Özgürlüğünden yoksun bırakılarak cezalandırılan çocuk sayısı her geçen gün daha da artıyor. Çocuklara verilen hapis cezalarında Nisan ayı ile Aralık ayı arasında bine yakın artış görülüyor.
Kaynak: https://hepsiveri.com/2024/12/iktidarin-cocuk-politikasi-hapishanelerde…
İktidarın Çocuk Politikası hapishanelerdeki çocuk sayısına nasıl yansıyor?
15 Aralık 2024
Çocukların yaşadığı toplumun bütün sorunlarından yetişkinlerden daha fazla etkilendikleri bilinen bir gerçek. OECD’nin 2024 verilerine göre Türkiye çocuk yoksulluğunun en yüksek olduğu ülkelerden biri ve Türkiye’de her beş çocuktan biri yeterli beslenemiyor, her dört çocuktan biri okula aç gidiyor.
Çocukları suçla ilişkilendiren en büyük neden yoksulluk ve güvensizlik. Temel ihtiyaçları karşılanamayan, güvenli bir ortamda yaşamayan çocukların suçla ilişkilenme oranı artıyor.
Çocukların suçla ilişkilenme oranı, çocuk politikalarıyla doğrudan ilişkili
Çocuğa özgü adalet sisteminde bir çocuk suçla ilişkilendiğinde; neden yaptığına, içinde bulunduğu koşulların nasıl iyileştirilebileceğine, onarıcı bir sürecin nasıl işletilmesi gerektiğine odaklanılması gerekiyor. Oysa Türkiye’de çocuk adalet sistemi doğrudan cezayı esas alıyor. Aynı sistem çocuklara karşı işlenen suçlarda ise cezasızlığı ön planda tutuyor.
TÜİK verilerine göre[i] 2023 yılında; 178 bin 834 çocuk kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla, 11 bin 179 çocuk kabahat işlediği iddiasıyla, 4 bin 228 çocuk bu nedenlerin dışında kalan diğer nedenlerden dolayı güvenlik birimlerine geldi veya getirildi.
Özgürlüğünden yoksun bırakılarak cezalandırılan çocuk sayısı her geçen gün daha da artıyor.
2024’ün son 9 ayının hapishane istatistikleri bu artışı net bir biçimde ortaya koyuyor.
TÜİK, Ceza İnfaz Kurumu istatistiklerine göre; Nisan ayında 2912, Mayıs ayında 2983, Haziran ayında 3135, Temmuz ayında 3214, Ağustos ayında 3252, Eylül ayında 3432, Ekim ayında 3532, Kasım ayında 3690 ve Aralık ayında 3835 12-18 yaş arasında çocuk tutuklu ve hükümlü olarak hapishanelerde tutuluyor.
Hapishanelerdeki 12-18 Yaş Arasında Tutuklu/Hükümlü Çocuk Sayısı
(Nisan 2024 - Aralık 2024 arası)
Çocuklara verilen hapis cezalarında Nisan ayı ile Aralık ayı arasında bine yakın artış görünüyor.İsnat edilen suç türü dağılımına göre; % 39,8 yaralama, % 20,8 hırsızlık, % 7,7 pasaport kanununa muhalefet, % 4,9 uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak, % 4,0 tehdit, %22,7 diğer suçlar iddiasıyla çocuklar güvenlik birimlerine getirildi.
Çocuklara İsnat Edilen Suç Türü Dağılımı (2023)
Cumhurbaşkanına Hakaret Suçundan Çocuklar Tutuklanıyor
Adalet Bakanlığı 2023 yılı istatistiklerine göre[ii]; 2023 yılında, 18 yaşın altında olan 552 çocuk hakkında Cumhuriyet başsavcılıklarında TCK 299-301 maddeleri kapsamında toplam 673 dosya açıldı. 2024 verileri henüz açıklanmadı.
Çocuğa özgü adalet sisteminde çocuk tutukluluğunun en son çare olması gerekirken Türkiye’de çocuk tutukluğu ilk basamak haine gelmiş durumda. Tutuklu çocukların sayısıyla hükümlü çocukların sayısı arasındaki fark giderek artıyor.
Hapishanelerdeki çocuk sayısı pandemi nedeniyle çıkartılan infaz yasasından dolayı 2000 yılında düşmüş olsa da, pandemi sonrasında hızla yükseliyor. 2024 Aralık ayı itibariyle 2743 tutuklu, 1092 hükümlü olmak üzere özgürlüğünden yoksun bırakılan toplam 3835 çocuk mevcut ve bu son 10 yılın en yüksek oranı.
2017-2024 Arasında Hapishanelerde 12-18 Yaş Arası Çocuk Sayısı
(2019 yılı tutuklu çocuk sayısı verisine ulaşılamamıştır.)
