Kamu Emekçileri Cephesi Tutsaklarının Çocukları Basın Açıklaması Yaptı

Kamu Emekçileri Cephesi  ve tutsak çocukları 23 Nisan’da anne ve babalarının tutuklanmaları ile ilgili İstanbul, Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda bir açıklama yaptılar. Daha sonra tutsak öğretmen Aşur’un yeğeni ‘Kapıları Çalan Benim’ şiirini okudu.

Nurcan Yılmaz’ın kardeşi yaptığı açıklamada da  ablasının yeğenlerinin gözü önünde gözaltına alındığını, neyle suçlandığı dahi belli olmadan, günlerdir diğer arkadaşlarıyla birlikte tutuklu bulunduğunu, gittikleri emniyet müdürlüğünde ailelerini sorduklarında saldırıyla karşılaştıklarını belirtti. “AKP’ye söylüyoruz bizi yıldıramazlar. Onları sahiplenmeye devam edeceğiz” dedi.

Acun Karadağ’ın kızının yazdığı mektubu ise Dursun öğretmenin kızı Deniz okudu. İpek mektubunda şöyle diyordu:

“Merhaba,

Ben 19 Şubat 2013 tarihinde 11 ilde DHKP-C operasyonu adı altında gözaltına alınan memurlardan Acun Karadağ’ın kızı İpek’im. Annemi ve beraber yaşadığımız teyzem 4 gün gözaltında tutuldu ve ardından annem tutuklandı, teyzem şu an benimle. Size bir soru sormak istiyorum ‘annem ne yaptı? Siz annemi neyle suçluyorsunuz? Annemi terörist olarak gösterebilecek hangi faaliyeti vardı? Sendikal faaliyetler yürütmek, demokratik derneklere gitmek, Grup Yorum konserine gitmek, 1 Mayıs’a katılmak, 8 Mart’a katılmak. KESK’in düzenlediği basın açıklamalarına ve eylemlere katılmak ne zamandır teröristlik suçlamasına kanıt olarak gösteriliyor? Halkının haklarına sahip çıkmak, ailesini, arkadaşlarını sevip onlar için mücadele etmek suç mu? Bence onlarca çocuğu ailesinden ayırmak, 8-9 yaşlarındaki çocukları mağdur etmek. Komplolar kurmak  insanların demokratik faaliyetlerinden dolayı suçlamak suç sayılmalı.

Kendi öğretmenlerini, avukatlarını örgüt üyeliğiyle suçlayanlar, halkın hakkını savunan, valiliğe bağlı dernekleri, parasız eğitim ve bağımsız Türkiye isteyen öğrencileri teröristlikle, 11 kapılı kozmik oda yalanlarıyla suçlayan, halkın sanatçılarını bile örgüt üyesi olarak gösterenlere sesleniyorum! “Bir lise öğrencisi olarak beni, 8-9 yaşlarındaki kardeşlerimizi, 167 memurun ailelerini mağdur etmeye hakkınız yok! 1 Mayısa katılmak, halkın haklarını savunmak, halkların kardeşliğinden yana olmak, 8 Mart’a katılmak, halkın sanatçılarına destek vermek, füze kalkanı değil demokratik liseler istiyoruz demek, Amerika emperyalizminin dünya halklarını sömürmesine karşı çıkmak, Bağımsız Türkiye istemek teröristlikse 550 bin kişiyi terörist olarak sayabilirsiniz. 550 bin kişi ve tim ezilen dünya halkları teröristtir. Teröristlik vatanı ve halkını savunmaksa hepimiz teröristiz!”

Okunan mektubun ardından “Gözaltılar, Tutuklamalar, Baskılar Bizi Yıldıramaz;  KESK’li Tutsaklar Serbest Bırakılsın; Emekçiyiz Haklıyız Kazanacağız; Devrimci Memurlar Onurumuzdur” atılan sloganların ardından, yaklaşık 70 kişinin katıldığı açıklama Grup Yorum’dan Dilan Balcı ve çocukların söylediği Çav Bella’yla devam etti. Ardından çocuklar ellerindeki balonları bırakarak, tutsak olan anne ve babalarına gönderdiler. Basın açıklaması bırakılan balonların ardından sona erdi.

Kaynak: halkinsesitv.com