İHD Mersin Şubesi Hapishane Komisyonu, hazırladığı 4 aylık hapishane raporunu açıklayarak, hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri konusunda gereğinin yapılması için Adalet Bakanlığı’na çağrıda bulundu.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi Hapishane Komisyonu, Mersin’de bulunan cezaevlerinde hak ihlallerine ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarını kapsayan rapor, dernek binasında düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.
“İNFAZLAR HAKSIZ YERE YAKILIYOR”
Açıklama öncesi konuşan İHD Mersin Şube Sekreteri Bekir Sıtkı Keçeci, 31 ilde yapılan gözaltıların hukuksuzluğuna dikkat çekti.
Ardından rapora dair basın açıklamasını okuyan İHD Mersin Hapishane Komisyonu Üyesi Muammer Derince, hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri ve ölümlerin büyüyerek devam ettiğine vurgu yaptı. Tarsus ve Aksaray Hapishanelerinde yapılan ziyaret notlarını aktaran Derince, “Cezaevi idarelerince verilen haksız disiplin cezaları gerekçe gösterilerek, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu kararları ile mahpusların cezaları altışar ay ertelenmekte ve böylece şartlı salıverme hakları ihlal edilmektedir. Ereğli Yüksek Güvenlikli Mahpushanesi’nde kalan mahpus M.Z.B., E.Ş. ve Ö.S’nin infazları bu gerekçeyle iki defa altışar ay ertelenmiştir” dedi.
İŞKENCE VE KÖTÜ NUAMELE
Tutukluların sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerinin ceza tehdidi ile engellendiğini ve bu haklarını kullanmak isteyenlere karşı cezaevi idaresince baskı, şiddet uygulandığını söyleyen Derince, “Özellikle Yüksek Güvenlikli Cezaevlerinde kalan mahpusların birbirlerinden yalıtık ve her türden hak mahrumiyeti ile cezalandırıldıkları, giysi ve yataklarının havalandırmaya ve güneşe çıkarılmaya izin verilmediği için bu mekanların ‘Güneş Görmeyen Cezaevi’ olarak adlandırıldığını ve buna bağlı olarak sağlıklarının bozulduğunu beyan etmişlerdir” diye kaydetti.
SAĞLIĞA ERİŞİM HAKKI ENGELLENİYOR
Hasta tutukluların çeşitli hak ihlallerine maruz kaldığını belirten Derince, şunları aktardı:
“Hasta mahpusların doktora götürülmediğini, ağız içi arama, kelepçeli muayene ve özellikle kadın mahpusların, ahlaka aykırı bir şekilde kolluk kuvvetlerinin yanında muayeneye zorlanmaktalar. Böylece sağlığa erişim hakkı ihlal edilmekte ve mahpuslar hapishanelerde hastalıkları artarak sağlıksız ortamda kalmaya devam etmektedir. Başta Yüksek Güvenlikli Hapishaneler olmak üzere, bölgede bulunan tüm hapishanelerde durum bu şekildedir. Manavgat S Tipi Kapalı Hapishanesi’nde kalan M.K., Kırşehir Yüksek Güvenlikli Hapishane’de kalan S. Y., Tarsus T-2 Kapalı Hapishanesi’nde kalan H.T. ve B.Ö., F.G, Ş.K. ve birçok mahpusun bu şekilde sağlığa erişim haklarının ihlal edildiği, başvuru ve avukat görüşmelerinden de anlaşılmaktadır.
Bahsettiğimiz uygulamalara bağlı olarak, özellikle hasta mahpusların yaşamlarını çekilmez hale getirdiği, ağır kronik rahatsızlıkları bulunan mahpuslara makul yaşam ve tedavi koşullarının sunulmadığı, sağlığa erişim haklarının ihlal edildiği gözlemlenmiştir. Özetle söylersek; mahpuslara kelepçeli muayene dayatılması, muayene esnasında toplumsal ahlak anlayışıyla, insan hak ve özgürlükleriyle bağdaşmayan tavırlar sergilenmesi, mahpusların tedavi olmalarının önündeki en büyük engeldir ve bu durum ağır bir insan hakkı ihlalidir.
Mahpusların yemeklerinin ya çok az geldiği ya da yenilemeyecek durumda olduğu, besin ihtiyaçlarının karşılanmadığı, kantin fiyatlarının çok yüksel olduğu ve gardiyanların hijyen kurallarına uymadığı gözlemlenmiştir.”
Derince, başta Adalet Bakanlığı olmak üzere TBMM İnsan Hakları Komisyonu, Valilik İnsan Hakları Birimi, Hapishane İzleme Kurulu, Adli Birimler, Siyasi Partiler, İnsan Hakları Örgütlerine çağrıda bulunarak, “Tüm hapishanelerde onurlu ve insani bir yaşamın tesisi için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
PİRHA/MERSİN
- 3 gösterim