Mektuplar

Hasta tutsaklardan Erol Zavar'ın Başsağlığı mesajı

Sevgili Adil Hocam

Merhaba,

Nasılsın? Tülin, Öykü ve Arkadaşlar nasıl? Ben de iyi diyeyim iyi olsun kıvamında yaşayıp gidiyorum.

                Öncelikle başın sağ olsun. Ailenden 11 kişiyi depremde kaybettiğini öğrendim. Böyle zamanlarda bende söz tükeniyor; ne yazacağımı, ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Sadece acını, öfkeni paylaşıyorum.

Tutsak yazar Zeynep Avcı'dan başsağlığı mesajı

14 Şubat 2023

 

Adil Hoca

Merhaba!!

 

                İyi olmanızı diliyorum ve büyük geçmiş olsun diyorum yaşanan depremden dolayı. Tabi yaşamını yitirenlerin sevdikleri için “baş sağlığı”           dileklerimi iletsem de ne kadar yeterli gelir içlerinde yaşadıkları acıya! O kadar etkiledi ki Adil Hoca günlerdir uyuyamıyorum, hani elden bir şey de gelmiyor bu koşullarda biliyorum yine de etkisi de, acısı da büyük.

Size ve “Görülmüştür” ailesine, çabanız ve gösterdiğiniz duyarlılık için çok teşekkür ederim.

 

19 Şubat 2023/Pazar, 14:23

Değerli Adil Okay;

Selamlarımı, sevgilerimi göndererek başlamak istiyorum- nasılsınız?

3 Şubat tarihli postanızı, iki gün önce aldım.

Kartınız ve yazdıklarınız için teşekkür ederim.

Tek kişilik hücrede tutulan hasta tutsak Zeynep Avcı'dan başsağlığı mesajı

 

14 Şubat 2023

Adil Hoca

Merhaba!!

                İyi olmanızı diliyorum ve büyük geçmiş olsun diyorum yaşanan depremden dolayı. Tabi yaşamını yitirenlerin sevdikleri için “baş sağlığı”           dileklerimi iletsem de ne kadar yeterli gelir içlerinde yaşadıkları acıya! O kadar etkiledi ki Adil Hoca günlerdir uyuyamıyorum, hani elden bir şey de gelmiyor bu koşullarda biliyorum yine de etkisi de, acısı da büyük.

Sizlerin ve Bilge arkadaşın katkılarıyla tuval çalışmalarımıza başlayacağız.

 

Merhabalar;

                Bu hafta mektubunuzu aldım. Hemen oturup elimden geldiğince çalışmalara başladım. Serginizde yer almaktan büyük mutluluk duydum. Umarım beğenirsiniz.

                Buradan hepinize kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum. Son gelen cezam da geldi. Artık son bir yılım kaldı. Yakın zamanda görüşeceğiz bir sorun çıkmazsa. Bu hafta atölyemiz açılıyor. Sizlerin ve Bilge arkadaşın katkılarıyla tuval çalışmalarımıza başlayacağız. Tekrardan size ve Bilge arkadaşa sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

"Sessiniz, nefessiniz sevgili arkadaşlar! İyi ki varsınız! "

 

"Sessiniz, nefessiniz sevgili arkadaşlar! İyi ki varsınız! Gayretli çalışmalarınız, karanlıktan şikayet etmek yerine kalkıp bir mum yakanın eylemi kadar anlamlıdır. Varlığınızı hissediyoruz tüm bilincimiz ve kalbimizle. Aydınlık kimsenin tek başına yakıp da taşımayacağı kadar ağır bir meşaledir. Sizin eyleminizin de anlamı buradadır."

İbrahim ŞAHİN. 2 Nolu F Tipi Hapishane C-İ-124. TEKİRDAĞ

***

22.02.2023

Sevgili Adil Hocam ve Görülmüştür Kolektifi Bileşenleri,

Hepinize sevgiler ve selamlarımı gönderiyorum.

Ozan Veli Mahlasıyla Şiirleri Yayınlanan Resul Sarıgül'ün Baş Sağlığı ve Dayanışma Faksı

Sevgili Okay Ailesi;

Bu büyük acı okyanusu içinde, bir damla da bizim acımız olduysa; yanıp yakılacak değiliz elbet; ama soğutulmasına ve unutulmasına izin vermeyeceğimizi haykıracağız.

