13 Şubat’ta geceyarısı operasyonuyla gözaltına alınıp tutuklanan KESK’li kadınların davası 4 Ekim’de başlıyor. Dava öncesi basın açıklaması yapan KESK’liler “Herkesi bu anın ‘suç’ ortağı olmaya davet etti.
KESK Kadın Meclisi ve KESK İstanbul Şubeler Platformu, basın toplantısı düzenleyerek, tutuklu KESK’li kadınların 4 Ekim’de görülecek davasına katılım çağrısı yaptı.
13 Şubat 2012 tarihinde düzenlenen operasyonlar sonrasında tutuklanan KESK ve üye sendikaların kadın sekreterleri, kadın eğitimcileri veya kadın komisyonu üyesi 9 sendikacı kadının davası 4 Ekim’de başlıyor. KESK Kadın Meclisi ve KESK İstanbul Şubeler Platformu,. 8 ay sonra ilk kez duruşmaya çıkacak olan KESK’li kadınlarla dayanışmak ve duruşmaya çağrı yapmak için basın toplantısı düzenleyerek dava ve dava öncesi çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Basın toplantısına KESK üyelerinin yanı sıra, Tüm Bel-Sen Genel Başkanı Vicdan Baykara, Radikal Gazetesi yazarı Berrin Karakaş, Sanatçı Jülide Kural, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özgür Müftüoğlu, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası İstanbul Konut İşleri Şube Başkanı Nebile Irmak, Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TESEV adına Levent Pişkin, sanatçı ve aydınlar katıldı.
SUÇLAMALAR SENDİKAL FAALİYETLERDEN OLUŞUYOR
KESK Kadın Meclisi’nden Ayfer Koçak, yaptığı konuşmada, 9 KESK’li kadının davanın 4 Ekim’de Ankara’da başlayacağını bildirdi. “Hiçbir mahkeme mutlak değildir. Gün gelir kahramanlar suçluya, suçlular kahramana dönüşür” diyen Koçak, arkadaşlarının uydurma delillerle yargılandığını, iddianamede yer alan suçlamaların hepsinin sendikal faaliyetler olduğunu söyledi.
“AKP, kendisine muhalefet eden herkesi, bazen varlık nedenlerini oluşturan en doğal eylem ve etkinliklerini suç sayarak, bazen de suç (!) yaratarak bu eylemlilikleri kriminalize ediyor ve itibarsızlaştırmak istiyor” diyen Koçak, bu davanın sanıklarının “örgütlü emekçi, kadın ve Kürt” olmak üzere üç ortak özelliğe sahip olduğuna dikkat çekti.
KESK’in mücadelesinin AKP’nin iznine ve iktidarın kabulüne göre şekillenmediğini belirten Koçak, şunları söyledi: “KESK sadece AKP’nin izin verdiği kadar ve iktidarın göreceli kabul ettiği dönemlerde değil, hak olduğu için ve var olduğu için Kürt halkı demiş ve savaş dayatmasına karşı ısrarla başından beri onurlu barış, eşit özgür yaşamı savunmuştur. Din, dil, ırk, siyasal düşünce, etnik köken, mezhep, engelli, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve felsefi düşünce ayrımı gözetmeksizin, ezilen tüm toplumsal kesimlerin kendi kimlik ve talepleriyle var olabildiği, emek mücadelesi hattında birleşebildiği bir sendikanın varlığı, KESK’in hedef tahtasına oturtulmasının başlıca gerekçelerindendir.”
‘KESK KADINLARIN SENDİKASIDIR’
Koçak, kadın sendikacıların hedeflenmesinin sebebini ise şöyle açıkladı: “Kadınları üretimin görünmez kölelerine dönüştüren, sendikal siyasal alanda kadınların varlığını ve mücadelesini büyük bir tehdit olarak algılayan, kadınlara varlık mekanı olarak evi işaret eden muhafazakarlık, eril öfke ve saldırganlık.”