Çocuk Cezaevleri ve Koşulları
Türkiye’de tutuklu çocukların kaldığı 8 çocuk ve gençlik kapalı ceza infaz kurumu, hükümlü çocukların kaldığı 4 çocuk eğitimevi mevcut. Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna göre çocuklara özgü kurumun bulunmadığı hâllerde, çocuklar kapalı ceza infaz kurumlarının çocuklara ayrılan bölümlerinde tutuluyor.
Tutuklu kız çocukları kadın hapishanelerinin çocuklara ayrılan koğuşlarında kalıyor. Hükümlü kız çocukları ise eğitimevlerinden yalnızca Urla Eğitimevi’nde kalabiliyor.
Çocukların aileleriyle görüşleri tıpkı yetişkinlerde olduğu gibi ayda 3 kapalı, 1 açık görüş şeklinde mümkün olabiliyor. Çocuklar sevklerle ailelerinden uzak hapishanelere gönderildiği için çoğu aile maddi imkânsızlıklardan her hafta görüşe gidemiyor. Hapishanede kaldığı süre boyunca çocuklar hem ailelerinden hem de sosyal çevrelerinden kopartılıyor.
Çocukların tutukluluk halleri çok uzun süreleri buluyor ve çocuklar suçu ispatlanmadan, cezası kesinleşmeden, iddianame bile hazırlanmadan çok uzun süreler hapishanede tutuluyor. Eğitimevlerinde kalan hükümlü çocuklar kurum dışındaki eğitim kurumlarına devam edebiliyor ama henüz cezası kesinleşmemiş olan tutuklu çocuklar örgün eğitimden faydalanamıyor.
Tutuklu çocukların yargılama süreçleri çok uzun sürdüğü için, hakkındaki hüküm kesinleşene kadar çocuklar 18 yaşını doldurabiliyor. Cezası kesinleştiğinde artık yetişkin olduğu için eğitimevine hiç gönderilmeyen çocuklar da var. Hükümlü çocuklar arasında da disiplin suçu nedeniyle kapalı kuruma iade edilen çocuk sayısı da oldukça fazla.
Tüm bu nedenlerle, hapishanelerdeki çocukların yalnızca 10’da 1’i çocuklar açısından görece daha uygun olan eğitimevlerinde kalabiliyor.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin temel bir çocuk hakkı olarak belirttiği özgürlüğü yoksun bırakıcı tedbir ve cezaların son çare olması ilkesi uygulamada geçersiz hale getiriliyor. Çocuk hak ihlalleri giderek artarken, çocuk tutukluluğunda ‘istikrarlı’ bir artış gözleniyor.
Türkiye hapishanelerinde son 10 yılda 11 çocuk intihara sürüklendi. İntihar ettiği söylenen çocuklarla ilgili açılan bütün soruşturmaların üzeri kapatılıyor. Çocuğa karşı suç işleyen kamu görevlileri cezalandırılmıyor. Böylece çocuklar korunamazken, ‘kurumların itibarı’ korunmuş oluyor.
Çocuğa Özgü Bir Adalet Sisteminin Olmaması Çocukları Suç Örgütlerine İtiyor
Cezaevi koşulları yetişkinler için bile uygun değilken çocuklar için çok ciddi tehlikeler barındırıyor. Kapalı kurumların şiddet ürettiğini biliyoruz. Cezaevi şiddetin her türlüsünün en yoğun yaşandığı kurumların başında geliyor. Cezaevlerinde çocuklar fiziksel, psikolojik, cinsel istismara ve ihmale maruz bırakılıyorlar. Bu koşullarda akran zorbalığı da oldukça yaygın durumda.
Çocuklara günde 3 öğün yemek veriliyor. Bunun dışında acıkan, susayan olursa kantinden satın almak zorunda kalıyor. Parası olmayan çocuklar temel ihtiyaçları karşılayabilmek için başkalarının ayak işlerini yapmak zorunda bırakılıyorlar.
Hapishane koşulları çocukları suç mekanizmalarından uzaklaştırmak yerine bu ilişki biçimlerini yeniden üretiyor.
Dışarıda çocukların destek isteyebilecekleri kurumlar var ama işlerliği yok ve çocukların erişimi kolay değil. Çocuklar nereye nasıl ulaşabileceklerini, kimlerden hangi konuda destek alabileceklerini bilmiyor. Çocuklar tahliye edilirken “bir daha buralara düşme” gibi tavsiyeden öteye gitmeyen telkinler dışında psikososyal destek verilmiyor.
Çocuklar için ağır infaz koşulları onarıcı, iyileştirici, güçlendirici, donanım kazandıran olmadığı gibi, tahliye sonrasında da çocukları kazanmaya dönük çalışmalar yapılmıyor. Çocuk odaklı olmayan sistem, çocukların çoğunun çıktıktan sonra da suçla ilişkilenmelerine neden olan koşullara geri dönmek zorunda bırakıyor. Tahliye sonrasında destekleyebilecek herhangi bir mekanizma da olmadığı için çocuklar aynı nedenlerden defalarca hapishaneye dönebiliyorlar.
