Hapsedilmenin maliyeti: Faturalar, özlemler, sansürler...
gorulmustur tarafından Pa, 17/04/2022 - 06:57 tarihinde gönderildi
***
Nazife YAŞAR
İstanbul
Gamze Yentür*
“Hapisteki yazarları nasıl tanıyacağız; içinde bulundukları sıkıntıları, karşı karşıya bulundukları zorlukları onların ağzından nasıl öğreneceğiz? Bu ve buna benzer daha birçok sorunun cevabını öğrenebilmemiz için Ayhan KAVAK ve Adil OKAY çok güzel bir iş yaptılar. Birçok zorlu engeli aşıp büyük bir fedakarlık ortaya koyarak hapishanede bulunan 38 yazarla bir söyleşi yaptılar ve ortaya bu söyleşilerden meydana gelen “FİRARİ YAZILAR/İÇERDEKİ YAZARLARLA SÖYLEŞİLER” isimli bir kitap çıkardılar. “
Hasan Şahingöz. 1 No’lu F Tipi Hapishane, TEKİRDAĞ
***
“Değil mi ki, cezaevleri var,
hangimizin içinde olduğunun
önemi yok.”[2]
Egemenlerin (c)ezaev(ler)i, yüzlerce yıldır ve bugünde hâlâ kanayan yara(mız)dır.
"Hapishanelerin sanatçı yetiştirme merkezleri olduğu bilinir. Sanatın birçok dalında sanatçılar yetişmişlerdir. Orhan Kemal, Balaban, Nevzat Çelik ilk akla gelenlerdendir. Nâzım’ın hocalık yaptığı bilinir. Yakın tarihten ise Zehra Doğan bir gazeteci fotoğrafçı olarak bilinirken ressamlığıyla görsel sanatçılığını gösterdi. Fatoş İrwen ise resim öğretmenliği ile ressamlığını hapishaneye girince daha bir yaratıcılıkla pekiştirip zeka ve üretim ilişkisini kullanarak sergiler açarak sanat üretimlerini paylaştılar. Kim bilir daha nice adlarını bilmediğimiz sanatçılar yetişiyor."
***
Haftasonu Adana’da polisin icraatlarını hep birlikte izledik, şiddet görüntülerine haklı olarak tepkiler yükseldi. Öyle ki, Emniyet’in kendisi bile “orantısızlığı” kabullenmek durumunda kaldı.
Olup bitenle ilgili en isabetli yorumu sosyal medyada gördüm: “Solcuya vurur gibi vuruyorlar.”
ADİL OKAY’IN ROMANI "ARKASI YARIN" HAKKINDA
Göndermiş olduğunuz “Arkası Yarın” ve “Gökyüzünün Fıskiyesi” adlı kitapları aldım. İlgi ve duyarlılığın için içtenlikle teşekkür ederim.
“Arkası Yarın”ı dikkatli ve yakın okumaya tabi tuttum. Okumaktan keyif aldığımı belirtmeliyim. “Kendini okutan metin”lerdendi.
“Hassas bir konuyu” odağa almışsın ve çok da yaratıcı bir teknikle anlatmışsın. Metnin yapısı, anlatı biçimi çok hoş; estetik değer yargısı ve düşünce üreten potansiyeliyle okuru üretim sürecinin bileşeni haline kolayca getiriyor.
“Bugün yine yeniden bir başka Newroz Bayramını daha karşılayacağız. Ozan Ahmed Arif’in dediği gibi, “Nerede olursan ol, içeride, derste, sırada, yürü üstüne üstüne, tükür yüzüne celladın, fırsatçının, işbirlikçi hayinin…” halkların ve insanlığın özgür yaşam sevdasının kavgada, alanlarda haykırılacağı bir gündür Newroz.
Ortaya çıkması için çok büyük emek verilmiş olan ‘Firari Yazılar’ isimli bu güzel çalışmanın, bu tür sorunların aşılmasında da bir vesile olmasını diliyor, gazetemizin tüm okurlarına kitabı edinip, okumalarını tavsiye ediyorum
Dr. Ayhan Kavak ve Adil Okay’ın büyük bir emekle hazırladıkları “Firari Yazılar” isimli eseri büyük bir ilgiyle okudum. Klaros Yayınları’ndan çıkan bu değerli kitaba emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
“ÖZGÜRLÜĞÜN SESİ” HANNOVER’DE
Açılış: 11 Mart 2022. Saat. 19.00
Adres: Kulturzentrum Pavillion Lister Meile 4
30161 Hannover/ Almanya
BARTIN’DAN GÖRÜLMÜŞTÜR MÜHÜRLÜ MEKTUP
Gül Güzel,
Sercan Zorba’yı dudaklarını diktiği görüntüleriyle haberlerden tanımıştım. Çünkü o zaman bulunduğu Tekirdağ 2 Nolu T Tipi Cezaevinde çıplak aramaya maruz bırakılmış ardından ağır işkencelere maruz kalmıştı. O da bunu protesto etmek için ağzını/dudaklarını dikerek ölüm orucuna girmişti. Ailesinin ısrarlı ilgisi sayesinde hayatta kalabilen Sercan Zorba’lıya yaşatılan bu durumdan dolayı, 6 ay içinde 3 Cezaevi değiştirme zorunda bırakılmıştı…
Filmin Özeti:
Cemil isimli bir mahkum, bulunduğu hapishanede disiplin cezası aldığından ötürü hücre cezasına çarptırılmıştır. Bu cezanın ardından, hapishanenin kötü koşulları ve hak ihlalleri sebebi ile açlık grevine başlar. Ailesine mektup ile bu durumu ve yaşadıklarını anlatmak ister. Cemilin yazmış olduğu mektup ailesine ulaşmadan, Cemil hastalanarak hayatını kaybeder. Mektup ise cemilin defnedilişinin yedinci gününde ulaşır ve ailesi yaşadığı her şeyi bu mektupla öğrenir.
