12 Haziran 2019
Hastane raporlarına rağmen “Bir şeyi yok” denilin tutsak Mehmet Serhat Akbulut, 2 aydır bilinci kapalı şekilde hastanede yatıyor. Anne Hayriye Akbulut, “Madem bir şeyi yoktu oğlum neden 2 aydır hastanede gözlerini açamıyor? Cezaevi ve savcılık bunun hesabını versin” dedi.
İstanbul Maltepe L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Mehmet Serhat Akbulut, havalandırmaya çıktığı esnada fenalaştı ve kaldırıldığı hastanede beyin ameliyatına alındı. 4 askerin kapısında nöbet tuttuğu tutsağın 2 aydır bilinci yerine gelmedi. Tutsağı görmek isteyen aile üyelerinden sadece biri savcılık izniyle hastane odasına girebiliyor.
Anne Hayriye Akbulut, oğlunun 18 yaşında Nusaybin’de gözaltına alınıp tutuklandığını hatırlatarak, Mehmet Serhat’ın 3 yıldır haksız yere tutulduğunu kaydetti. 2 ay önce havalandırmada arkadaşları ile oynarken aniden fenalaşan Mehmet’in önce cezaevi revirine daha sonra da hastaneye kaldırıldığını söyleyen Akbulut, oğlunun çocukluğundan kalıtsal bir hastalığı olduğunu ifade etti. Akbulut, “Oğlum cezaevinde kalıyordu. Daha önce küçükken başına bir darbe almıştı zaten. Avluda arkadaşları ile birlikteyken birden yere düşüyor. Revire kaldırılıyor daha sonra oradaki doktor bir sorun bulamayınca ambulansla hastaneye kaldırıyorlar. Orada beyin ameliyatı oluyor. İki aydır hastanede kendinde değil. Doktorlar belki kendine gelemez gelse dahi felç olarak kalır diyorlar. 4 asker kapıda nöbet tutuyor. Kardeşi her gidişinde savcılığa gidip izin kâğıdı alıyor. Ben gidip onu göremiyorum. Onu bu haliyle tahliye bile etmiyorlar” şeklinde konuştu.
Neden gözlerini açamıyor?
Akbulut, avukatlar aracılığıyla oğlunun hastane raporlarını savcılara vermelerine rağmen cezaevi yönetimi ve savcıların kendilerine “Onun bir şeyi yok” yanıtını verdiğinin altını çizdi. Akbulut, şöyle konuştu: “Oğlumun beyninde tomurcuklanma oluşmuş. Her telefon görüşmesinde başının çok feci şekilde zonkladığını artık dayanamaz hale geldiğini söylüyordu. Kimse duymadı ne oğlumun ne benim sesimi. Madem bir şeyi yoktu oğlum neden 2 aydır hastanede gözlerini açamıyor? Cezaevi ve savcılık bana oğlumun bu hale gelinceye kadar tepkisiz kalmasının hesabını versin. Ben oğlumun bu hale gelmesinden onları sorumlu tutuyorum. Bir an önce oğlumun tahliyesini ve refakatçi olmamız önündeki engeli kaldırmalarını istiyorum.”
Kaynak: Yeni Özgür Politika
- 12 gösterim