mahkum edilmiş durumda.

Bir kez daha yineliyoruz; hastalıkların asıl sebebi ağır baskı ve tecrit koşulları olduğu için, F Tipi Hapishanelerde hasta tutsakların iyileşmesi mümkün değildir. Kemal AVCI, serbest bırakılmayarak katledilmek isteniyor." denildi.

TAYAD'lı Aileler, Basın açıklamasının ardından 1 saatlik oturma eylemine geçtiler. TAYAD'lıların sloganlarına özgür tutsaklar sloganlarla cevap verdiler. TAYAD'lılar  "Özgür Tutsak, Haklıyız Kazanacağız, Özgürlük Türküsü, Güleycan" gibi marşlar ve türküler söylediler.

Basın Açıklamasının Tam Metini;

"KANSER HASTASI DEVRİMCİ TUTSAK KEMAL AVCI SERBEST BIRAKILSIN!

Aylardır faşist AKP hükümetinin ve onun polisinin faşizmine tanık oluyoruz. İnsanlarımız sokak ortasında ya kurşunlanıyor ya kafasında gaz bombası ile vuruluyor ya da plastik mermi ile gözleri çıkarılıyor. Kimyasal silahlarla gaz bombaları ile insanlarımız kalp krizi geçiriyor. En küçük demokratik hak arama eylemine müdahale ediyor. AKP hükümetini demokrasicilik oynuyor. Ancak faşizm kendini o kadar dayatıyor ki demokrasicilik oyunu sökmüyor. İşte size demokrasi tablosu. Halk ayaklanmasında AKP'nin faşist polisinin pervasızca saldırılarında 6 kişi öldü, 12 kişinin gözü çıktı yaklaşık 10 bin kişi büyük- küçük yaralandı. 5 bine yakın kişi gözaltına alındı 150 kişi tutuklandı. Hala komada yatan evlatlarımız var.

14 yaşındaki çocuklarımızı ekmek almaya giderken gaz bombasıyla kafasından vuran 60 günü aşkındır komalık eden, 17 yaşındaki evlatlarımızın yattığı yoğun bakım ünitesine girerek fişini çekerek katletmeye çalışan zihniyet, Kemal AVCI'ya zulüm uygulayan zihniyet ile aynı...

Ülkemizdeki kanayan yaralardan birisi de kuşkusuz Hasta Tutsaklardır. AKP iktidarı o kadar pervasız ki, ülkemizdeki devrimci mücadelede tutsak düşenlerin yakalandığı hastalıklar AKP için pazarlık konusu bile olabiliyor. AKP  resmen " Sen hastasın senin daha rahat tedavi olabilmen için veya iyileşebilmen için benim istediklerimi yapmalısın. Yoksa seni tedavi ettirmem" diyor hasta tutsaklara ve devrimci değerlerinden ve siyasi kimliklerinden taviz vermesini dayatıyor. F Tipleriyle getirdiği kişiliksizleştirme kimliksizleştirme politikasını, hasta tutsaklara dayattığı politika ile devam ediyor. Bunu yaparken kendi koyduğu yasaları da yerle bir ediyor bu arada...

Kemal AVCI, 26 yaşında hayatının en güzel yıllarını tecrit hücreleri arasında geçiren bir hasta tutsak. 10 Aralık'ta AKP'nin polisinin işkence ile katletmeye çalıştığı bir devrimciyi sahiplenirken gözaltına alındı. 13 Aralık'ta tutuklandı. 8 aydır tecrit hücrelerinde. Edirne F Tipi Hapishanesinde. Hapishanede teşhisi konulan ülser hastalığı ilerleyerek kanser hastalığına dönüştü. Aylardır tedavisi engellenmeye çalışılıyor. Acil olarak görmesi gereken kanser tedavisi engelleniyor.

Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen tutsakların cezasının infazının iyileşinceye kadar ertelenmesi gerekiyor.

Oysa hapishanelerde 230’u ağır hasta olmak üzere toplam 411 hasta tutsak bulunuyor. 108 Ağır hasta tutsak AKP faşizmi tarafından hapishanelerde ölüme mahkûm edilmiş durumda.

Bir kez daha yineliyoruz; hastalıkların asıl sebebi ağır baskı ve tecrit koşulları olduğu için, F Tipi Hapishanelerde hasta tutsakların iyileşmesi mümkün değildir. Kemal AVCI, serbest bırakılmayarak katledilmek isteniyor.

TAYAD'lı Aileler olarak bizler,her türlü bedeli göze alarak tutsaklarımıza sahip çıktık. Bundan sonra da onların yanında olmaya devam edeceğiz. Evlatlarımızın hapishanelerde katledilmesine izin vermeyeceğiz. Hapishanelerde tutsakların tecrit koşullarında sessizce katledildiğine yıllardır tanığız. Evlatlarımızın ancak ölüm sınırına getirildikten sonra, serbest bırakıldığına tanığız.  Artık Kemal için sınır ölüm sınırıdır, derhal serbest bırakılmalıdır. Serbest bırakılması için,hastane raporları mevcut olup,mahkemenin vereceği karar yeterlidir. Aksi taktirde Kemal'in hastalığının geri dönüşü olmayan aşamaya gelmesinde başta AKP iktidarı ve Adalet Bakanlığı sorumlu olacaktır.

Aksi halde uyarıyoruz. Biz hesabımızı 14 yaşındaki delikanlılarımızla soracağız. Yasaları uygulayın, Kemal AVCI'yı ve tüm hasta tutsakları derhal serbest bırakın!

HASTA TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILSIN!

DEVRİMCİ TUTSAKLAR ONURUMUZDUR!

KEMAL AVCI SERBEST BIRAKILSIN!

TECRİTE SON!

TAYAD'LI AİLELER"

Oturma eylemini sloganlarla bitiren TAYAD'lılar Kemal Avcı'ya seslenerek "Kemal-Avcı-Seni-Zulmün-Elinden-Alacağız" şeklinde sloganlar attılar.

Basın açıklamasına ve oturma eylemine 42 kişi katıldı.