Sizlerin ve yüreği yanan on binlerce insanımızın acılarını paylaşıyoruz. Bir yanımız hücrede, bir yanımız enkaz altında; ışığa tutunan yanımıza sımsıkı sarılacağız, sarılmak zorundayız. Başka seçeneğimiz yok. Sımsıkı kucaklıyorum sizleri!

Tutsak Yazar Fikret Karakoç'tan Uzun Bir Aradan Sonra Mektup Geldi

Ben de, biz de iyi olmaya çalışıyoruz. Tahmin edeceğiniz gibi neredeyse 28-29 yılım içerde doldu. Ama bırakılmıyoruz. Üstelik infazımı da yaktıkları için daha 10-15 yıl beni içerde bırakmaya niyetliler! Ama ben şuan bunları düşünmüyorum. Esas düşüncem özgürlüğün çok yakın olduğudur.

Bu yıl başka anlamlar yüklediğimiz 8 Mart Dünya “Özgür” Kadınlar Günü ve direniş, diriliş bayramınız olan Newroz bayramınızı kutluyor, barışa ve özgürlüğe vesile olmasını diliyorum.

Tutsak Yazar Ergin Doğru Elazığ Hapishanesi'nden Yazıyor

Değerli hocam bizler için çok anlamlı olan çalışmalarınızdan dolayı mahpusluk yaşamı ve zindanların durumunu biliyorsunuz. Koşullarımız zor olsa da yaşama anlam katmak için umudumuz ve emeğimiz her zamankinden güçlüdür.

Sevgili hocam buradan duvarların ötesini pürdikkat takip ediyoruz. Yaşama bütünlüklü bakmadan bu soğuk betonlar arasında sıcak kalmanın mümkünü yok. Yaşanılan zorluklar, giderek artan karanlığa karşı yaşamı aydınlatan ve gecelerin kabusu olan güneşe inanmak gerekiyor. Var olan ışığı büyük umut kaynağına çevirmeden karanlıklara son vermek yaşamı aydınlatmak mümkün değil. Her ne kadar bugün yalnızlığı daha fazla hissetsek de yeniden tomurcuklanan yaşamın maviliğinin buralardan varacağına inanıyoruz.

Kırıkkale Hacılar'dan Resul Kocatürk Başsağlığı Diliyor

Adil Hocam Merhaba,

               İzleyeni ve tanığı olmak zorunda bırakıldığımız doğa olayı depremin toplu bir katliama dönüştürülmüş olması karşısında dilimiz, dimağımız çölleşti, söz kururdu; tüm benliğimize tarifsiz bir acı ve öfke hakim oldu. Nitekim duygularımızı ifade edebileceğim söz kalmadı! Sevdiklerinizi kaybetmiş olmanın tarifsiz acısını, acımız bilerek içtenlikle paylaşıyoruz. Elimizden başka bir şey gelmiyor maalesef. Keşke gelebilse! Yaralı kurtulanlar için kan vermek istedik, ama onu bile veremedik. Başta siz Sevgili OKAY ailesi olmak üzere tarifsiz acıya maruz kalan halklarımıza başsağlığı dileklerimizi iletiyorum.

               Doğa olayının böylesine vahşet boyutunda katliama dönüşmesinin müsebbibi olan sistemi ve ona hükmedenleri çok iyi tanıyor, biliyoruz! Unutmayacağız, unutturmayacağız ve affetmeyeceğiz…

Selam, sevgi ve saygılarımızla.

19.02.2023

Resul/Mustafa KOCATÜRK

F Tipi Cezaevi B-8

Hacılar/KIRIKKALE

Tutsak karikatürist Barış İnan'dan mesaj: "Başınız sağ olsun, sımsıkı sarılıyor, acınızı paylaşıyorum."

Büyük bir yıkım yaşandı. İnsan yüreği, aklı kaldıramıyor. Hele de siz dostların yanında olamamak, yardım edememek, elinizi tutamamak, acınızı paylaşamamak çok daha ağır geliyor.

