Hapishane insanı yalnızca sevdiklerinden, doğadan kısacası hayattan koparmıyor. İnsana dair neredeyse bütün aktivitelere de kalınca bir çizgi çekiyor.
Geçtiğimiz günlerde Bertall Ollmen ve Tony Smith’in hazırladığı Yordam Kitap’tan çıkan “Yeni Yüzyılda Diyalektik” kitabını okurken Rosseu’dan aktarılan bir pasaj dikkatimi çekti.
Rosseu demiş ki:
BOLU F TİPİ HAPİSHANESİ'NDE ÖZGÜR TUTSAKLARA TEHDİT!
Adli Tıp Kurumu'nun "Biraz daha cezaevinde kalsın. Sonrasına bakarız" dediği Metris Cezaevi'ndeki iki hükümlüden biri olan 56 yaşındaki Salih Tuğrul, tek başına yürüyemiyor, hiç konuşamıyor, ağzından salya geliyor ve sürekli altını ıslatıyor. 51 kilo olan Hasan Kaçar ise ankilozan spandilit hastası ve sürekli ağrı çekiyor. Durumunu, "Ayak başparmağımdan enseye doğru her yerim ağrıyor" şeklinde tanımlıyor.
Umutlar Mevsimi / 1 Temmuz 2013
Merhaba Sevgili Adil Can,
Sana sevgilerimi ve selamlarımı gönderiyorum. Umuyorum iyisindir. Gönderdiğin kartı aldım teşekkürler.
"Gezi” tutuklusu 8 kişi Metris’te adli tutukluların işkencesine uğradı. Tutuklu Özgür Yıldırım’ın el ve ayakları yakıldı, burnuna sigara basıldı, göğüs kafesi ezildi. Cezaevi müdürü tehdit ve şiddete maruz kalan tutukluların başka koğuşa alınmasını isteyen avukatlara, “Burası cezaevi” yanıtını verdi.
Selin Asker/soL
İşkence, taciz, tecavüz, yok sayma, psikolojik baskı, çaresiz hissettirme, kimliksizleştirme ve hiçleştirme… Cezaevleri kapitalist sistemin baskısının bir aracı ve aynı zamanda karanlıkta kalmış yüzü. Devletin ve düzenin sahibi olan egemen sınıf, kendisine şu ya da bu biçimde muhalefet eden unsurları “etkisiz hale getirmek” için zindanlara tıkıyor. Tornadan çıkmışçasına “zararlı” yanlarını törpüleyerek istedikleri gibi bir toplum yaratma mühendisliğine girişen AKP hükümeti döneminde tutuklu sayısı 60 binden 130 bine çıktı.
İzmir'de tutuklanan Gezi direnişçilerinin sohbet hakkı engelleniyor ve direnişçilere ayakkabı araması dayatılıyor. Dün tutuklanan direnişçiler ise aç ve susuz bekletiliyor.
Etkin Haber Ajansı / 16 Temmuz 2013 Salı, 21:06
İZMİR- İzmir’de tutuklanan Gezi direnişçilerine işkence bitmiyor. İzmir’de İkinci dalga gözaltılarda tutuklanıp Kırıklar 1 nolu F Tipi Hapishanesi'ne konulan Gezi direnişçileri hapishane idaresi tarafından adli tutuklu muamelesi görüyorlar.
Ankaralı direnişçilerden, Halkevleri üyesi Yener Çıracı’nın 8 Temmuz’da kaleme alıp Sincan Hapishanesi’nden gönderdiği mektubu yayımlıyoruz. “Adalet üzerine” bu mektup yazıldığında, Ali İsmail henüz aramızdan ayrılmamış, Ali İsmail’in ölümünden sorumlu tutulan “zanlılar” karakoldan çay içip çıkmamış, kaçma şüphesi olmayan “palalı” Fas’a kaçmamış, Taksim Dayanışması ve üniversite öğrencilerine yönelik baskınlar yapılmamıştı… – Sendika.Org
Ben Sincan 1 Nolu Hapishanesi’nde kalan, Ankara’da yaşanan isyan sırasında tutuklanan 35 kişiden biriyim.
Metris Cezaevinde bulunan 9 Gezi tutuklusunun maruz kaldığı hukuksuz ve keyfi uygulamalara, CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan’dan tepki geldi.
CHP’li Milletvekilleri Veli Ağbaba ve Özgür Özel Metris Cezaevi’ne giderek tutuklu 9 kişiyle görüşmüş ve izlenimlerini raporlaştırmıştı. Bu durum gazetemizde de dün “Trajikomik tutuklamalar” manşetiyle haber olmuştu.
ÖLDÜRÜLME KORKUSUYLA YAŞIYORLAR
Haziran Direnişi mahpusları için masalar kuran, mektuplar hazırlayan forumlar Sincan Hapishanesi’ne gitti, uçurtmalarıyla ve sloganlarıyla direnişçilere selam gönderdi