Tarsus hapishanesi gönderdiğimiz yasal kitapları "sakıncalı - tehlikeli" bulmuş

 

“Daha önce Gül Güzel’in hazırladığı “Zindandan mektup var” adlı kitabı yollamıştın. En son Tülin heval de ‘Su da Susar’ ile Turgay Usanmaz’ın ‘Pasof’un Göçmen Kuşları’nı yollamıştı. ‘Su da Susar’ı aldım. Diğer iki kitap ‘sakıncalı’ bulunduğundan verilmedi. Hasılı onları okuma şansım olmayacak. Kitaplar için teşekkürlerimi sunarım."

Ayhan KAVAK

2 Nolu T Tipi Hapishanesi A-17

Tarsus/ MERSİN

 

                                                                                                                                             27.03.2023

 

Selam, sevgi ve saygılarımla merhaba...

                Binaların insanlara mezar olduğu depremden çok sonra yazıyorum. Yardım çığlıklarının duyulmadığı, bir başına bırakılan canların görüntüleri karşısında dona kaldığımız kuşatılmış karanlık mekanda name yoluyla ulaşma sıkıntısı yaşadığımız bir dönemdi. Bu yüzden aile kanalıyla başsağlığı dileklerimi yollamıştım. Bir kez daha yitip giden özge canlar için başsağlığı dileklerimi sana ve şahsında tüm Okay ailesine sunarım. Her yerin yakılıp yıkıldığı, her binanın harabeye dönüştüğü mekanlarda enkazların altında cılız insan havarlarının uzanacak bir el beklerken birilerinin el uzatma yerine elini oğuşturup ‘her şeyde hayır bekleyip’ yeni binalar inşa etmede kazanacağı paraların hayallerini kurması karşısında ne denebilir ki... Ve halen enkaz altından çıkarılmayı bekliyor ölü canlar... İnsanın doğduğu, ilk gençliğinin geçtiği bir kentin o güzel insanlarla ortadan yok olması kabullenilecek gibi değil. Tekrardan başın sağ olsun diyorum...

                Ben de / bizler de iyi olmaya çalışıyoruz diyeyim. Buradaki canların da selamları var. Daha bir kara olan Şubat’ın ardından baharı muştuladı Mart. Mart’ın Mayıslarla buluşmasını temennisini belirtmek isterim. Her zamankinden daha fazla şairin dediğini şarkıya döken Sezen Aksu’nun iyimserliğiyle ilkim değişip Akdeniz olsun diyeyim... Değerli Kekê, aile aracılığıyla mektup yazdığını belirtmişsin. Fakat bahsettiğin iki mektup da elime geçmedi. 24 Mart’ta Murat Ortaç arkadaşa yazdığın kart geldi. Murat’ın da çok selamları var. Birlikte mektup yazmamıza izin vermediklerinden ben tek yazıyorum. Bilahare o da yazıyor. Kim bilir belki yeni şiirlerini de yollar...

“Daha önce Gül Güzel’in hazırladığı “Zindandan mektup var” adlı kitabı yollamıştın. En son Tülin heval de ‘Su da Susar’ ile Turgay Usanmaz’ın ‘Pasof’un Göçmen Kuşları’nı yollamıştı. ‘Su da Susar’ı aldım. Diğer iki kitap ‘sakıncalı’ bulunduğundan verilmedi. Hasılı onları okuma şansım olmayacak. Kitaplar için teşekkürlerimi sunarım.

Deprem öncesi 27 Ocak’ta mektup ve yazılarımı yollamıştım. Yazılar içinde Leyla Atabay arkadaşın ‘’ Ben Kendim Öteki ‘’ kitabının da tanıtımı vardı. Hüseyin Aykol Hoca ‘depremden sonra kültür sayfamızı deprem haberlerine ayırdık’ diyordu. Bizim Leyla arkadaşı da depremden bir ay önce Alanya L Tipi’ne götürmüşler. Eski yeri deprem ardından kapanmış olmalı.

Başta Tülin Heval olmak üzere tüm Görülmüştür kolektivitesine selamlarımı saygılarımı iletirim. Sevgili yeğenim Öykü can’ın da gözlerinden öperim...

Başarı ve esenlikler diler, saygılarımı sunarım...

Ayhan KAVAK

2 Nolu T Tipi Hapishanesi A-17

Tarsus/ MERSİN