Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Özürlü raporuna rağmen cezaevinde!

Gezi eylemlerinin ardından İzmir’de tutuklanan Burcu Koçlu’nun tahliyesi raporuna rağmen kabul edilmiyor.

Türkiye genelinde Gezi eylemleri nedeniyle en çok tutuklama yapılan şehir İzmir oldu. İzmir’de eylemlere katıldıkları iddiasıyla bir çok kişi “örgüt üyesi olmak” ve “örgüte yardım etmek” suçlamasıyla tutuklandı. Tutukluluk incelemelerinde tahliye taleplerinin büyük bölümü de reddedildi.

Tahliye talebi reddedilenler arasında Şakran Cezaevi’ne gönderilen, “Myasthenıa Gravıs” denilen ağır kas zaafı hastası 25 yaşındaki Burcu Koçlu da yer aldı.

Tutukluluk Süresi

Diğer suçlarda “tutukluluk süresi” en fazla beş yıl olduğuna göre eğer 2 Ağustos 2014 tarihine kadar TBMM kanuni düzenleme yapmazsa terör ve devlete karşı suçlarda uygulanacak tutukluluk süresi en uzun beş yıl olacaktır.

'İçeride' büyük sömürü

Cumhuriyet - Türkiye cezaevleri, emek sömürüsünün merkezi olma yolunda. Cezaevleri bünyesinde üretim tesisi kuran özel şirketler, mahkûmlara günlük mesaileri karşılığında ödedikleri 7 lira ile büyük bir sömürü düzeni yaratıyor. Üstelik bu firmalar, açtıkları tesis için cezaevlerine kira bile ödemiyor.

KESK'li tutsak aileleri eylemde

KESK'li tutsak aileleri, 5 aydan fazla bir süredir tutuklu olan arkadaşları, eşleri ve akrabaları için yine Taksim’de olacaklar

19 Şubat tarihinde 167 KESK üyesi ve yönetici ''Büyük DHKP-C Operasyonu'' adıyla göz altına alındı ve bunların 67'si tutuklu yargılanmak üzere Türkiye'nin çeşitli hapishanelerinde tecrit koşullarında hapsedildiler.

'10 yıl tutukluluk hukuk devletinde kabul edilemez'

Anayasa Mahkemesi'nin 3. Yargı Paketi'nde yer alan ve 'terör' suçlarına 10 yıllık tutukluluk süresi öngören maddeyi iptal kararının gerekçesi Resmi Gazete'de yayımlandı. Gerekçede, "azami 10 yıl tutukluluk süresi demokratik bir hukuk devletinde kabul edilemeyecek kadar uzun" denildi.

Gerekçeli kararda, kişilerin "makul süre içinde yargılanma" ve "makul süreyi aşan sürelerle tutuklu kalmama" haklarının anayasal güvenceye bağlandığı vurgulandı.

Tutuklama tedbirinin ölçülü olmasının anayasaya göre bir zorunluluk olduğu ifade edildi.