Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Nihat Konak'tan Mektup

4 Ekim 2012

Merhaba Adil;

Sevgili arkadaşım, gönderdiklerini aldım. Kart dışında öykünün bir fotoğrafı, çizimi ve senin çekmiş olduğun martılı mavi gökyüzü vardı zarfın içinde. Gazete ve dergiler üzerinden sizi izliyorum. Oradan da yoğun olduğunu çıkartmak mümkün. Öykü nasıl, gönderdiğin fotoğraf eski galiba. Daha büyük olması gerekiyor diye düşündüm.

Cuma Özkan'dan Mektup

4 Ekim 2012

Adil Yoldaş Merhaba,

Bu resimde dikkatini çekecek Şehriban'ın ceketinin omuzlarından sular damlıyor. Bir İlkbahar yağmurunun altında bekletilmişlerdi. Görüş gününde, içerde sırılsıklam halini görünce, çocuğa çok acıdım. Okuldan çıkmış, koşa-koşa görüş yerine ulaşmış. İçeriye alınması saatler sonra olmuş. Bu arada yağmurda ıslanmak onların "kaderi" olmuş.

Sevgilerimle

Cuma ÖZKAN
H Tipi Cezaevi G-8
G.Antep

Hasan Gülbahar'dan Mektup Var

Sevgili Adil, bir taraftan işte böyle gözümüz dışarda. Aslında gönlümüzde. Geçen aylarda 3. Yargı Paketi ile üç arkadaşı tahliye ettiler. Şimdi 7 kişiyiz. Sadece birkaç arkadaşın birkaç yıllık cezaları var. Diğerlerimiz ağır mahpus durumunda. Uzun yıllardır yatanlarız. Benim için de şu 12 Eylül yargılamalarının geçersiz kılınması yasalaşırsa bir çıkış gerçekleşebilir. Öneriyi AKP milletvekili vermiş, şu katliamcı faşistlerin tahliyesini sağlayan yasayı hazırlayan Manisa Milletvekili. Ortalık Suriye için bu denli karışık olmasaydı bu ay 4.Yargı Paketi ile birlikte ele alınacaktı.

Başkalarının Çocuğuna Ağlayabilmek

Binlerce KCK tutuklusu neredeyse aylardır görünmez oldu. Davaları takip edilmiyor.

Merhaba Cüneyt Bey,

Ben, yaklaşık 1 yıldır tutuklu olan Cizre Belediye Başkan Yardımcısı Hanım Onur’un kardeşi Ümran. Ablam, KCK operasyonları kapsamında tutuklanan yaklaşık 8 bin kişiden yalnızca biri. Yani ablamla benzer ‘kader’i paylaşan binlerce insan var. Öncelikle bunu vurgulamak isterim.

Cezaevinde ırkçılık skandalı...

Zeynep Kuray cezaevinden gazeteciliğe devam ediyor.

Bakırköy kadın kapalı cezaevinde siyahi tutukluların uğradığı ayrımcılık skandal boyutlara ulaştı.

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'ndeki siyahi tutukluların uğradığı ayrımcılık skandal boyutlara ulaştı. Siyahi kadın tutuklular sadece belirli işlerde çalıştırıldığı gibi bunun karşılığında ücretleri de ödenmiyor. 

Serdar Türkmen'le Söyleşi: gorulmustur.org siyasi tutuklularla dayanışmada…

Yaklaşık bir ay önce kurulan, siyasi mahkûmların mektuplarının, denemelerinin, makalelerinin, fotoğraf ve el işi resim- karikatür gibi çalışmalarının yer aldığı “Görülmüştür” adlı internet sitesinin kurucuları arasında yer alan müzisyen Serdar Türkmen’le konuştuk.

Sitenin amacı nedir?

Temeldeki amacımız, bir iletişim ve aktarım aracı oluşturmak. Yönü, daha çok 'içeri'den 'dışarı'ya olan bir araç yaratmak gayretindeyiz. Aynı zamanda bir de 'yalnız bırakmama' gibi bir fiilin gereksinimi dolayısıyla, 'dayanışma ve dayanıştırma' görevi de üstlenme iddiamız var.

Barış Önal ve İlhan Kaya'nın Mektubu

Merhaba Cansel Abla

Seni ve tüm aileni, Spartaküslerden, Bedreddinlerden, Mahirlerden aldığı bayrağı yere düşürmeyen bugünün ve yarının kahramanları olan devrimcilerin en derin ve coşkun duygularıyla selamlıyoruz.

Yarattığın değer öyle bir emeğin ürünü ve öylesine güzel ki onu düşünmek sanki bu dünyada açmış en güzel çiçeği koklamak, tarihin en parlak sayfalarında soluksuz okunan cümlelere kendi gözlerinle bakmak, tanık olmak gibi.

12 Eylül'de Açlık Grevine Başlayan Sakıp Hazman'dan Mektup

İLK 12 Eylül 1980'de Siverek'te, 15 yaşında bir çocuktum. Ama hiç unutmam, sabah uyandığımızda evimizin üstü asker doluydu.

(...)

İKİNCİ 12 Eylül ise 1992'deydi. Bir gece vakti, polis baskınıyla gözaltına alınmıştım.

(...)

İşte ÜÇÜNCÜ 12 Eylül'de de açlık grevime başladım.

Sevgili Adil, merhaba.

Öncelikle iyi olmanızı diliyor, şahsında tüm güzel Okay ailesine sevgilerimi yolluyorum. Tabi güzel Öykü'ye çok çok özel selamlarımızı iletiyorum.

İŞTE MERSİN İHD BAŞKANI ALİ TANRIVERDİ'NİN SUÇU: "Pozantı'daki çocuk tecavüzlerini ortaya çıkarmak"

Birkaç gün önce tutuklanan Mersin İHD başkanı Ali Tanrıverdi ve Adil Okay'ın da içinde bulunduğu bir grup arkadaşı birlikte 2010 yılında Mersin cezaevi müdürünü ziyaret etmiş ve bir tutanak tutmuştu. Ali Tanrıverdi bu tür çalışmaları nedeniyle, özellikle 2012 yılında Pozantı cezaevindeki taciz-tecavüz olaylarını "ulusal basına" ve meclise taşıdığı için hedef seçilmişti. O dönemde kaleme aldığımız görüşme notlarını yeniden paylaşıyor ve Ali Tanrıverdi’yi saygıyla selamlıyoruz.