AHMET BİLGE
E TİPİ CEZAEVİ C-4
ELBİSTAN K. MARAŞ
Sevgili Adil heval
Dilerim iyisin. Önce dergileri, ardından da kartlarını aldım. Teşekkür ederdim.
Çalışmalarımın kurduğunuz sitede paylaşıldığını, bu hususta son derece ilgili olduğunuzu kardeşim Emel de belirtmişti. Genel manada bir ilgi-duyarlılığınız var cezaevlerine ilişkin; bu, bu cephede sevgi-saygı yeşertiyor. Zira ilgili olma iddiasıyla kurulan birçok kurum bile o denli ilgisiz ki.
Dergileri de gözden geçirdim. Bazı yazıları okudum. Hatay (Antakya) gerek sosyolojisi gerekse tarihiyle çok özel bir yer. Görmek nasip olmadı bir türlü. Ama bir gün çıkarsam, göreceğim yerlerden olacak. Üniversitede Kırıkhanlı bir arkadaşım vardı. Çok samimiydik (ne yazık ki dağda yaşamını yitirdi); o anlatırdı oraları. “Arsus’ta yüzeriz” derdi. De bir türlü nasip olmadı. Zamanı geri çevirebilseydim Hüseyin’le Arsus’ta yüzer, Antakya’yı dolaşırdık.
Hüseyin’den bahsetmişken bir soru sorayım. Hüseyin Kürt idi. Hüseyin’i tanıyana kadar kadar da orda bir Kürt yoğunluğunun olduğunu bilmiyordum. Şimdi de Hüseyin’i eksen alan bir yazı yazıyorum. Soru: Başta Kırıkhan olmak üzere oradaki Kürtler ne zamandan beri ordadırlar? Göçertilme sonucu mu oraya gelmişler? Bu konuda bir bilgin varsa, bir ara belirtirsen iyi olur. Hüseyin’le çokça sohbetlerimiz olmuştu da sorduğum soruya dair belleğim bomboş.
Evet, Fuar var bu aylarda. Diyarbakır’ın iklimi de hoştur bu aralar. Aslında Diyarbakır ve memleketin Antakya birçok noktada birbirlerine benziyorlar. Özellikle de kültürel zenginlikleri bakımından. Süryanisi-Ermenisi yok artık, ne yazık ki. Ya da parmak sayısı kadar varlar. Ama eski ibadet yerlerinin restore edilmesi, yaşatılmaya çalışılması da güzel.
Yoğun olman şaşırtıcı değil. Kitap tanıtımında Arif Okay ismi vardı. Herhalde akrabandır?
Değerli heval kendine çok iyi bak. Yengeye selamlarımı gönderiyor, Öykü’nün de yanaklarından öpüyorum.
Sevgiyle kucaklıyorum.
Ahmet Bilgi
- 28 gösterim