izlemek için bağlantı:
https://www.youtube.com/watch?v=NDDpCqVTAto
Görülmüştür Kolektifi olarak Mahpsus kitapları sergisi açtık. Arşivimizde 120 kitap bulunmaktadır. Ancak liste eksiktir. Okurlardan bu eksikliğimizi tamamlamamızda yardımcı olmalarını rica ediyoruz. Eğer elinizde 1990 yılından itibaren HAPİSHANEDE ÜRETİLEN ESERLER''den varsa, aşağıdaki listede yoksa bize yollayınız. Hem tanıtım yapar hem de yeni açılacak sergilerimizde yer veririz.
iletişim: [email protected] veya [email protected]
GÖRÜLMÜŞTÜR ARŞİVİNDEKİ TUTSAK KİTAPLAR LİSTESİ
Görülmüştür Kolektifi'nden Adil Okay serginin amaçlarını şu sözlerle de ifade etti:
Türkiye’de ilk defa Mersin’de "Mahpus Kitapları Sergisi" açılıyor. Herkesi sergiye çağıran yazar Adil Okay, “Hapishanelerdeki baskıları üreterek boşa çıkartanlara destek olmamız lazım” dedi.
Türkiye'de bir ilk gerçekleştireceğiz. Mersin İHD'nin desteğiyle MAHPUS KİTAPLARI SERGİSİ açıyoruz.
Mersin İHD'nin düzenlediği Dünya Anadil günü etkinlikleri kapsamında Görülmüştür Kolektivitesi'nin arşivinde olan politik tutsakların içeride yazdığı yüzlerce kitap sergilenecektir.
Mersin ve yakınlarında yaşayan takipçilerimize duyurulur.
Tarih: 19 Şubat Cumartesi. saat: 19.30.
Yer: Mersin Kongre Sarayı. Konferans salonu.
“Biraz önce Bolu F Tipi’nden Ali Gülmez’le görüştük, telefonla. On dakikacık! ‘Patır patır ceset çıkarıyorlar, buradan da gitti yine biri, Mehmet Hanif Bilgin duydunuz mu?’ dedi.
Kalp krizinden! Tedavi edilemeyerek! Bile bile! Tahliyesine 5 ay kala! 29,5 yıldır içeride! Bolu F Tipin’de!
"Baskı rejimine meydan okuma, siyasi tutuklular ve aileleri ile gösterdiği dayanışma yanında, 'yazmak direniştir' diyerek, cezaevindeki yazarların yapıtlarını yayınlayan Ayşe Nur Zarakolu..."
"Lale'nin Ölüm Orucu eyleminde kaleme aldığı mektupların her satırı, kişiliğini neredeyse bütün temel çizgileriyle ortaya koyuyor. 27 yıllık kısacık ömrünün büyük bir kısmını devrimci mücadele yolculuğunda geçiren Lale Çolak, demir parmaklıklar ve dikenli telleri aşıp özgürlük tutkusu ve gelecek umudunu mektuplarıyla taşıdı dışarıya."
Yazar Adil Okay ‘Firari Yazılar’ kitabının çıkış sürecine dair değerlendirmelerde bulundu.
Okay, cezaevlerinde sanat ve edebiyatın tüm baskılara karşın devam ettiğinin altını çizerek, ‘Cezaevlerinde zor şartlarda çıkan bu yapıtlara sahip çıkalım” çağrısında bulundu. Yazar ve insan hakları aktivisti Adil Okay ve Dr. Ayhan Kavak ile birlikte hazırladığı ‘Firari Yazılar’ kitabı raflardaki yerini aldı. Farklı cezaevlerinde tutulan 38 tutuklu yazarın yazılarından oluşan “Firari Yazılar” adlı kitabına dair Yazar Adil Okay sorularımızı yanıtladı.
Cezaevlerinden gelen mektuplar çoğaldıkça çoğalıyor, Türk Tabipleri Birliğine gönderilen ve adımla yazılmış olanlar bir yana zaten çok sayıda mektubu okuyup kurumsal olarak yanıtlamaya çalışırken, Türkiye İnsan Hakları Vakfı ve Evrensel Gazetesi aracılığıyla gönderilenler de birikiyor durmadan. Her birinde bir yandan yaptığım hak mücadelesine atıfla güç dileyenlere buradan teşekkür etmeliyim.
İnsan hakları aktivisti, şair ve yazar Adil Okay, cezaevlerindeki 38 tutuklu ve hükümlünün söyleşilerinden oluşan bir kitap hazırlamıştı. Okay, o kitabın Bolu Cezaevi'ne alınmadığını, kitapta yazısı bulunan kanser hastası Erol Zavar’a kitabın verilmediğini duyurdu.
Yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle cezaevinde kalması uygun olmayan ancak tüm çağrılara rağmen tahliye edilmeyen Aysel Tuğluk ve hasta tutuklular için kadınların çığlığı büyüyor.
***
BASIN AÇIKLAMASINA DAVET
Yazar ve insan hakları aktivisti Adil Okay, Dr. Ayhan Kavak ile birlikte hazırladığı Firari yazılar- içerideki yazarlarla söyleşiler adlı kitabının (ve diğer kitaplarının) bazı hapishanelerde keyfi olarak yasaklanması hakkında basın açıklaması yapacaktır.
Tarih: 24 Ocak saat 12.30.
Yer: İHD Mersin Şubesi. Mersin