"Diyarbakır zindanları zulmün kalesiydi"

Diyarbakır'da binlerce kişi Diyarbakır 5 Nolu Cezaevinin İnsan Hakları Müzesi haline getirilmesi talebiyle düzenlenen mitinge katıldı.

Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nin "İnsan Hakları Müzesi" olması talebiyle Diyarbakır'da düzenlenen mitinge binlerce kişi katıldı. "Diyarbakır zindanları zulmün kalesiydi" diyen DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, Başbakan Erdoğan'ın "Selahattin Eyyubi'nin, Ahmede Xani'nin, Feqiye Teyran'ın, Melaye Ciziri'nin torunlarıyla barış yaparım" demesine tepki göstererek, "Peki biz kimiz? Biz Eyyubi'nin, Xani'nin, Teyran'ın ve Ciziri'nin torunlarıyız.Ben inanıyorum, Erdoğan'ın bu söylemlerinden, Xani, Eyyubi, Teyran ve Ciziri'nin kemikleri sızlıyor" dedi.

ONBİNLER CEZAEVİ MÜZE OLSUN DİYE HAYKIRDI

78'liler Girişimi Diyarbakır Cezaevi Gerçeğini Araştırma ve Adalet Komisyonu'nun ''Diyarbakır 5 No'lu Askeri Cezaevi 'İnsan Hakları Müzesi' olsun" talebiyle Diyarbakır İstasyon Meydanı'nda düzenlediği mitinge binlerce kişi katıldı. Düzenlenen miting meydanına kurulan 4 arama noktasından alana giren binlerce kişi, 5 Nolu Cezaevi'nin müze olmasını istedi. Aramalarda polis kimi yurttaşların yanlarında getirdiği PKK'nin öncü kadrolarının posterlerine el koydu. Yoğun güvenlik önlemleri altında alana giren binlerce kişi sık sık "Biji serok Apo", "Şehit namirin" sloganlarını attı. Sahnenin arkasına dev yazılarla ''Diyarbakır 5 No'lu Askeri Cezaevi 'İnsan Hakları Müzesi' olsun" pankartı asıldı. Sahnenin ön tarafına ise "12 Eylül darbecileri yargılansın", "Kürt halkının 'Acıların kalbi: Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi! Kalbime dokunma" pankartlarının yanı sıra, alanda "Mazlumlar ve Hayrilerle başlayan direniş ruhuyla özgürleşeceğiz" pankartı açıldı. Yeşil sarı kırmızı renklerin hakim olduğu miting alanında, 2 yerde kurulan ''Diyarbakır 5 No'lu Askeri Cezaevi 'İnsan Hakları Müzesi' olsun" imza standı yoğun ilgi gördü.

DİYARBAKIR 5 NO'LU CEZAEVİNDE KATLEDİLENLERİN İSİMLERİ TEK TEK OKUNDU

İstasyon Meydanı'nda bulunan caminin minaresinden polislerin görüntü alması dikkat çekerken, alanın hemen yanında ise çok sayıda zırhlı araç bekletildi. Sahneden Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nde katledilen ve yaşamını yitirenlerin isimleri tek tek okundu. Mitinge ayrıca aralarında Mazlum Doğan, Hayri Durmuş, Kemal Pir, Cemal Arat, Ferhat Kurtay'ın ailelerinin de bulunduğu, Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nde yaşamını yitirenlerin aileleri katıldı. Mitinge DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, BDP Eş Genel Başkanı Gülten Kışanak, DTK Daimi Meclis Üyeleri Ayla Akat ve Altan Tan, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, Akademisyen Nazan Üstündağ ve Diyarbakır Tabip Odası, Göç-Der, Barış Anneleri İnisiyatifi, Eczacılar Odası, BDP, DTK, ÖSP, MAZLUMDER, İHD, Diyarbakır Barosu, KURDİ-DER, Diyar TUHAD-DER, MEYA-DER, GUNSİAD, KESK bileşenleri, Elektrik Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası ve çok sayıda STK temsilcileri katıldı.

Miting bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Tertip Komitesi adına Diyarbakır 78'liler Girişimi Sözcüsü Gani Alkan konuşma yaptı. Alkan'ın ardından konuşan 78'liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, mitingi düzenlemelerinin amacını şöyle sıraladı: "Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nde vahşeti yaşayanlar ve Kürt halkından özür dilenmelidir. Cezaevi İnsan Hakları Müzesine dönüştürülmelidir. Diyarbakır Cezaevi'nde vahşeti uygulayanlar yargılanmalıdır." Can, sözlerini "Kahrolsun faşizm, kahrolsun sömürgecilik" diyerek tamamladı. Konuşmanın ardından Koma Çiya sahne alarak, "Şıtla Azadiye" ezgisini alanda bulunanların eşliğiyle seslendirdi.

