Zeki Kayar

ÇABA

ÇABA

“Yüzünüzü güneşe döndürdüğünüzde

Gölgeler hep arkada kalır” (H. Keller)

 

Ne güzel bir manzaradır ama…

 

Yüzümüzü güneşe dönmek

Işınlarında aydınlanmak

Isısında arınmak…

 

Müthiş bir duygudur bu

sevgi gibi

aşk gibi…

 

“Annem her fırsatta, çocuklarına

güneşe doğru zıplamayı öğütlerdi

güneşe ulaşamazdık elbette

ama hiç olmazsa

ayaklarımız yerden kesilirdi” (Z.N. Huiston)

 

O çabayı harcamak

Hapishanede 31 yılını dolduran Zeki Kayar'dan mektup var: "“Bir gazete yazısından (hapishanede 31 yıl dolduktan sonra) yedi buçuk (7,5) yıl daha ceza almışım. "

“Bir gazete yazısından (hapishanede 31 yıl dolduktan sonra)  yedi buçuk (7,5) yıl daha ceza almışım. Zamanım çoktur. Allah bilir, ama büyük ihtimalle ben o kadar cezayı sağ geçiremem. Cezaevinde sağlığım kötüdür, götürmez beni. Hiç olmazsa sağ kaldığım güne kadar sanatsal, edebi ürünlerimi siz değerli aydın, yazarlara gönderelim. Artık ecel ne zaman kapıyı çalarsa…”

Zeki KAYAR

F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishane A-7

Sarıçam/ADANA

 

Saygıdeğer Adil Hocam!

İçerideki şair ve yazarlar ne diyor?

Ortaya çıkması için çok büyük emek verilmiş olan ‘Firari Yazılar’ isimli bu güzel çalışmanın, bu tür sorunların aşılmasında da bir vesile olmasını diliyor, gazetemizin tüm okurlarına kitabı edinip, okumalarını tavsiye ediyorum

Dr. Ayhan Kavak ve Adil Okay’ın büyük bir emekle hazırladıkları “Firari Yazılar” isimli eseri büyük bir ilgiyle okudum. Klaros Yayınları’ndan çıkan bu değerli kitaba emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Bandırma Hapishanesinden Mektup: Kitabınız geldi ama bir yıl sonra belki alabiliriz

05.03.2018

Hevale Adil OKAY;

Değerli mektubunu aldım. Çok teşekkür ederim. Sergi kitabı da buraya geldi ama incelemeye alındı. Bize verilir ama şansımız yaver giderse 2018 yılı içinde verilir. Sonraki yıla da kalabilir pekâlâ. Zira geçen yıl bana gelen bazı kitapları bugün alabildim. Her şey için çok teşekkür ederim. İlginiz, emeğiniz ve yoldaşlığınız için.

Ağır hastalar serbest bırakılsın

Ülke gündemi ne olursa olsun bazı hayati konular vardır ki, mutlaka gündeme getirilip çözülmesi gerekmektedir. Ertelenmeye gelmez çünkü o konularda biri de hasta tutsak arkadaşlarımızın durumudur. Ne kadar zorlandıkları ve ne kadar acı çektiklerini görüyor, deyim yerindeyse iliklerimize kadar yaşıyoruz. İnsan hakları örgütlerinin açıkladıkları raporlara göre şu an cezaevlerinde 600 civarında ağır hasta tutsak kalmakta.