Ben hapishaneye girdiğim yıl doğan bir yeğenim var, ablamın kızı. Beni tanımıyor, ben de onu. Kaybettiğim kardeşimin de beş yaşında bir kızı var, bir kez olsun göremedim. Hükümlünün yanı sıra dışarıdaki yakınları da cezalandırılmış oluyor.
21 Ekim 2014
Ömür boyu hapis mahkumiyeti 12 yıl süren uzun bir yargılamanın sonucunda çıktı. Bekliyorduk; benim için de yakınlarım için de sürpriz olmadı.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yasa koyucu tarafından idamın sürece yayılması gibi düşünülmüş; özellikle de siyasi mahpuslar açısından. Ölene kadar içeride kalacağınız söyleniyor ki bu modern hukukun mantığına aykırı. AİHM’in de bu yönde kararı var. (Öcalan kararı)
Anayasa gereği AİHM kararının uygulanması ve cezaya bir süre konması gerekiyor; fakat bu doğrultuda atılmış bir adım yok henüz.
Havalandırma
Eskiden idam mahkumları infaz edilmeden önce tek kişilik hücrelere alınır, idamı orada beklerlermiş. Şimdi de sizi ölünceye kadar hücreye alıyorlar. Mantık aynı.
Havalandırmanız en az bir saat açılmak zorunda. Ama hapishane idaresinin bu süreyi arttırma yetkisi var. Biz iki yıl kadar günde iki saat kullanabildik havalandırmayı. Sonra üç saate çıktı. Biraz rahatladık. Bir yıl sonra dört saat oldu.
Hücre
Kaldığımız hücreler çok dar, (11 metrekare) basık ve havasız. Pencerelerin kenarlarında, duvarlarda ve banyoda rutubet nedeniyle sürekli mantarımsı şeyler ürüyor.
Kışın havasız kalmakla üşümek arasında bir tercih yapmak durumundasınız. Hücreye konduğumuz yıl (2009) bu konuda savcılığı başvurduk ama sonuç alamadık.
Ziyaret
İnfaz koşullarımız diğer hükümlülerden farklı. Benim içinde en büyük sıkıntı, birinci derecede yakınlarım dışında kimseyle görüşmeme izin verilmemesi. Ben hapishaneye girdiğim yıl doğan bir yeğenim var, ablamın kızı. Beni tanımıyor, ben de onu. Kaybettiğim kardeşimin de beş yaşında bir kızı var, bir kez olsun göremedim. Sözüm ona aile ilişkilerine önem veriyorlar ama yeğenlerimizle görüştürülmüyorsunuz. Hükümlünün yanı sıra dışarıdaki yakınları da cezalandırılmış oluyor. Bir çocuğun dayısını, amcasını tanımasına izin verilmiyor.
Görüşlerde cezaevi idaresinde kaynaklanan bir kısıtlama yok ama yasa ve genelgelerle zaten görüş kısıtlanabileceği kadar kısıtlanmış. Ayda iki kez (bir kapalı bir açık) görüş yapabiliyoruz. Görüş süresi bir saati geçemez deniyor yasada.
Yemek
Koşullara zamanla alışılıyor. Yaşamınızı ona göre düzenliyorsunuz. İlk günler tek başıma masaya oturup yemek yemek çok tuhaf gelmişti. Alışmış olmalıyım ki şimdi afiyetle yiyorum.
Beslenme konusunda diğer hükümlülerden bir farkımız yok. Yemeklerin sağlıklı, besleyici ve yeterli olduğu söylenemez. Bu konuda zaman zaman savcılığa başvuruyoruz. Birkaç ay düzelme oluyor sonra yine eski haline dönüyor.
Tecrit
Koşullar ağır belki ama biz kendi kendimizi tecrit etmediğimiz sürece kimse sizi tecrit edemez, bunu da söylemek isterim.
Biz burada 14 (siyasi) ağırlaştırılmış müebbet hükümlüyüz. Yüz yüze olmasa da kendi aramızda hem de dışarısıyla ilişkimizi sürdürüyoruz.
Sağlık
Ciddi bir sağlık sorunum yok. Hücre koşullarının sağlıklı olduğu söylenemez elbette. Ama şu an için fark ettiğim bir sorun olmadı.
Hapishanede haftada iki dün revire çıkıp muayene olma olanağı var. En azında burada (Kocaeli Kandıra 2 Nolu F Tipi’nde) bir sıkıntı yaşamadığımızı söyleyebilirim. Revirde çalışan sağlıkçı arkadaşlar da gayet ilgili ve duyarlılar. Hastane sevkinde de ciddi bir sıkıntı yaşanmıyor.
Kütüphane
Hapishane koşullarının çalışmalarım üzerinde olumlu etkisi de var olumsuz etkisi de.
Zaman bol, ayrıca düzenli bir uğraşınız olması yaşantınızı düzenliyor, içerde olduğunuz unutturuyor...
Ben içeri girdiğimde internet olmadığı için neden mahrum oluğumu tam olarak bilmiyorum. Yararlanabileceğim zengin bir kütüphane fena olmazdı örneğin…
Kötü muamele
İletişim cezası, görüş cezası aldığım oldu ama hücre cezası almadım hiç. Kötü muameleye de maruz kalmadım bu son beş yıl içinde.
Genelde “yasalar iyi ama uygulamada aksaklık var” denir. Bu konuda durum tersi. Sorunlar var sıkıntılar cezaevi idaresinin veya personelin tutumundan değil doğrudan doğruya yasadan kaynaklanıyor… (TO/AS)
Tonguç Ok 40 yaşında, 17 yıldır hapiste; Dev Yol davasından ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü. Çalışma odasına dönüşen tek kişilik hücresinde İngilizce ve Kürtçeden 17 kitap Türkçeleştirdi, Kürtçe Tiroj dergisine de hikayeler yazıyor. Bu çalışmalar Ok'a ''çevirmen'' olarak Türkiye Yazarlar Birliği'nin (TYB) 2014 Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri kapsamında Özel Ödülü getirdi. Halen Kocaeli 2 Nolu F tipi Cezaevi'nde.
Kaynak: BİANET
- 6 gösterim