İHD Diyarbakır Şubesi Cezaevi Komisyonu'nun hazırladığı Doğu ve Güneydoğu hapishanelerindeki hak ihlalleri raporuna göre, 6 ayda toplam 872 hak ihlali yaşandı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Cezaevi Komisyonu, 6 aylık Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki cezaevlerinde işlenen hak ihlalleri raporunu açıkladı.
Dernek binasında düzenlenen basın toplantısına İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici'nin yanı sıra Cezaevi Komisyonu Üyesi Av. Muhterem Süren ve dernek yöneticisi Emin Ermin katıldı.
'AÇLIK GREVLERİNDEN SONRA HAK İHLALLERİ ARTTI'
Bilici, yaptığı açıklamada hapishanelerdeki hak ihlallerinin özellikle geçtiğimiz yıl yapılan açlık grevlerinden sonra arttığını belirterek, "Açlık grevlerinden sonra başlatılan sevk ve sürgünler, 2013 yılında da devam etmiştir. Daha çok Karadeniz ve batı cezaevlerine yapılan sevkler, mahpuslara karşı adeta bir yıldırma operasyonu olarak yürütülmüştür" dedi.
Sevkler sırasında işkence de yapıldığını kaydeden Bilici, tutukluların götürüldükleri hapishanelerde ise tecrite alındıklarını söyledi. Bilici, birçok hapishaneden işkence yapıldığına dair başvurular aldıklarını bildirdi.
450 HASTA TUTUKLU VAR
Bilici, hapishanelerde işkence ve kötü muamelenin yanı sıra tecrit ve izolasyon, disiplin cezaları, haberleşme vb. hakların engellenmesi gibi çeşitli alanlarda hak ihlalleri yaşandığını ifade ederek, "En önemli ihlallerin başında yine mahpusların sağlık haklarının ihlal edilmesi gelmektedir" diye konuştu. Hapishanelerde 450'nin üzerinde hasta tutuklu olduğu, 2013 yılında sadece 9 hasta tutuklunun serbest bırakıldığı ancak 4 hasta tutuklunun tahliye edilmediği için yaşamını yitirdiği bilgisini verdi. Bilici, 150 civarında tutuklunun durumunun çok ağır olduğunu da belirtti.
Bilici, Adli Tıp Kurumu'nun tarafsızlığını yitirdiğini ve verdiği raporlarda politik yaklaşım sergilediğini ekledi.
ÖCALAN 14 YILDIR TECRİTTE
"Cezaevleri gündeme getirilirken, üzerinde hassasiyetle durulması gereken en önemli konulardan biri de şüphesiz ki İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi'dir" diyen Bilici, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 14 yıldır ağırlaştırılmış tecrit altında tutulduğunu kaydetti.
Bilici, şöyle devam etti: "Sayın Öcalan'a yönelik bu ağırlaştırılmış tecrit uygulamasının, ülkenin kanayan yarası Kürt meselesini içinden çıkılmaz bir hale getirdiği geçmiş uygulamalardan hepimizin malumudur. İçinde bulunduğumuz süreçte Abdullah Öcalan ile devlet katında görüşmeler gerçekleştiriliyor olsa da, halen üzerindeki tecrit devam etmektedir."
Öcalan üzerindeki tecridin çözüm sürecinin ruhuna uygun olmadığını ifade eden Bilici, ayrıca ulusal ve uluslararası hukukta yerinin olmadığını belirtti.
'KADINLAR 14 GÜN AÇLIK GREVİ YAPTI'
Cezaevindeki kötü koşullar ve kötü muamelelerin, son olarak Muş Cezaevi'nde kadın tutukluların 14 gün süren açlık grevi yapmasına neden olduğunu ifade eden Bilici, "Cezaevlerinde insan haklarının korunması ve yaşama geçirilmesi için başta Adalet Bakanlığı olmak üzere tüm kesimleri sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz" dedi.
İHD'nin raporuna göre, hapishanelerde 6 ayda 4 kişi yaşamını yitirdi, 94 kişi işkence ve kötü muameleye maruz kaldı. 350 tutuklu sürgün sevk edilirken, 73 tutuklunun sağlık hakkı ihlal edildi.
7 tutuklunun disiplin cezaları ile aile görüşü, 6'sının haberleşme hakkı engellendi. 6 ayda toplam 227 disiplin cezası verildi. Tecrit ve izolasyona tabi tutulan tutuklu sayısı ise 99.
Rapora göre, cezaevlerinde anadil kullanımına yönelik ihlal ile 1 olarak belirtildi. Bunların dışında 11 hak ihlali yaşandı. (etha)
Kaynak: baskahaber.org
- 2 gösterim