Resul Kocatürk'ün kolektifimize gönderdiği, Kırıkkale F-Tipi Hapishanesi’nde kalan tutsakların hazırladığı son dört ayın hak ihlallleri raporu:
Tutulmakta olduğumuz Kırıkkale F-Tipi Hapishanesi’nde maruz kaldığımız hak ihlallerini şöyle sıralayabiliriz:
1-2020 yılı Mart ayından bu yana Kırıkkale F Tipi Hapishanesi’ndeki devrimci-yurtsever tutsaklar, başta açık görüş, haftalık ortak sohbet etkinliği, atölye çalışmaları olmak üzere birçok haktan, imkandan mahrum bırakılmıştır. Covid-19 aşılarının iki doz halinde yapılmış olmasına rağmen, sayılan haklardan mahrumiyetimiz devam etmektedir. Ülke genelinde normalleşme sürecine geçilmiş olmasına rağmen, hapishane şartlarında en küçük bir iyileşme gerçekleşmemektedir. Kapalı görüş hakkımız dahi iki ziyaretçiyle sınırlanarak ayda iki defa uygulanmaktadır.
Kağıt üzerinde haftalık 1 saat olan spor faaliyeti hakkımız sanki uygulanıyormuş gibi gösteriliyor. Oysaki aylardır açık spor sahalarına hiç çıkarılmayan tutsaklar vardır. Yasal hak olarak farklı hücrelerde kalan on kişi birlikte spora çıkarılması gerekirken, çok ender olarak aynı hücre kalan en fazla dört kişi spor sahasına çıkarılmaktadır.
Kısaca, telefon hakkı dışında hapishanede kalan tutsakların kendi aralarında ve aile yakınlarıyla ilişkilerini sağlayan, toplumsallıklarını canlı tutan tüm haklar bir buçuk yılı aşkın bir süredir askıya alınmış durumdadır. Hak mahrumiyetinin gerekçesi olarak pandemi gösterilmektedir.
2-Pandemi sürecinde karşılaşılan diğer bir hak ihlali de bu süre zarfında en asgari düzeye inen sağlık-tedavi haklarımızın durumudur. Taleplerimize rağmen revire çıkarılmadığımız durumlar oluyor. Hastane sevkleri çok geç tarihlere veriliyor. Zaman zaman da aksatılıyor. Diş rahatsızlıklarında ise daha ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakılıyoruz.
Arkadaşımız Arif Bayram’ın beş yıl önce bedeli karşılanarak, implant tedavisi başlatılmış olmasına rağmen çeşitli bahanelerle diş tedavisi halen tamamlanmamıştır. Ağzında sağlam diş kalmadığı için geçen süre içinde arkadaşımız mide-sindirim sorunları yaşamaya başlamıştır. Son olarak hastaneye götürüldüğünde, implant malzemelerinin dövize endeksli olduğu ve dövizin artması gerekçe gösterilerek kendisinden ek ücret olarak 400 TL istenmiş ve tedavisi yapılmadan hapishaneye geri gönderilmiştir. Zor durumda bırakılan arkadaşımız, istenilen ek ücreti karşılamasına rağmen, bu sefer de randevusu Aralık 2021 tarihine verilmiştir.
Aynı şekilde arkadaşımız Resul Kocatürk’ün kimi kronik sağlık sorunları bulunmaktadır. Son olarak Mart 2021’de Kırıkkale Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yapılan tomografi tetkik sonuçlarında Rektum (Kalın Bağırsak), mide ve dalağında nodül ve kitleler tespit edilmiştir. Rektumda tespit edilen ve asimetrik yapıda olan kitlenin kanser olabileceği ihtimali söylenmiş ve zaman kaybetmeden MR, Kolonoskopi ve Endoskopi tetkikleri yapılması istenmiştir. Buna rağmen durumun aciliyeti dikkate alınmadan tetkik randevuları altı ay sonrasına verilmiştir. Bunun üzerine randevuların erken bir tarihe çekilmesi için çeşitli girişimlerde bulunulmuş fakat bu tarihe kadar olumlu bir gelişme olmamıştır. Arkadaşımızın tedavisi zamana yayılarak yaşamı riske edilmektedir ve tedavi hakkı ihlal edilmektedir.
Cihat Özdemir arkadaşımızın tedavisi de geciktirilmektedir. Kendisinde Tiroid Kanseri ve böbrek, akciğer, koltukaltı lenflerinde şüpheli kitleler mevcuttur. Arkadaşımızın kasık fıtığı sağlık sorunu bir hayli ilerlemiş olmasına rağmen ameliyatı üç ay geciktirildi. Koltukaltından biyopsi verilmesinden bu yana üç ay geçti, halen müdahale yapılmadı.
3-Metin Toprak yakın zamanda babasını, Erkan Yapıcı ise nenesini kaybetti. Arkadaşlarımız taziye haklarını kullanmak için hapishane idaresine başvuru yaptılar fakat taleplerine olumlu cevap verilmedi, taziye hakları gasp edildi.
