Deneme

Hapishanede yazılan aforizmalar

HAPİSHANE KAYMAKAMI SAZ ÇALMAYI JİLETLİ TELLERİN EMNİYETİ AÇISINDAN YASAKLADI…

***

FETÖCÜ HÂKİM-SAVCILARIN VE BAĞIMLI-SIZ YARGININ VERDİĞİ HAPİS CEZALARINI TÜİK GÜNCELLEYEREK AÇIKLASIN…

***

ODTÜ’YE SELAM

***

İNSANI YAŞATAN, AYAKTA TUTAN SUYA ZAM GELMESİ NE KADAR KÖTÜ…

***

BİZ DE İL SINIRIMIZA BİR BULGARİSTAN İSTİYORUZ…

***

PETİBÖR ZEVKİMİZ VARDI, O DA PİYASA REKABETİNE KAPTIRDI KENDİNİ. DOLAR-EURO’ ya FARK ATTI…

***

SELAHATTİN DEMİRTAŞ’TAN HAYATA VE SANATA DAİR AFORİZMALAR

Acı: çokça acıyı, çok sık yaşayanlar için acı denilen şey somut, elle tutulur bir maddeye dönüşüyor. Gömlek gibi, hep üstümüze sanki.

Karamsarlık: Mahpus için çok tehlikeli, gereksiz bir kavram.

İrade: İşte bu çok gerekli, o olmadan olmuyor.

Hasret:  En çok bunu biriktiriyoruz, sonra nereye gidiyor bilmiyorum.

Özlem: Özlemek güzeldir, hayalleri diri tutar, mahpusun gıdasıdır.

Eziyet/zorluk: Hapishanenin diğer adıdır. Mesela F Tipi eziyet, T Tipi eziyet, tipsiz eziyet gibi.

Özgürlük: Mekansız olduğu burada daha iyi anlaşılıyor.

Tutsak yazar Zeynep Avcı'dan Sergi Davetimize deneme tadında cevap

 

“İçeride Dışarıda “ adını verdiğiniz sergiye “Davet” mektubunuzu aldım. Çok teşekkür ederim. Üstelik üç haftadır Covid-19’ dan dolayı tek kişilik hücremde karantinadayım. Gönderdiğiniz “davet” le hayatın devam ettiğini yeniden gördüm. Durmayan bir suyun akışına kapıldım yeniden.

Kalabalıklarda buluşma dileğiyle, yüzünüzden tebessüm eksik olmasın, hayatla kalın, umutla, sevgiyle kalın her daim…”

Zeynep AVCI. Kadın Cezaevi A-Tekliler. Tarsus/MERSİN

***

16.08.2022

Sevgili Adil Hoca ve “Sesimi Duyan” Herkese Sevgiler, Selamlar!

"Şair uçurumlar geçirtir..."

ŞAİR UÇURUMLAR GEÇİRTİR

                Şairlerin ruhundaki sezgi çağlayanı, kelimelere büyülü ezgiler giydirerek onları ritmik dalgalara yükler.

                Kelimelerin en tutkuyla sevdiği sihirdir şiir.

                Her şairin en sevdiği şeydir kelimelerle oynamak.

                Büyük şairler, uçurumlara gerdikleri ölümsüz anlamların ipinden gözleri bağlı geçerler.

DUVAR YAZISI, EDEBİYAT KAYINTISI 1

Örneklerine çokça karşılaşılsa da kişiye has özellikler/özgünlükler barındırdığından kaç zamandır ben de bir şeyler yazmaya başladım. Okumalardan ve kitaplardan devşirdiğim kimi anekdotları maddeler halinde yazmaya koyuldum. Kim bilir dipnotlarda kalan edebi pasajları bu vesileyle sizlere ulaştırmak istedim. Dilerim ilginizi çeker…

Iğdır hapishanesinde yazılan bir deneme: SAKLAMBAÇ

“Ebe olmak ister miydin? Büyüdüğün topraklarda yaşayan canlıları, bütünlüğü sorgulamak ister misin? Buna cesaretin var mı? Sorgularken başına gelecekleri iyi düşündün mü? Başına ne gelebilir ki? En fazla aklını yitirirsin mesela “şizofren” olursun. Aklının almayacağı milyonlarca gerçekliklerle karşılaşacaksın.”

Melih Gürler. S tipi Hapishane. Iğdır

19.12.2021 Iğdır’dan

“SAKLAMBAÇ”

BİR TUHAF EVRİM HİKAYESİ

Yaşamak ve yaşatmak için el ele, yürek yüreğe yürümek için, kendimizi ve bu evrendeki yerimizi doğru belirleyebiliriz. Belki de bütün mesele budur; unuttuğumuzu hatırlayalım, hatırladığımızı hayatımıza uyarlayalım. Basit, belki naif, sıradan belki kırılgan ama hakikatin bütün veçhelerin ortak karakteri böyledir. Tıpkı varlığımız gibi bütün güçlülüğümüz aslında zayıflığımızdır. Biz bu hikayede ancak bir şekilde var olabiliriz: ‘Yaşamak ve Yaşatmakla’.

Seyit OKTAY T Tipi Cezaevi B1-1 TOKAT

***

EVRENİN OLUŞUMU