Türkiye’de bugün sendikalı kadın oranı yüzde 20′lerde iken KESK’te bu oranın yüzde 50 olduğu bilgisini veren Koçak, yöneticilik kademelerindeki oranın Türkiye genelinde yüzde 2, KESK’te ise yüzde 40 olduğunu bildirdi.
‘BİZ DE BU SUÇU İŞLEDİK’
Koçak, yargılanan KESK’li kadınların, Barış İçin Kadın Girişimi, Ankara Kadın Platformu eylem ve etkinlikleri, sendika toplantıları ve atölye çalışmaları nedeniyle suçlandığını belirterek, bu eylem ve toplantılara kendilerinin de katıldığını söyledi. Koçak, şöyle devam etti: “Şayet bu ülkede barış istemek suçsa, buradan kendimizi ihbar ediyoruz. Bu suçsa tarafız, tanığı ve yan yanayız.”
4 Ekim’de Ankara Adliyesi’nde görülecek davaya çağrı yapan Ayfer Koçak, “Herkesi bu anın ‘suç’ ortağı olmaya davet ediyoruz” dedi.
TUTUKLU KESK’Lİ KADINLAR AYNI ZAMANDA ANNE
Tüm Bel-Sen Genel Başkanı Vicdan Baykara da, Türkiye’de uzun süredir devam eden tutuklama sürecinin sendikalara kadar yöneldiğini söyledi. Tutuklalaların sendikal faaliyetlerde mağduriyet yaratması dışında insani anlamda da mağduriyetler yaşandığını ifade eden Baykara tutuklu kadınların birçoğunun anne olduğunu söyledi.
KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mehmet Aydoğan da yaptığı konuşmada, AKP Hükümeti’nin emek düşmanı, Kürt düşmanı, kadın düşmanı politikalarına karşı birleşik mücadelenin elzem olduğunu belirtti.
DURUŞMAYA KADAR ÇALIŞMA YÜRÜTÜLECEK
Duruşmaya çağrı çalışmaları hakkında bilgi veren KESK Kadın Meclisi üyesi Nevin Kaplan, 25 Eylül’den itibaren çalışmaları yoğunlaştıracaklarını, kampanyayı özellikle işyerlerine taşıdıklarını bildirdi.
Diğer emek örgütlerinin bu süreçte yeterince destek olmadığı değerlendirmesini yapan Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Çerkezoğlu, AKP Hükümeti’nin hakkını arayan tüm toplumsal kesimlere saldırdığını belirtti. Çerkezoğlu, “KESK’e yönelen saldırılarda daha fazla destek olabilirdik” dedi.
TUTUKLU KESK’Lİ KADINLAR
4 Ekim’de duruşması görülecek tutuklu KESK üyelerinin isimleri şöyle:
Canan Çalağan (KESK Kadın Sekreteri)
Bedriye Yorgun (SES Merkez Kadın Sekreteri)
Güler Elveren (Tüm Bel-Sen Merkez Kadın Sekreteri)
Nurşat Yeşil (SES Ankara Şubesi Kadın Sekreteri)
Güldane Erdoğan (Eğitim-Sen Ankara 2 Nolu Şube Kadın Sekreteri)
Hatice Beydilli (Eğitim-Sen Ankara 1 Nolu Şube üyesi)
Evrim Özdemir (Eğitim-Sen Ankara 1 Nolu Şube üyesi)
Hülya Mendilligil (SES Ankara Şube üyesi)
Belkıs Yurtsever (SES Ankara Şube üyesi)
İddianamede, SES Genel Sekreteri Bedriye Yorgun için 45 yıl, Eğitim Sen Ankara 2 No’lu Şube Kadın Sekreteri Güldane Erdoğan ve Tüm Bel-Sen Merkez Kadın Sekreteri Güler Elveren için 20’şer yıl, diğer sendikalı kadınlar için ise 15’er yıl hapis istendi.
Kaynak: ETHA
- 5 gösterim