4-Yeni Yaşam, Evrensel gibi gazeteler tutsaklara verilmemektedir. Söz konusu gazeteler hakkında herhangi bir yasaklama, toplatma kararı mevcut olmamasına rağmen, bu gazetelere ayrımcılık yapılmakta ve tutsaklar gazete okuma haklarından mahrum bırakılmaktadır. Dergilere ise abone olmamız dayatılmaktadır. Resul Kocatürk, Mustafa Kocatürk ve Sadık Sabancılar’a görüşçüleri tarafından getirilen Komün Dergisi 7. sayısı fiilen, yani ortada idari-adli bir karar olmaksızın kendilerine verilmemiştir.
5-Hücre aramaları kasıtlı olarak hafta sonları yapılmakta, aramayı yapan gardiyanlar kimi zaman maske, eldiven gibi koruyucu materyal kullanmamaktadır. Hafta içi onlarca gardiyan bulunmasına rağmen aramalar mesai dışı zamanlarda tacize varacak biçimde yapılarak tutsaklar psikolojik baskıya maruz bırakılmaktadır.
6-Tutsaklar infaz mevzuatına göre yanlarında metal yemek kaşığı bulundurma hakkına sahip olmasına rağmen, hapishane idaresi bir süreden beri kantinde metal kaşık satılmasını yasakladığı gibi, tutsakların yıllardır yanlarında bulunan kaşıklara da kanunsuz şekilde aramalarda el konulmaktadır. Plastik kaşıkların hijyen ve sağlık açısından sakıncalı olduğu, kanserojen özellikler taşıdığı bilinmesine rağmen, hapishane idaresi inatla metal kaşık vermemekte direnmektedir. Bu uygulama ile tutsakların sağlık ve beslenme hakkı ihlal edilmektedir.
Kantinde satılan ürünler hem nitelik hem de nicelik açısından zayıf olduğu gibi, ürünler de oldukça pahalıdır.
Tutsakların ücretsiz olarak temiz sudan yararlanma hakkı bulunmasına rağmen, musluk suyunun kirli ve kalitesiz olması nedeniyle, genelde maddi imkanları kısıtlı olan tutsaklar kantinden parayla içme suyu almak zoruna bırakılmaktadır. İnfaz mevzuatına göre hapishane idarelerinin ‘beslenme hakkı’ kapsamında tutsaklara parasız sağlıklı su temin etme görevi vardır, ancak bu yükümlülük yerine getirilmeyerek ihlal edilmektedir.
Tutsaklara verilen yemekler genel olarak kalitesiz ve miktar olarak yetersizdir. Özellikle de akşam öğünlerinde verilen yemekler çeşit olarak çok yetersiz olması yanında yenecek gibi değildir.
7-Selçuk Çelik’e havalandırmada bulunan kamerayı kapattığı gerekçesiyle her biri 11 gün olmak üzere 6 kez hücre hapsi, aynı gerekçeyle Erdi Sidal’e ise her biri 11’er gün olmak üzere 4 kez hücre hapsi cezası verilmiştir. İtirazlar üzerine İnfaz Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemesi cezaları haksız bularak iptal etmesine rağmen, hapishane idaresi inatla ceza vermeye devam etmektedir.
8-Normalde tutsaklar mektup, kart vb. her türlü gönderilerini emanet para hesaplarında para bulunması kaydıyla hesaplarından gönderi bedeli kesilerek postalayabiliyorlar. Hapishane idaresinin birkaç ay önce gündeme getirdiği uygulama ile artık tutsaklar İadeli-Taahhütlü, APS mektup ve kartlar da dahil olmak üzere zarfın üzerine ederi tutarından pul yapıştırmak zorunda bırakılmaktadır. Tutsakların iadeli taahhütlü, APS gibi mektupların gramajını tespit edebilmeleri mümkün değildir. Bu nedenle çoğu zaman mektuplar ‘pul eksik’ gerekçesiyle geri iade edilebilmektedir. Bu da, haberleşme hakkımızı kullanmamızda ciddi bir mağduriyete yol açmaktadır. Hapishane idaresinin keyfi uygulaması mektup gönderme-haberleşme hakkının ihlali niteliğindedir.
9-Bir buçuk yıldır (pandemi süreciyle birlikte) haftalık 20 dakika olan telefon hakkımız tek bir numarayı arama zorunluluğuna indirgenmiştir. Yapılan bu uygulamayla tutsaklar farklı il ve ilçelerde bulunan yakınlarıyla üzerlerine kayıtlı bulunan telefon numaralarıyla ayrı ayrı 10’ar dakikalık görüşme haklarından mahrum bırakılmış tek numarayla 20 dakika görüşmek zorunda bırakılmaktadır.
10-Bir süre öncesine kadar aynı hücrede kalan tutsaklar, birden fazla mektubu aynı alıcıya aynı zarf içinde gönderebiliyorken hapishane idaresinin keyfi uygulaması sonucu tutsakların bu haktan yararlanması ortadan kaldırılarak haberleşme hakları fiilen engellenmektedir.
İnfaz mevzuatına göre tutsaklar yanlarına kantinden almak şartıyla 1 adet radyo bulundurma hakkı mevcut olmasına rağmen, bir süreden bu yana hapishane idaresi aramalarda radyolara keyfi gerekçelerle el koymaktadır. Hapishane kantininden temin edilen radyolara el konulması, haber alma hakkının ihlalidir.
Selam ve saygılarımızı sunuyor, çalışmalarınızda başarılar diliyoruz.
01/09/2021
Resul KOCATÜRK
F-Tipi Hapishane B-10
Hacılar/KIRIKKALE
- 22 gösterim