Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Nuriye Gülmen'den Mektup var...

Silivri'nin karantina hücresinden herkese merhaba sevgili dostlar. Bildiğiniz gibi İdil Kültür Merkezi'nde bulunduğum için gözaltına alındım ve tutuklandım. Şimdi 7 gündür tek başıma tecritteyim. Yanımda sadece bir kitap, bir kalem ve kağıt var. Sizlere kısa da olsa bir merhaba demiş olayım böylelikle. Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum. Daha sonra yaşadığım hukuksuzlukları uzun bir yazıyla anlatacağım. Adaletsizliklerin ortadan kalktığı bir zamanda, özgür günlerde tekrar görüşebilmek dileğiyle. Sıcacık dost selâmlarınızı benden esirgemezsiniz, değil mi?

Adalet için 6 aylık açlık!

Ölüm orucunda olan tutuklular Özgür Karakaya ve Didem Akman’ın avukatı Tuğçe Nazlı Akın, müvekkillerinin ‘adil yargılanma’ yönündeki taleplerinin yerine getirilebilir olduğunu vurguladı Tutuklu avukatlar Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal gibi İzmir Şakran Cezaevi’nde kalan Özgür Karakaya ve Didem Akman da, “adil yargılanma” ve cezaevi koşullarının düzeltilmesi talebiyle 19 Şubat’tan bu yana ölüm orucunda. 6 aydır eylemlerini sürdüren her iki tutuklu için hayati risk her geçen gün büyüyor.

Tutuklu gazeteciler tutuklularla salgını konuştu

Tutuklu gazeteciler Nedim Türfent ve Ziya Ataman, kaldıkları Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ndeki diğer tutuklularla Kovid-19 salgınını konuştu. Tutuklular, cezaevinde pozitif vakalarının ortaya çıkmasıyla birlikte yaşamlarının tehlike altına girdiğini dile getirdi. Yetersiz önlemler nedeniyle vaka ve ölüm sayısı günden güne artan koronavirüs (Kovid-19) salgını tehdidi nedeniyle ciddi risk altında olan yerlerden başında cezaevleri var.

24 yıldır tutsak olan Leyla Atabay'dan İki Yeni Kitap: "Kendini Unutan İnsan" ve "Şıkefta Fîlozofîyê" Üzerine Birkaç Söz

Daha önce Sitav Yayınevi'nden çıkan "Konjonktürel Kimlik" adlı kapsamlı kitabıyla Said-i Nursi hakkında, sol-ilahiyat anlamında kaynak ve referans olacak bir çalışmayla kendisini tanıdığımız yazar Leyla ATABAY yakın zamanda Lîs Yayınlarından çıkan iki kitapla yeniden kendi düşün dünyasına ortak etti bizi.

Maraş Türkoğlu, Edirne, Bolu, Kırıklar Cezaevlerinde neler oluyor?

Maraş-Türkoğlu 1 nolu L Tipi Cezaevi’nde bulunan Ferhat Kaya şöyle diyor: “En küçük bir talebimiz bile Covid-19 bahanesine sarılarak ya reddediliyor ya da görmezden geliniyor. Doğru dürüst temizlik yapılmıyor, içeriye dezenfektan verilmiyor. İlk birkaç hafta verilen çamaşır suyu, artık verilmiyor. Mahkemece yasak olmayan, her yerde içeriye verilen kitaplar burada cezaevi idaresinin, disiplin kurulunun keyfi kararı ile bize verilmiyor. Kargoyla gelen eşyalarımız geri gönderiliyor. Mektuplarımız verilmiyor. İhtiyacımız olan eşyaları ne iç kantinden ne de dış kantinden temin edemiyoruz.

CİSST'ten 104 farklı cezaevi raporu: Sağlık hakkı engelleniyor

Cezaevlerinde yaşanan sorunları kayıt altına alan CİSST, salgına rağmen tutukluların hijyen malzemelerine ulaşamadıklarını belirterek, sağlık hakkının da engellendiğini açıkladı.

Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), 27 Temmuz- 12 Ağustos tarihleri arasında koronavirüs (Kovid-19) ile ilgili danışma hatlarına gelen şikayetleri raporlaştırdı. Cezaevlerinde salgın sırasında yaşanan hak ihlallerin arttığına dikkat çekilen raporda, 59’u kapalı cezaevi olmak üzere 104 farklı cezaevinden gelen şikayetlerde, cezaevi ve tutuklu bilgileri gizli tutuldu.

Elazığ Cezaevi raporu: Tutuklular işkenceye maruz kalıyor

Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ni ziyaret ederek hak ihlallerine ilişkin rapor hazırlayan MED TUHAD-FED, TUAY-DER ve ÖHD, tutukluların işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını kaydetti.

Mezopotamya Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Diyarbakır Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), Elazığ 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde yaşanan hak ihlallerine ilişkin MED TUHAD-FED binasında basın toplantısı düzenledi.