Kavala'dan Mektup: "Kendimi Savunabilmek İçin Adaletin Yüzünü Göreceğim Günü Bekliyorum"

1 Kasım 2017'de tutuklanan ve halen Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Osman Kavala mektubunda "9 aydır adaletin yüzünü görmemek yadırgatıcı" dedi.

20 Ağustos 2018

Haberin İngilizcesi için tıklayın

1 Kasım 2017'de tutuklanan ve halen Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan hak savunucusu ve iş insanı Osman Kavala'dan yeni mektup geldi.

Kavala, “Osman Kavala’ya Özgürlük” sitesinde yer alan 19 Ağustos 2018 tarihli mektuba “Silivri’de ikametimin 9. ayı tamamlandı” diyerek başladı.

“Adaletin yüzünü görmemek yadırgatıcı”

Kavala’nın mektubu şöyle devam etti:

“İddianamenin hazırlanması, mahkeme günü derken kısa zamanda birinci yıl dolacak. Gözaltına alındığımda endişeli değildim, halen de değilim. Ancak 9 aydır adaletin yüzünü görmemek yadırgatıcı.

“Bugüne kadar yaptığımız tahliye talepleri benimle görüşülmeden, dosya üzerinden reddedildi. Ret yazılarında, ‘üstüme atılı suçun’ niteliğinin tutuklamayı gerektirdiği, yasada bu suç için öngörülen ceza süresine göre tutukluluğun uzamasının ölçülü olduğu ifade ediliyor.

“Suçla beraber cezanın bir kısmı da peşinen atılı”

“‘Üstüne atılı suç’ ifadesi dikkatimi çekiyor. Genellikle zarar verici bir şey başkasının üzerine atılır. Dayak atmak, çamur atmak gibi... Bir de hazırlık istemeyen, çabuk ve zahmetsiz yapılan edimler için atmak fiili kullanılır. El atılır, göz atılır mesela...

“Üzerime atılı suç, anayasal düzeni ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs. Bu suç birisinin üzerine atıldığında tutuklama da beraberinde geliyor ve tutukluluk uzasa da alınacak cezadan kısa olduğu sürece ölçülü olduğu düşünülüyor.

“Yani, suçla beraber cezanın bir kısmı da peşinen şüphelinin üzerine atılmış oluyor ve suç, cezasıyla birlikte, aylarca atılanın üzerine yapışıp kalıyor. Kendimi savunabilmek için adaletin yüzünü göreceğim günü bekliyorum.”

Ne olmuştu?

Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala, 18 Ekim akşamı Antep’te Goethe Enstitüsü ile birlikte gerçekleştirilmesi planlanan bir projenin toplantısından döndüğü sırada İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alındı.

Sabah Gazetesi, 24 Ekim tarihli sayısında Kavala’nın tutuklu ABD Başkonsolosluğu çalışanı Metin Topuz’la aynı dosya kapsamında sorgulandığını iddia etti.

Aynı gün AKP Grup Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kavala için şunları söylemişti

“STK temsilcisiydi, medya mensubuydu, güzel vatandaştı gibi güzellemelerle hedef saptırmaya çalışılıyor.

“Başkonsoloslukta çıkan da o. STK mensubu dedikleri, Türkiye’nin Soros’u denilen kişinin havası çıktı meydana. Bağlantılar çıktı ortaya. Siz kime neyi yutturuyorsunuz ya?

“Ve Taksim olaylarının arkasında bakıyorsunuz aynı kişi var. Bakıyorsunuz belli yerlere kaynak aktarımının arkasında bunları görüyorsunuz. Neyi yutturuyorsunuz?”

İki haftalık gözaltı süresince Kavala’nın serbest bırakılması için aralarında İletişim yayınları, Tarih Vakfı, Yurttaşlık Derneği’nin de aralarında olduğu pek çok kurum, sivil toplum örgütü basın metni yayımladı.

Kavala 1 Kasım'da tutuklandı.

Osman Kavala hakkında

1957’de Paris’te doğdu. Manchester Üniversitesi Ekonomi bölümü mezunu.

1982’den sonra Kavala Grubu’nda yönetici olarak çalıştı.

Murat Belge’yle birlikte Türkiye’nin önde gelen yayınevlerinden İletişim Yayınları’nın kuruluşunda yer aldı. 

Türk-Polonya İş Konseyi, Türk-Yunan İş Konseyi, Center For Democracy in Southeast Europe (Güneydoğu Avrupa’da Demokrasi Merkezi) gibi çeşitli iş ve toplumsal kuruluşların Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu.

TESEV Yönetim Kurulu üyesi, Açık Toplum Enstitüsü'nde Danışma Kurulu üyesi, Helsinki Yurttaşlar Derneği üyesi, Tarih Vakfı ve Diyarbakır Kültürevi'nin destekçisi.

(TP)

Kaynak: BİANET