Orhan Çaçan Şakran'dan Mektup Gönderdi: Kitaplarımızı Sorun Haline Getirdiler

Bizim burada son birkaç aydır kitaplarımızı sorunsallaştırdılar. Geçen hafta tüm kitaplarımızı toplayıp İdare Kütüphanesi’ne götürdüler. İçlerinde 21 tanesine sakıncalı görüp el koydular. Kişi başına on kitap düşecek şekilde yeni bir düzenlemeye gittiler ve odalarımıza kitapları bu şekilde verdiler. Bu sınırlamadan dolayı çoğumuz yaptığımız araştırma-inceleme çalışmalarından soğuduk. Çünkü içeride çok az kitap oluyor araştırmak için. Bu da soğutuyor. 21. yy. da halen kitap sınırlamasıyla uğraşıyoruz.

Tutsak Ressam Aynur Epli’den Mektup Var: “Kısacası 'Uçurtmayı Vurmasınlar' filmine rahmet ediyor insan.”

Size son yapmış olduğum otuz (30) adet çizimi gönderdim. Resimleri kısıtlı malzemelerle yapmaya çalıştım. Resim malzemesi içeri almak için bir yıldır uğraşıyorum. Buranın Cumhuriyet Savcılığı’na, Karşıyaka İnfaz Hakimliği’ne defalarca dilekçe yazdım. Şimdiye kadar bana olumlu veya olumsuz bir geri dönüşleri olmadı. Yanımda derme çatma bir kalemtıraş vardı. Onu da bir aramada aldılar. Dolayısıyla bir süreye kadar kör kalem ucuyla idare ettim. Sonunda kalemtıraşa bir çözüm bulundu. Kalemtıraşa ihtiyacım olduğunda eğitim birimine dilekçe yazıyorum. Onlar uygun görürlerse bir memur refakatinde kalemlerimi gidip spor salonunda açıyorum. Biliyorum anlaşılması ve anlatılması zor bir durum…

20.01.2023

Aynur EPLİ

Kadın Kapalı Hapishanesi A-8

Aliağa/İZMİR

Tutsak yazar Hacı Nahsan’dan Baş Sağlığı Mesajı: “Başınız sağ olsun diyor, acınızı yürekten paylaşıyorum.”

"Kasım Karataş bugün telefonda aileye sordu. Ailesi de senin bazı akrabaların da vefat edenlerin içinde olduğunu belirtmişti. Böyle durumlarda insan ne diyeceğini bilemiyor. Bizim gibi mahpusların elinden hiçbir şey gelmiyor. Dışarıda olsaydık belki gidip bu acılı insanlara yardım ederdik, acılarını paylaşırdık."

Ahmet Bilge, Antalya Yüksek Güvenlikli Cezaevini Anlatıyor: “Altı adımlık odanın penceresi şişlerin yanı sıra elekle çevrili.”

“Bizim yeni mekan ve koşullarına dair paylaşımda bulunmamıştım sanırım. Girişte Yüksek Güvenlikli bir hapishane olduğunu söylediler. Tipini sorduğumuzda da cevaben “tipsiz” dediler:) Hapishane, tekli odalar biçiminde tasarlanmış. Hasta ya da engelliler için tasarlanmış sınırlı sayıda üç kişilik odalar da var. Yapı bloklardan, bloklar da üç kattan oluşmakta. Her katta altı oda bulunmakta. Ancak aynı katta bulunduğumuz arkadaşlarla ortak alanlara çıkabilmekteyiz. Diğer katlarda ya da bloklarda kalan arkadaşlarla bir araya gelme imkanı yok. Odaların havalandırması yok. Günde bir buçuk saat aynı katta bulunduğumuz arkadaşlarla havalandırmaya çıkabiliyoruz. Haftada bir gün, bir saat spor salonuna gidebiliyor; iki gün, ikişer saat de atölyeye çıkabiliyoruz. Zamanın geriye kalanını herkes kendi odasında geçiriyor. Altı adımlık odanın penceresi şişlerin yanı sıra elekle çevrili. Konya Ereğli’ye, Erzurum Yakutiye’ye götürülen arkadaşlar da aynı tip hapishanelerde kalıyormuş. Anlaşıldığı kadarıyla bu tip hapishaneler yaygınlaştırılacak.”

Ahmet BİLGE- Yüksek Güvenlikli Hapishane C-1-19- ANTALYA

"Başımız Sağ Olsun, Hepimizin."

