“Gelişmeler pek hayra alamet gibi gözükmüyor, sistem batıkça batıyor, demokrasi güçleri kendilerini hızla toparlamazsa yine büyük kaybeder. 1980 gibi. Evet sorumluluk sahibi herkes elini çabuk tutmak zorunda yoksa koskoca bir gelecek yine heba olur.”
Mehmet GÖK
1 No'lu T-Tipi Cezaevi A-16
TARSUS/MERSİN
***
15 Ocak 2018
Değerli Adil arkadaş merhaba,
Öncelikle selam ve saygılarımı iletiyorum. Nasılsınız umarım iyisiniz, Tülin arkadaş nasıl ya Öykü büyüdü mü? Büyüyünce artık tutsak amcalarına yazmıyor, bu doğal bir şey çünkü okulu ve dersleri var yazacak zaman bulamıyor. Bir ara bana gönderdiği bir deniz kabuğunu bir totem gibi yanımda sakladım bir ip bağlayıp ranzama asmıştım. Buraya gelirken arkadaşın biri istedi vermedim, keşke verseydim. Buraya gelirken kaybettim. Hani bir çocuk oyuncağını kaybederken gelir ağlar var ya, ben de ağlamadım ama üzüldüm, diyordum ki bir gün çıkıp karşılaşırsam kendisine göstereceğimi düşünüyordum. Evet öyle diyordum.
Değerli Dost gelişmeler pek hayra alamet gibi gözükmüyor, sistem batıkça batıyor, demokrasi güçleri kendilerini hızla toparlamazsa yine büyük kaybeder. 1980 gibi. Evet sorumluluk sahibi herkes elini çabuk tutmak zorunda yoksa koskoca bir gelecek yine heba olur.
Uzun zamandır sizi takip edemiyorum. Yeni çalışmalar var mı?
Uzun bir aradan sonra tekrar çukur ovadayım. Havası çok ağır, nem çok yüksek bu insanın psikolojisini etkiliyor. Ceza evinde yeni hiçbir şeyi oturmamış hala inşaat hali yaşanıyor. Su sorunu var, çünkü yeraltı suları çekilip veriliyor kirlidir ve içilmiyor. Yasayla belirlenmiş hakları dahi kullanamıyoruz, kullandırtmıyorlar gerekçe yenidir ileride olur vb. Örneğin kitap konusu adam başı 8 adetle sınırlandırmışlar. Şu an birinci derecede bir sorundur. Zaten herkesin adına kitap yok. Postayla kabul etmiyorlar. Tüm görüşmelerde bunun tartışıyoruz. Şimdi biraz yumuşamışlar bakalım nasıl sonuçlanır. İyi olacağına dair işaretler var.
Bizler Antep’ten gelirken getirdiğimiz kitaplar T-2'ye gelirken bir kısmı oradaki arkadaşlarda kaldı. Sonra T-3' gittik, oraya yerleştik 2,5 ay sonra T-1 e getirildik böylece kitaplar 3 ayrı cezaevine paylaşmak zorunda kalınca elimizde kitap kalmadı. Onun için tüm dostlara yazıyoruz. Uzun vadede çözülür ama sabır, metanet ve uğraş gerektiriyor. Boş durmak kadar insanı rahatsız eden bir şey yok, adeta bir işkence oluyor. Gerçi yazılarımız elden geçiriyoruz, yine de kitapsız olunmuyor. Kürtçe yazdığımız yazılar çeviriler vb. hala verilmedi, tercüme edecek personelleri yokmuş bahanesiyle. Ama yakında vereceklerini söylediler.
Adil arkadaş kitap konusu senin aracılığınla tüm dost kurum ve çevreleredir. Bunu en iyi şekilde senin yapabileceğine olan güven ve rahatlığıyla yapıyorum bu çağrıyı.
Yeni yılınızı en iyi dileklerimle kutluyorum.
Dostluklar bakî kalsın.
Selam ve Saygılarımla
Mehmet GÖK
1 Nolu T-Tipi Cezaevi A-16
TARSUS/MERSİN
- 6 gösterim