Zeynel Karabulut'tan bir şiir: Kadınlar

Kadınlar

Adlarına şiirler okunur, türküler söylenir

Baharda sevdalar güzel çiçekler gibi filizlenir

Dağların beyazımsı örtüsü başına taç eder allanır pullanır

Yaşamları zalimlerin prangalarında asılı kalır

 

Nedeni bilinmez değil, öyle bilinir ki

Sömürücü düzenlerin zehiridir zorla içilir.

Sokaklarda nara atarak bıçaklanır, saçları yere dökülür.

Envai işkencelerle yaşamları zehir edilir zindana çevrilir.

 

Gözpınarları mavileşir, nehir olur akar gelir.

İsyanı kendisinedir, kader der acı acı yutkunur

Prangaları kimliğidir, asırlardır boynunu vurur.

Kurtulmak ister çaresizliği zehir olur kendisini vurur.

 

Ey! zulmün kan deryasında beslenen beyler.

Çekin kana bulanmış o çirkin ellerinizi, gözlerinizi, zihinlerinizi

O sessiz güze kelebeklerin al, al renkli kanatlarından.

Namus deyip, töre deyip gizlediniz zehir akan dillerinizi

 

Çığlıklar yankılanır Mavzerde alev olur

Kavgada en önde birer ikişer vurulurlar

Adları, Meral, Barbara, Tanya olarak yazdırlar.

Karanlığa inat kızıl yıldız olurlar, yolumuza şavkını vururlar.

 

Dünü, bugünü, yarını sevdalarımız hep aynıydı

Bizimle, yoldaşlığı, sırdaşlığı omuz vererek adımlıyorlardı.

Sevdalandık hep birlikte, tan yelinde doğan kızıl güneşe

Koyulduk devrim yoluna, bilincimizde devrim ateşiyle

 

Kışın ortasında zemherinin keskin ayazında

Meşe odunun arsız közünde elleri Sıçak döşünde

Bir şiir dökülür, kızılımsı ateşin közüne

Gözleri mahmurlaşmış uyku ile düş özleminde

 

İşte bir kadını sevdim o mevsimin zemherisinde

Kod adı Dilan gözleri zeytin karası, teni bende saklı kalsın.

Ellerimiz birbirine kenetlendi, sevdamız Munzurlarda  yeşerdi.

O günden bugüne birbirimize deli divaneyiz.

Zeynel Karabulut

F Tipi Hapishane C-7

Hacılar/KIRIKKALE

Not: Desen Hasta tutsaklardan Aynur Epli'ye aittir.