'HÜKÜMET İKİ YÜZLÜ POLİTİKA İZLİYOR'

Daha sonra konuşan DTK Eş Başkanı Ahmet Türk, Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'ni anlatmak için kelimelerin yetmeyeceğini belirterek, "Onu yaşayanlar bilir" diye kaydetti. "Keşke o kanlı duvarların dili olsaydı, yaşananları bize anlatsaydı" diyen Türk, Diyarbakır zindanlarında işkenceye ve zulme karşı direnenlerin olduğunu kaydetti. Türk, şöyle devam etti: "Kemal Pir'i, Hayri Durmuş'u, Mazlum Doğan'ı, Ferhat Kurtay'ı, Necmettin Büyükkaya'yı buradan saygıyla anıyorum. Onlar bu halk için kendini feda ettiler. Bu zulmün bitmesi için halkımız özgürlük için yollara düştü. Ama sistem faşist ırkçı mantık asla ve asla bu halkın özgürlük konusundaki taleplerini dikkate almadı. Bugün de bakıyoruz aynı anlayışla karşı karşıyayız. İmralı'da sayın Öcalan, akan kanın durması için büyük bir çaba gösterdi. Bugün de Sayın Öcalan kardeş kanın durması için yeniden çağrılar yapıyor." Türk, hükümetin iki yüzlü bir politika izlediğini ve Kürtlerin taleplerini ve özgürlük mücadelesi boşa çıkarmak için çeşitli oyun ve tezgahlar sergilediğini kaydetti.

'EYYUBİ'NİN, XANİ'NİN, TEYRAN'IN VE ÇİZİRİ'NİN KEMİKLERİ SIZLADI'

Türk, AKP kongresinde Başbakan Erdoğan'ın "Ayrımcılığa karşıyız asla kabul etmeyiz" dediğini hatırlatarak, "Peki bir halkın dilini, bir halkın kimliğini, bir halkın siyasi statü talebini reddedersen ayrımcılık değil midir? Ayrımcı sensin, bölen sensin" dedi. Başbakan Erdoğan'ın "Ben bunlarla diyalog kurmam" sözlerine tepki gösteren Türk, Başbakan Erdoğan'ın "Selahattin Eyyubi'nin, Ahmede Xani'nin, Feqiye Teyran'ın, Melaye Ciziri'nin torunlarıyla barış yaparım" dediğini hatırlatarak, "Peki biz kimiz? Biz Eyyubi'nin, Xani'nin, Teyran'ın ve Ciziri'nin torunlarıyız. Eğer bugün Selahalletin Eyyubi halkının dilinin, kimliğinin inkar edildiğini görseydi, bilseydi kıyametler koparırdı. Ben inanıyorum, Selahattin Eyyubi'nin, Ahmede Xani'nin, Feqiye Teyran'ın, Melaye Ciziri'nin de Erdoğan'ın bu söylemlerinden dolayı kemikleri sızlıyor."

'DİYARBAKIR ZİNDANLARI ZULMÜN KALESİYDİ'

"Diyarbakır zindanları zulmün kalesiydi" diyen Türk, bugün Diyarbakır zindanının "İnsan Hakları Müzesi" dönüşmesini torunları ve çocuklarının o zulmü unutmaması için dediklerini söyledi. Türk, o zulmün yaşandığı yerin ziyarete açılması gerektiğini belirterek, "Dünya ve bütün Ortadoğu halkları da Diyarbakır zindanında yaşananları bilmelidir. Hatta en önemlisi Türk halkı bizim yaşadıklarımızı kavrayabilsin, görebilsin. Belki o zaman insanlık duyguları öne çıkacak. Zulme ve işkenceye karşı ortak bir mücadele gelişecektir. Bunun için bizim müze talebimiz çok önemli bir projedir" dedi.

Türk'ün konuşmasının ardından Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi'nde katledilen ve yaşamını yitiren PKK'nin öncü kadrolarının yakınları tek tek sahneye çıkarıldı. Necmettin Büyükkaya'nın eşi Cemile Büyükkaya, Cemal Arat'ın annesi Sakine Arat ve Mazlum Doğan'ın kardeşi Arife Doğan birer konuşma yaptı. Miting İlkay Akkaya'nın seslendirdiği ezgiler eşliğinde sona erdi.

Kaynak: emekdunyasi.net