Abdulmecit Arslan, dün gece yaşamını yitirdi. 10 günde 3 tabut cezaevinden çıktı

Hasta tutsak Arslan yaşamını yitirdi!



Cezaevinde akciğer kanseri olan Abdulmecit Arslan, dün gece yaşamını yitirdi.



Cezaevinde akciğer kanseri olan, hastalandığı dönemde revire her gittiğinde doktor tarafından "bronşitin var" denilerek farklı ilaçlar verilip, koğuşuna gönderilen Abdulmecit Arslan, yaşamını yitirdi. ATK tarafından verilen "Cezaevinde kalamaz" raporuna rağmen tahliye edilmeyen Arslan, 2 ay önce tahliye edilmiş ve Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Onkoloji Servisi'nde tedavi altına alınmıştı. Birkaç gün önce ailesi tarafından Siirt'te bulunan evine götürülen Arslan dün gece yaşamını yitirdi. Siirt - ANF

10 günde 3 tabut cezaevinden çıktı

DİYARBAKIR (DİHA) - Cezaevleri, tutsaklar için bir ölüm alanı olmaktan çıkarılmazken, son 10 gün içinde 3 hasta tutsağın tabutu cezaevinden çıktı. Bu hastalardan biri olan Abdülmecit Arslan, cezaevinde yakalandığı kanserin geç teşhis edilmesi ve ardından "cezaevinde kalamaz" raporuna rağmen geç tahliye edilmesi nedeniyle yaşamını yitirdi.

Hükümetin "hasta tutsaklar yasal düzenlemeler yapılacak" açıklamalarına rağmen bugüne kadar bir düzenleme yapılmazken, cezaevlerindeki hasta tutsaklar bir bir yaşamını yitiriyor. Türkiye'de cezaevleri, tutsaklar için bir ölüm alanı olmaktan çıkarılmazken, son 10 gün içerisinde cezaevlerinde üç hasta tutsak yaşamını yitirdi. 31 Aralık'ta, 2009'da PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısı üzerine Kandil'den gelen Barış Grubu üyesi Lütfü Taş, 5 yıldır tutuklu bulunduğu Diyarbakır D Tip Cezaevi'nde geçirdiği kalp krizi sonucun yaşamını yitirdi. Taş'ın ölümüne ilişkin hem cezaevindeki arkadaşlarının hem de sağlık ekibinin tuttuğu rapora göre, Taş'ın cezaevi ve sağlık ekibinin ihmali nedeniyle yaşamını yitirdiği belirlenmişti. Taş'ın ardından Siirt E Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Haşem Arduçlu isimli tutsak da 31 Aralık'ta yaşamını yitirdi. Arduçlu'da Taş gibi rahatsızlanmasına rağmen cezaevinde doktor olmadığı için tedavi edilememiş ve akşam saatlerinde kalp krizi geçirerek yaşamını yitirmişti. 2014 yılında bölge cezaevlerinde tutulan Seyithan Taşkıran, Şeyhmus Yetek, Celal Kılıçaslan, Ramazan Özalp, Lütfü Taş, Haşem Arduçlu yaşamını yitirirken, 2015'in ilk günlerinde Abdülmecit Arslan yaşamını yitirdi.

Hasta tutsak Abdülmecit Arslan kimdir?

2007 yılında Muş, Genç, Kulp üçgeninde bulunan Şenyayla bölgesinde askerler ile HPG'liler arasında yaşanan çatışmada ağır yaralı olarak gözaltına alınan Abdülmecit Arslan (26), "Devletin birlik ve bütünlüğünü bozmak" ve "Örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanarak, çıkarıldığı mahkemece müebbet ve 23 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bir yıl Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Arslan, buradan Van F Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi. Burada da 2 yıl tutulan Arslan, tekrardan Muş'a sürgün edildi. 3 yıl daha Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Arslan, Kasım 2013'te Tekirdağ 1 Nolu Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildi.

Akciğer kanserine, bronşit teşisi

Tekirdağ Cezaevi'nde sık sık rahatsızlanan Arslan, revire her gittiğinde doktor tarafından "bronşitin var" denilerek, farklı ilaçlar verilip, koğuşuna tekrar gönderildi. Bir süre bu şekilde rahatsızlığı devam eden Arslan, daha sonra cezaevine geçici olarak gelen bir doktor tarafından akciğer kanseri teşhisi konularak, İstanbul Gazi Hastanesi'ne sevk edildi. Bir süre burada tedavi gören Arslan, kanserin tüm vücuduna yayılması üzerine, ailesi tarafından Adli Tıp Kurumu'na dilekçe yazılarak, tahliyesi istendi. ATK, Arslan'ın raporlarını göz önünde bulundurarak, "İhtiyaçlarını tek başına gideremez" raporu vererek tahliye edilmesi yönünde karar bildirmesine rağmen 2 ay sonra tahliye edildi.

Son olarak Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Onkoloji Ünitesi'nde tedavi gören Arslan, birkaç gün önce doktorlar tarafında "yapılacak bir şey kalmadı" denilerek taburcu edildi. Arslan, dün gece Siirt'te ailesinin yanında yaşamını yitirdi.