Tahir Canan İçin Tahliye Dilekçesi

Avukat Yıldız İmrek Koluaçık, Bandırma Savcılığı’na gönderdiği dilekçede Meclis’te kabul edilen 4. Yargı Paketi’ne dikkat çekerek Tahir Canan’ın Cumhurbaşkanı onayı beklenmeden derhal tahliyesini talep etti.

Avukat Yıldız İmrek Koluaçık, hayatının 32 yılını cezaevinde geçiren ve Türkiye’nin en uzun süre cezaevinde kalan kişisi olarak kabul edilen Tahir Canan’ın tahliyesi için Bandırma Savcılığı’na dilekçe sundu.

Koluaçık, dilekçesinde dün Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen 4. Yargı Paketi’ne eklenen geçici madde nedeniyle Tahir Canan’ın derhal serbest bırakılması talebinde bulundu.

bianet’e konuşan Koluaçık, Tahir Canan’ın tahliye edileceğini ama bunun için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yasayı onaylamasının beklenmesinin zorunluluk olmadığını, savcılığın da inisiyatif kullanabileceğini söyledi.

Geçici maddede “5-7 Kasım 1982 tarihinden önce işlemiş olduğu bir suç dolayısıyla hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkum olan kişi hakkında, mahkum olduğu cezanın infazı sürecinde koşullu salıverildikten sonra deneme süresi içinde işlediği yeni bir suç sebebiyle koşullu salıverilme kararı geri alınmaz" denilmesine dikkat çeken Avukat Koluaçık, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:

“11.04.2013 tarihinde TBMM’de kabul edilen 445 sayılı yasa tasarısının 25. maddesiyle 5275 sayılı yasaya geçici madde gereğince, müvekkilin şartla tahliyesinin geri alınmasına ilişkin koşullar ortadan kalkmıştır.

“Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 14.06.1995 tarih ve 1995/20 D. İş sayılı kararı ile sanığın bihakkın tahliye süresi içinde yeni bir cürüm işlemiş olduğundan, şartla tahliyenin geri alınmasına ve  “suç tarihi olan 16.5.1993 tarihi ile bihakkın tahliye tarihi olan 20.5.2016 tarihleri arasındaki sürenin TCK 17. maddesi gereğince aynen infazına” ilişkin karar; yasa gereği artık ortadan kalkmış bulunmaktadır.

“Kişi özgürlüğü Anayasa’nın 19. ve AİHS’nin 5. maddesi uyarınca en temel haklardan biri olup, titizlikle korunmalıdır. Savcılığınızın reysen de harekete geçerek tahliye işlemlerini başlatması mümkündür.

“Yasama sürecinin tamamlanmasını beklemenin gerekmediği düşüncesindeyiz. Müvekkilin uzun süren 30 yılı aşkın hapislik süresi ile yaşadığı ağır mağduriyet söz konusudur. Gerekli görülmesi halinde, yasama sürecinin tamamlanmasına kadar ek teminatlar ve tedbirler uygulanarak tahliye kararı verilmesi de mümkündür. (EKN)

Kaynak: bianet.org