Acılar asla yarıştırılamaz, karşılaştırılamaz. Hepimizin sol yanı kasıldı-dağlandı. Başımız sağ olsun, hepimizin. Halkımız enkaz altında…
Deprem bir afet, doğal olması, doğanın bir iç kuvveti olması nedeniyle, önlenemez-kaçınılmaz olan bir afet. Fakat bunu felakete, bir kıyıma dönüştüren depremin kendisi değildir. Bilim insanları hemen her konuşmasında bu gerçekliğin altını çiziyor, üstüne basa basa vurguluyor. Deprem öldürmez. 
Maddi olanı hiçbir suretle kabul etmeyen düşünüş tarzı, kapitalizmin azami kâr hırsıyla bütünleştiği yerde kitlesel kıyımların         gerçekleşmesi de bir o kadar kaçınılmazdır. 
Ekonomi-politiği kendisine rehber edinen, kulağını Marksizme veren herhangi bir insan on ilde yaşanan felaketin ekonomik-politik analizini yapmak durumundadır. Bu bir görev değil zorunluluktur. Bu kapsamda meseleye daha ilk bakışımızda karşımıza; devlet, hükümet, siyasi iktidar çıkar. Onu da eşelediğimizde kapitalist-emperyalist sistemin kendisine ulaşırız. 
 

"Normal mektupların gelmesi bazen iki ayı buluyor, bazen de hiç gelmiyor..."

 

21.01.2023

Sevgili Adil, Merhaba!

                Kartınızı ve davetiyenizi içeren iletinizi dün aldım, içteki yazı ve kartlarda tarih yoktu; mektup üstündeki pul yırtıldığından tarih de okunamadı; yani ne zaman göndermişsiniz belli değil; geç kalmasın diye hemen yazdım bir şeyler, gönderiyorum.

                Yeni yıl kartı gönderdiğini yazmışsın; ama henüz elime geçmedi; normal mektupların gelmesi bazen iki ayı buluyor, bazen hiç gelmiyor.

"6 mektubum için ‘karalayarak gönderme’ kararı verildi."

 

“Zarfın içinde 2 adet pul ve kartpostal varmış. Onlar emanete alındı. Bize verilmiyor. Boş kartpostallar ve pullar verilmiyor. İnceliğiniz için çok teşekkürler. “

Zuhal SÜRÜCÜ

Kadın Kapalı Hapishane B-6

Bakırköy/İSTANBUL

 

 

9 Ocak 2023

Merhaba Adil Heval,

"Umut ışığı görüyorum"

9.02.2023

Merhaba

                En kalbi duygularımla seni ve çalışma arkadaşlarını selamlıyor, yaşam ve çalışmalarınızda üstün başarılar diliyorum.

                Umarım her anlamda iyisinizdir. Ben de, biz de iyiyiz, pek bir sıkıntı yok. Yalnızca, son yaşanan depremden ötürü çok mahzunuz. Tabiri caizse, içimiz parçalandı… TV’den aktüel gelişmeleri izlemek, çok moral bozucu. Yaşananlara kayıtsız kalmamak için, birtakım girişimlerimiz var. Bakalım, nasıl bir sonuç elde edeceğiz…

Adana Kürkçüler Hapishanesinden Mektup var: "bütün ayrımcılıkların son bulduğu bir yıl olması dileklerimle; Yeni yılınızı kutluyorum"

“2023 bu ülkenin güzel insanları için haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin, fakirliğin, yoksulluğun, zulmün, …, olmadığı, dostluğun, kardeşliğin; Demokratik Halk D.yle Özel mülkiyetin, …, son bulduğu, eşitliğin-paylaşımın olduğu; çocukların “çocuk” olduğu, “çocuk” olarak yaşadığı, kadınların “kadın” olarak yaşayabildiği, ez cümle insanların “insan” olarak görüldüğü, sayılabilinen bütün ayrımcılıkların son bulduğu bir yıl olması dileklerimle; Yeni yılınızı kutluyorum…”

Engin BULUT. F Tipi Hapishane B-TEK-25. Kürkçüler/ADANA  

 

 

16.01.2023

Kayseri kadın hapishanesinden mektup var: Yeni yıl dilekleri ve kitap talebi

“Artık 2023 yılına girdik, çok hareketli bir yıl olacağı kesin. Mevcut düzenin kendi kendini yok oluşa sürüklediği ve artık içerisinde bulunduğumuz kaosun son bulduğu/bulacağı bir yıl olacak. Bizler de bu yeni yılla beraber “güvertedeki tüm pisliklerin:)” fırtına ile beraber denize dökülmesini umut ediyoruz.”

