01/12/2014
Merhaba Sevgili Adil Can
Umuyorum iyisindir. Sana en içten dostluk duygularımı gönderiyorum.
Biraz geciktim değil mi? Haberin vardır. “Mektup cezam” vardı üç aylık, o yeni bitti. Bu nedenle ancak yeni yazabiliyorum mektuplara cevabı.
Ama ben senin şair kapıları adlı fotoğraf sergine geldim. O boyası dökülmüş ardıç kokusunu muhafaza eden ahşap kapının yanında duran bendim. Uzun durdum o kapının önünde. Ardında ne var, nereye açılıyor diye kafa patlattım. Silip silip yeniden kurduğum, durmadan değiştirdiğim düşlere açıldığını sanıp sevindim. Sonra her şeyin kapıyı itip açarak içeri girmek kadar kolay olamayabileceğini düşünüp korktum. Öyle ya kapının da kendi hesabı vardır belki. İradesi var mıdır… Olur’a, o kapının ardını düşleyen tek kişi ben değilimdir. Onca yıl bana saklamış olamaz kendini… Sahi ardında ne var o kapının. Sergiye katılanların arasında bir cevap bulan oldu mu? Yoksa onlarda astro-fizikçiler gibi evren teoremleri üzerinde pratiğe muhtaç biçimde tartışıp durdular mı beyhude. Öyle ya kapılar da evrenler kadar hak ediyor tartışılmayı, düşlenmeyi.
Adil can, umuyorum çok güzel geçmiştir sergin. Umuyorum çok kişi gelip düşlemiştir o kapıların önünde.
Hasan Gülbahar’ın infaz durumundan kaynaklı yeniden tutuklanmasına üzüldüm. Hem kendisi, daha çok da ailesi için zor olmuştur. Onun nereye sevk edileceği belli olsun iletişime geçerim onunla.
Geçenlerde Almanya’da gerçekleşen Edebiyat Etkinliği Hüseyin Çelebi şiir yarışmasında gönderdiğim şiirin birinci olduğuna dair haber okudum gazetede. Şimdi de bunu teyit eden mektup geldi komisyondan. Sevindim. Çabalarımın karşılık bulmasından dolayı şevklendim.
Roman serüvenimi biliyorsundur. (…) Artık derleyip toparlayıp basım sürecini de tüketiyoruz. Bakalım ne-nasıl çıkacak ortaya.
Daha da ne yapıyorum; ikinci üniversitemi okuyorum. Erzurum Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’ndeyim. Uzaktan eğitim yani. Geçen hafta botunca sınavlar vardı onları verdim. Sanırım başarılı bir öğrenciyim J
Sevgili Adil can buralar bildiğin gibi. Aslında beden burada da bir yanımız Şengal’de bir yanımız Kobanê'de, bir yanımız sevdiklerimizin avuçlarında bir yanımız dağ başlarında, bir yanımız o kapılardan geçip bir çocuğun rehberliğinde düş ülkelere gitmelere bir yanımız hudutsuzlukta yitmekte. Ben sana buradan yazıyorum ya aslında ötelerden yazıyorum.
Can benden şimdilik bu kadar olsun. Kendine iyi bakasın. Eşine ve prensese selamlar. Seni dostlukla kucaklıyorum.
Yolların tükenmesin!
Sevgilerimle Düşle
İbrahim ŞAHİN
1 Nolu F Tipi Hapishane C-8-91
Sincan/ANKARA
- 12 gösterim