26 Mayıs 2016 / Sarya Gözüoğlu - Filiz Zeyrek / JINHA
MERSİN- Adana Karataş Kadın Kapalı Cezaevi'nde bulunan 33 siyasi kadın tutsak, "Cezaevi boşaltılıyor. Açık cezaevi oluyor" gerekçesiyle 12 Nisan'da Tarsus C Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilmesiyle birlikte siyasi kadın tutsaklara ve görüşe giden ailelere karşı cezaevi yönetimi tarafından kötü muamele uygulandığı belirtildi.
Adana Karataş Kadın Kapalı Cezaevi'nde bulunan 33 siyasi kadın tutsak, "Cezaevi boşaltılıyor, açık cezaevi oluyor" gerekçesiyle 12 Nisan'da Tarsus C Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilmişti. Akabinde, cezaevindeki siyasi kadın tutsaklara ve ailelere yönelik baskılar ortaya çıkmaya başladı. Kadın tutsaklar görüşe giriş ve çıkışlarda x-ray cihazından geçirilirken, ayakkabılarını ve kıyafetlerini de çıkarmaya zorlanıyorlar. Kadın tutsakların ve ailelerinin kötü muameleye maruz kaldıklarını dile getiren Adana TUAD-FED Eş sözcüsü Nursel Kocabey, "Kadın tutsaklar yaşadıkları sağlık sorunları nedeni ile hastaneye gitme taleplerine günler sonra cevap veriliyor. Günler sonra kabul edilen talepler nedeni ile hastaneye götürülme esnasında ayakkabısız götürme, kelepçeli muayene gibi işkenceci yaklaşımlar dayatılıyor. Ayrıca kadın tutsaklara "Siz teröristsiniz siz her şeyi hak ediyorsunuz, hepiniz ölün' şeklinde ırkçı sözlerle ırkçı ifadelerle saldırı gerçekleştiriliyor" dedi.
'Ailelere çıplak arama dayatılıyor ve görüşe ayakkabısız alınıyor'
Adana Karataş Kapalı cezaevinden Tarsus C Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edildikleri günden bu yana kadın tutsaklara karşı ırkçı söylemler, kötü muamele ve ırkçı söylemlerin devam ettiğini vurgulayan Nursel, "Kadın tutsakların görüşlerine gittiğimizde kadın tutsaklar özelikle gardiyan ve jandarmaların hakaretlerine, ırkçı söylemlerine maruz kaldıklarını dile getirdi. Nursel, "Hastane esnasında da kelepçeli muayene etmeleri yetmezmiş gibi bide doktorların, hemşirelerin de kötü muamelesine karşılaştıklarını söyledi" diye aktardı. Siyasi tutsakların görüşüne girmek isteyen ailelere karşı da gardiyanların aynı şekilde kötü muameleye maruz kaldıklarını ifade eden Nursel, "Aileler çıplak aramalardan geçirerek, görüşe ayakkabısız alınıyor. Bu anlamda aileleri kendilerine ve kadın tutsaklara yönelik gerçekleştirilen bu baskıyı kabul etmediklerini ifade ediyor. Bu insanlık dışı uygulamalardan derhal vazgeçilmesi gerekiyor" diye konuştu. TUAD-FED olarak insanlık dışı uygulamaların sonlandırılması için her türlü girişimde bulunacaklarını hatırlatan Nursel, "Cezaevi yönetimine sesleniyoruz, kadınların üzerindeki baskıya bir son verin yaptığınız insanlık suçudur. Siyasi kadın tutsaklar onurumuzdur" dedi.
'Tutsaklar yaşatılanları tüm kamuoyuna duyurmamızı istediler'
Urfa Cezaevinden Tarsus C Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilen 16 yaşındaki Fatoş Zuğurli'nin ablası Ruken Zuğurli de kardeşinin görüşüne gittiklerinde yaşadıklarını sıkıntıları şöyle aktardı: "Urfa'da kadın cezaevi olmadığı gerekçesiyle kardeşimi Tarsus'a götürüldüler. Daha önce de başka cezaevlerinde görüşe gittim ancak Tarsus'ta olduğu gibi ince arama, çıplak arama işkencesi ile karşılaşmadım. Bariz tacizvari bir arama vardı. Jandarma ve gardiyanlar cezaevini resmen ele geçirmişlerdi. Dışarıda yüze yakın asker bulunuyordu. Cezaevine girdikten sonra görüş salonunda gardiyanlar bizi keyfi olarak bekletti." Görüş sırasında gardiyanların sürekli yanlarında durarak baskı kurmaya çalıştıklarını aktaran Ruken, "Görüş bitince kadın arkadaşlar toplu bir şekilde konuşma yaptılar ve dışarıca cezaevlerinde yaşatılanları tüm kamuoyuna duyurmamızı istediler" dedi.
'Kadın tutsaklar baskılara karşı direniyor'
Kadın tutsakların yaşadıklarına ilişkin bilgi veren Ruken, tutsakların görüşe giriş ve çıkışlarda x-ray cihazından geçirildiklerini, ayakkabılarını çıkarmaya zorlandıklarını ifade etti. Ruken ayrıca, "Ayakkabılarını zorla çıkartmışlar ve bunu da kadın tutsakların boyun eğmesi olarak ifade etmişler" diye aktardı. Bu baskıların yaşandığı sırada tutsaklar ve gardiyanlar arasında tartışma yaşadığına dikkat çeken Ruken, ayrıca hasta tutsakların keyfi olarak hastaneye götürülmediğinin altını çizdi. Ruken, "Onlara yönelik de tacizvari arama yapıldığını ifade ettiler ayrıca en hassas yaklaştıkları konu ise hasta tutsakların hastaneye keyfi olarak götürülmemeleri. Yeni gittikleri için gardiyanların kadınlar üzerinde egemenlik kurmaya çalıştıklarını ve kadın tutsakların da bu duruma direndiklerini söyledi. Çağrıları ise kamuoyunun bu durumu duyması ve hasta tutsaklara tutsaklara ve ailelerine yönelik keyfi yaklaşımların duyurulması" dedi.
Kaynak: JIN Haber Ajansı - www.jinha.com.tr
- 22 gösterim