Beritan ANAHTAR . Kadın Kapalı Cezaevi. BÜNYAN- KAYSERİ

 

16.01.2023

Merhaba Adil Abi,

Yıllardır tek kişilik hücerede tutulan hasta tutsak Zeynep Avcı hapishane ve hastane koşullarını yazdı: "“Bazen öyle oldu ki bir bardak suyu kalkıp alamadım. "

“Bazen öyle oldu ki Adil hoca bir bardak suyu kalkıp alamadım. Trajediye uyarlamıyorum yanlış anlaşılmasın… Şu an tebessüm etsem de o anı yaşamak kötüydü. Eylülün ilk haftasında ağır bir grip de geçirdim! O da bir ay sürdü. (…) Elazığ’da kalp kapakçığındaki bu problemi tesadüfen öğrenmiştim. Tansiyonum 20’lere çıkmamış olsaydı öğrenemezdim kesin.

Tutsak yazar Ergin Doğru'dan mektup var:

“Kantinden aldığımız hiçbir ürünü ikinci ay aynı fiyata bulmak mümkün olmuyor. En basitinden mektup pulu dahi 7,5 oldu. (görülmüştür notu: bu gün itibariyle 10 tl oldu) Mektup yazarken bile bunu düşünmek zorunda kalıyoruz:)

Düşünün Birgün, Cumhuriyet, Sözcü almak bile çok zorlayıcı oluyor, buralara yazıp bir formül bulun önerisi götürdük, ama ses çıkmadı. O yüzden çoğunlukla Karar Gazetesi okuyoruz. Zaten Evrensel verilmiyor. O kadar çok sorun var ki yazmakla bitmiyor. Tutsaklık süresi uzayınca dışarıda var olan bazı duyarlılıklar bile zayıflıyor. “

Yeni Şakran hapishanesinden yazan İranlı Bêhrûz ŞÛCAYÎ Mehsa Emini’nin katledilmesi sonrasında başlayan ayaklanmayı değerlendiriyor ve kitap istiyor

“Ağırlaştırılmış Müebbet oluşumdan dolayı on beş günde bir ancak on dakika telefonla ilişki-iletişim kurabiliyorum. Bu yüzden de istediğim kitap-materyalleri temin etmede zorluklar yaşayabiliyorum. Bu yüzden de dilerim yardımcı olabilecek durumdasınız. Ya da yardımlarını alabileceğim, adres ve kurumlar, yani İran’la ilgili ve özelikle muhaliflerle, sol ve devrimci muhalefet ile ilgili kaynaklar, yine diğer siyasi-politik, toplumsal kaynaklar ve edebi-tarih vb. konularda da olabilir.

Kocaeli Kadın hapishanesinden mektup var: "Ranzalar 2,25 cm standartlarda değil, ayaklarımız demirlere değiyor

“Nasıl anlatsam kapı elimle beş karış eni on karış da boyu şu elimdeki kâğıt elimin bir karışı. Ranzalar boylu poslu değiliz ama 2,25 cm standartlarda değil, ayaklarımız demirlere değiyor. Ve boyutlar içerisinde büyük bir labirent içinde geziniyormuşsun gibi oluyor.”

13.09.2022

Kandıra

Sevgili

Sibel Hanım Merhaba,

"Zaten dergiler de yasak"

“Artık bu ellerde iki ayda bir  gelen kitaplar verilir oldu. Geçen ay kadim bir dostumun yolladığı kitapları bunun için alamadım. Velhasıl iraden dışında çıkan engeller yazımsal çalışmaları geciktiriyor. Zaten dergiler de yasak.”

Ayhan KAVAK 2 Nolu T Tipi Hapishanesi A-17 Tarsus/MERSİN

 

19.12.2022

Kekê Adil Hocam’a,