Şebnem Korur Fincancı

Birlikte ses çıkarmazsak...

Cezaevlerinden gelen mektuplar çoğaldıkça çoğalıyor, Türk Tabipleri Birliğine gönderilen ve adımla yazılmış olanlar bir yana zaten çok sayıda mektubu okuyup kurumsal olarak yanıtlamaya çalışırken, Türkiye İnsan Hakları Vakfı ve Evrensel Gazetesi aracılığıyla gönderilenler de birikiyor durmadan. Her birinde bir yandan yaptığım hak mücadelesine atıfla güç dileyenlere buradan teşekkür etmeliyim.

Hüznün isyanı ve Grup Yorum

 

 17 Şubat 2020 

Bu haftayı mahkemelerde geçirdim. Birisinde tanık bilirkişi olarak dinletilmek üzere hazır bulundum, avukatlar talep ederken ben dışarıda bekliyordum. Öncesinde çalışmış, vücut diyagramları üzerinde yaralanma biçimini görsel olarak anlatmaya çalışmıştım. Kabul edilseydi sözlü olarak da anlatacak, görüntüleri yansıtıp üzerinde tanımlayacaktım. Yasaya aykırı biçimde reddedildi. Sonrası erkin adaleti bir kalemde silip atmasıyla sonuçlandı.

Tecrit

Cezaevleri 260 bini geçen nüfusu ile artık Türkiye’de pek çok şehrin nüfusundan daha fazla insanın alıkonulduğu, alıkonma koşullarının ağırlaşarak sürdüğü ve ne yazık ki yıllar içinde hem mahpusların hem de insan hakları örgütlerinin mücadeleleri ile kazanılmış hakların hızla geri alındığı kurumlar olarak hayatlarımıza can yakarak temas eden varlığını sürdürüyor. Kitaplardan mektuplara gazetelerden dinlenecek radyo, izlenecek TV kanallarına tüm iletişim kaynakları durmadan yasaklanıyor. İnsanlar arasında iletişim olmaması için elden gelen esirgenmiyor.

Prof. Şebnem Korur Fincancı: İşkencenin kime yapıldığına değil, yapılıp yapılmadığına bakmak gerek

Bir dönem İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı da yapan, adli tıp, işkencenin saptanması ve rehabilitasyonları alanlarında dünyaca tanınmış bir uzman olan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından gözaltına alınan ve bu sırada hayatını kaybeden Gökhan Açıkkollu'nun işkence sonucu hayatını kaybettiği iddiasıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'nın yaptığı açıklamayı köşesine taşıdı.

Korkanlara ithafımdır!

"hak ihlalleri, işkence, işkencenin etkili soruşturma ve belgelemesi, gözaltı muayenelerinin nasıl özensiz ve yazarlarından biri olma onurunu yaşadığım İstanbul Protokolü ilkelerine göre yapılmadığı, cezaevlerinde hasta mahpuslar, anneleriyle birlikte özgürlüğünden alıkonulmuş çocuklar, emek sömürüsüne maruz kalan yabancılar, yıllarca dile getirmeye çalıştığımız F tipleri ve tecritin her türden uyarandan yoksunluğu ile işkenceye dönen özelliği, cezaevi çalışanlarının sınırlandırılmış yaşam ve çalışma koşulları hakkında bunca deneyim ve bilgi biriktirmemi sağladıkları için, (...) suç duyurus