0-6 Yaş Arası 759 Çocuk Annesiyle Birlikte Hapishanede Tutuluyor
TÜİK Ceza İnfaz Kurumları İstatistiklerine göre, 0-6 yaş arası 759 çocuk anneleriyle birlikte hapishane koşullarında büyüyor. Anneleriyle birlikte tutulan çocuklar, yetişkinlerle aynı koşullarda tutuluyorlar. Çocuklara ayrı yatak verilmiyor. Çocuğun gelişimsel özelliklerine uygun ayrı bir menü çıkartılmıyor, yetişkinler ne yiyorsa çocuklara da aynısı veriliyor. Çeşitli bahanelerle oyuncakların çoğu alınmıyor. Çocuğun ve annenin temel ihtiyaçları ücretsiz karşılanmıyor. Ailelerin dışarıdan gönderdiği bez, mama gibi temel ihtiyaçlar alınmıyor. Çocuk 6 yaşına geldikten sonra anneden alınıyor, eğer dışarıda bakabilecek bir aile üyesi yoksa sosyal hizmetlere veriliyor.
Ne Yapmalı?
Öncelikle Türkiye’nin imzacı olduğu “Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme” ve iç hukukta “5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu” uygulanarak çocuk tutukluluğuna derhal son verilmeli:
“Bir çocuğun tutuklanmasına yalnızca adli kontrol tedbirinden sonuç alınamaması, sonuç alınamayacağının anlaşılması veya bu tedbirlere uyulmaması durumunda karar verilebilir. Ama uygulama bunun çok uzağında. Cezaevlerinin çocuklara uygun olmaması, tutuklamanın önleyici bir tedbir olarak değil ceza olarak kullanılması, tutukluluk süresinin çocuğa zarar verecek ve adil olmayacak uzunlukta olması, çocukları çıktıktan sonra suç mekanizmalarının içine sürüklüyor.”
Türkiye Cumhuriyeti Devleti; BM Çocuk Haklarına dair Sözleşme, Çocuk Adalet Sisteminin Uygulanmasına İlişkin Birleşmiş Milletler Asgari Standart Kuralları (Pekin Kuralları), Özgürlüğünden Yoksun Bırakılmış Çocukların Korunmasına İlişkin Birleşmiş Milletler Kuralları (Havana Kuralları) başta olmak üzere, imzacı olduğu tüm uluslararası sözleşmelerdeki çocuklara karşı yükümlülüklerini yerine getirmeli.
Çocuklarla ilgili bütün süreçlerde kurumların değil, çocukların yüksek yararı gözetilmeli. Çocukların suçla ilişkilenmesini önleyecek politikalar geliştirmeli, adalet sisteminde olan çocuklar için adil ve çocuk odaklı mekanizmalar yaratılmalı. Çocuk yoksulluğunu ortadan kaldıracak politikalar üretilmeli.
Çocuklar için hak temelli, uzmanlar ve çocuk katılımıyla hazırlanacak bütüncül bir çocuk politikası oluşturulmalı.
Çocuk cezaevleri kapatılmalı. Çocuklar için hapishane dışında onarıcı, geliştirici, gelişimsel özelliklerine uygun fiziksel koşullar oluşturulmalı.
Bütün bunların gerçekleşebilmesi için de çocuk hakları mücadelesini güçlenmek gerektiğini unutmamalı.
[i] TÜİK, Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuk İstatistikleri 2023 https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Guvenlik-Birimine-Gelen-veya-Getirilen-Cocuk-Istatistikleri-2023-53674#:~:text=T%C3%9C%C4%B0K%20Kurumsal&text=G%C3%BCvenlik%20birimlerine%20gelen%20veya%20getirilen%20%C3%A7ocuklar%C4%B1n%20kar%C4%B1%C5%9Ft%C4%B1%C4%9F%C4%B1%20olay%20say%C4%B1s%C4%B1%202023,azalarak%20537%20bin%20583%20oldu.
[ii] Adli Sicil İstatistik Genel Müdürlüğü, Adalet İstatistikleri 2023 https://adlisicil.adalet.gov.tr/Resimler/SayfaDokuman/1042024101742Adalet%20%C4%B0statistikleri%202023.pdf
Uzun yıllardır sivil toplum, edebiyat ve sanat alanında çalışmalar yapıyor. Haber Fabrikası, Fraksiyon, Kör Kâtip, Bianet haber sitelerinde, Birgün gazetesinde güncel politika ve edebiyat eleştirisi yazıları yazdı. İzleme-raporlama, savunuculuk, çocuk hakları ve çocuk odaklı yaklaşım, toplumsal cinsiyet eşitliği alanında eğitimler veriyor. Çocuk edebiyatı editörlüğü yapıyor, yazarlık dersleri veriyor. Feminist hareket içinde ve çocuk hakları alanında savunuculuğun yanı sıra Roman hakları alanında da çalışmalar yapmaya, çocuklar için ve çocuklarla birlikte çalışmaya, hak odaklı yazılar yazmaya devam ediyor.
- 19 gösterim