Yoldaş Aydın

Suruç Gazisinin hapishanede yazdığı öykü: TAŞKIN

Öğle yemeğinden sonra her zaman ki gibi köşemize çekilmiştik. Sıkılganlıkla kapadığım gözlerimi sese açtım. Bir şey düşmüştü. Önemsemedim ama yeniden uyumak için daha kazla çabalamalıydım. Eskiden , böyle zamanların en güzel yanı düşlerimle başbaşalığım olurdu. Ucunu-bucunu bilemediğim, rengârenk düşlerim. Onlarla yaşadım, koştum, dönüştüm. Şimdi ki ise garip bir duygu, daha önce hissetmediğim. Ölü değilim. Bedenim, zihnim beni doğruluyor .Yüreğimi karartmadım . Fakat , sanki düşlerim terk etti beni, bir başıma kaldım . Birbaşılığımla mutsuzum. Zihnimi bir şeylere odaklamalıyım.

Tutuklu ODTÜ Öğrencisi Yoldaş Aydın'dan Mektup Var!

Merhaba, ben Ankara'da hukuksuz bir yargılama sonucu tutsak düşen 22 kişiden biriyim. Bugün tutsak edilişimizin 5. günü ve biz ancak bugün 'Bir kağıt ve kalem edinme hakkına' kavuşabildik. Tahminimce yazının size ulaşması 8-9 günü bulacak. Burada iletişim kurabilmek başlı başına bir mesele. İroniktir; ben bu yazıyı yazarken yan hücreden sesler gelmeye başladı bile: "Savunma hakkımız engellenemez!"