Mehmet Yamaç: "Beni Diri Diri Mezara Gömdüler"

19 Aralık Cezaevi Katliamı'nda ağır yaralanan ve 13 yıldır tedavisi yapılmayan hasta hükümlü Mehmet Yamaç: Beni diri diri mezara koydular. Ben sadece tedavimin insanca yapılmasını istiyorum. Başka bir şey istemiyorum.

22 Haziran 2013 Cumartesi

TEKİRDAĞ- 17 yıldır cezaevinde tutulan hasta hükümlü Mehmet Yamaç, 19 Aralık Cezaevi Katliamı'nda ağır yaralandı. 13 yıldır tedavisi yapılmadı. Tedavi için gittiği doktorlardan "Ölürsen öl umurumda değil" yanıtını aldı. Erzurum H Tipi Cezaevi'nden Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ne sürgün edilirken yolda kalp krizi geçirdi. Tekirdağ Devlet Hastanesi'ndeki doktor, sevk raporuna "Tedavisi artık cezaevinde yapılsın" deyince, acil durumlarda bile hastaneye sevk edilmedi. "Beni diri diri mezara koydular" diyen Yamaç, sadece tedavisinin insanca yapılmasını istiyor.

17 yıldır cezaevinde tutulan hasta hükümlü Mehmet Yamaç, 13 yıllık tedavi sürecini bir mektupla ETHA'ya anlattı.

1965 Van doğumlu olan Mehmet Yamaç, 5 Kasım 1996 tarihinde tutuklandı, müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 17 yıldır cezaevinde tutulan Yamaç, 19 Aralık Cezaevi Katliamı sırasında Adana Ceyhan Cezaevi'ndeydi. Katliamda, ağır yaralandı:

19 Aralık Katliamı sırasında kırılan göğüs kafesimin kırık kemikleri üst üste binmiş ve bir yumak gibi göğsümün üstünde kaynamıştır. Atılan kimyasal bombalar ve gazlar nedeniyle akciğerimin bir bölümü yanmıştır. Verilen yanlış ilaçlar nedeniyle midemde yaralar meydana geldi. Tedavim yapılmayarak beni diri diri diri mezara koymuşlar. Günde 3-4 saat ancak uyuyabiliyorum. Çok şiddetli ağrılar yaşamaktayım. Uzanırken, kırık kaburgalar kalbime basın yapıyor.

13 yıldır tedavisi yapılmayan Yamaç'a gittiği her doktor başka bir şey söyledi. Kimisi, "Bir şeyin yok" diyerek geri çevirdi. Bazıları "KOAH" teşhisi koydu. "Zatürre olmuşsun", "Ciğerinin zarı kalınlaşmış" diyen doktorlar da çıktı. Kimisi ise, "Kansere yakalanmışsın ancak farkına varmadan yenmişsin. Bu yüzden ciğerde ciddi tahribatlar oluşmuş" dedi. Bazı doktorlar ise, kimyasal gaz ve bombalardan kaynaklı ciğerinin zarar gördüğünü, yaşanan hasar nedeniyle asla iyileşemeyeceğini, bu nedenle akciğer naklinin yapılması gerektiğini söyledi.

'ÖLÜRSEN ÖL!'

Doktor tavsiyesine göre 60 gün kullanılması gereken bir ilacın 13 yıldır kendisine verildiğini anlatan Mehmet Yamaç, "Doktorlara neden bu ilacın verildiğini sorduğumda ise doktorluk meslek ilkeleriyle bağdaşmayacak bir üslupla 'Bu ilaçlar pahalı ilaçlardır. Şükret. Ölürsen öl! Hiç umurumda değil' diyen doktorlarla da karşılaştım" dedi.

MİLLETVEKİLLERİ YANIT BİLE VERMEDİ

Hasta hükümlü Mehmet Yamaç, TBMM İnsan Hakları Komisyonu ve CHP Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz'a sağlık raporlarını gönderdi. Ancak bir yanıt bile alamadı.

Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi'nden milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Hüseyin Aygün ve Veli Ağababa'ya üç kez gönderdiği mektuplara ise cezaevi idaresi el koydu.

SÜRGÜN SIRASINDA KALP KRİZİ GEÇİRDİ

Yamaç, 28 Ocak 2013 tarihinde Erzurum H Tipi Cezaevi'nden Tekirdağ 1 No'lu F Tipi Cezaevi'ne sürgün edildi. Yolda kalp krizi geçiren Yamaç, bir süre Tekirdağ Devlet Hastanesi'nde gözlem altında tutuldu.

Yaklaşık 2 ay önce Tekirdağ Devlet Hastanesi'ne götürülen Yamaç, yaşadığı sağlık sorunlarını anlattı. Bulunduğu hücrenin rutubetli olduğunu, hiç güneş görmediğini ve nefes almakta zorlandığını anlatan Yamaç, tedavi için verilen ilaçların değiştirilmesini istedi.

'BU İLAÇLARI AL DA BAŞINA KOY'

Doktor bunun üzerine cezaevinin sağlıkçı gardiyanına, "Beyefendiye deniz manzaralı bir oda verin" dedi. Doktor ayrıca, "Gardiyanın hatırı olmasaydı, gelip sana bakmazdım. Bu ilaçlar çok pahalı ilaçlardır. Al da başına koy, ölüyorsan öl, beni hiç ilgilendirmez" diye konuştu.

Hasta hükümlü Mehmet Yamaç, bu koşullarda tedavi olmayacağını belirterek, cezaevine götürülmesini istedi. Doktor da, tedavisinin artık cezaevinde yapılması gerektiğini sevk raporuna yazdı. Bu rapor nedeniyle Yamaç, acil durumlarda dahi hastaneye götürülmüyor.

'SADECE İNSANCA TEDAVİ İSTİYORUM'

Ağrı ya da acil bir durum yaşandığında iğne yapıldığını anlatan Yamaç, "Ancak iğneler de ağrılarımı daha da artırdığı için artık revire de çıkmıyorum. Şu anda tedavim keyfi olarak yapılmıyor. Ağrılar nedeniyle en temel ihtiyaçlarımı dahi gidermiyorum. Ben sadece tedavimin insanca yapılmasını istiyorum. Başka bir şey istemiyorum" diye yazdı. 

Kaynak: Etkin Haber Ajansı

Not: Fotoğrafta Mehmet Yamaç ile Cebrail Çakto birlikte görülüyor.