Armutlu direnişimiz yargılanamaz!
Taksim Dayanışması, Gezi sürecinde Antakya-Armutlu direnişine katıldıkları için tutuklanan ondört kişinin duruşmasına katılım çağrısı yaptı
Taksim Dayanışması, Gezi sürecinde Antakya-Armutlu direnişine katıldıkları için tutuklanan ondört kişinin duruşmasına katılım çağrısı yaptı
Gezi nedeniyle tutuklanan bir arkadaşıma çok sevdiği melisa yapraklarını mektuba koyarak gönderdim. Farklı ulustan birçok kişinin mektupları, yabancı dilde kartlar, fotoğraflar arkadaşıma ulaştı da, melisaları engellediler.
görülmüştür ekibine gelen bir çağrıyı paylaşıyoruz:
Gezi İsyanları'ndan sonra hapse atılan arkadaşlarımızdan birine geçenlerde gönderilen bir mektuptaki melisalar “sansürlendi.” Biz de melisa, adaçayı, ıhlamur, her türlü nebat ve yaprağı mektuplarımıza koyup içeri gönderiyoruz. Zarflarınızın içini “yeşil”le donatırken fotoğraflarınızı çekin ve bizimle paylaşın. Aynı yönde her tür gönderiniz de yüreğimizin üstüne.
İsveç'te, aralarında 1700'lü yıllardan bu yana tutukluların cezalarını doldurmaları için kullanılanlar dahil 47 cezaevinin 5'inin kapatılmasına karar verildi. Ülkede halen 4 bin 554 tutuklu yargılama sonucunda aldıkları cezalarını bulundukları cezaevlerinde doldurmak için gün sayıyor. Ayrıca elektronik kelepçeli olarak evlerinde cezalarını çekenlerin sayısı da 4 bin 528 olarak açıklandı.
Sevgili ailelerimiz
Biliyorum kolay değil yaşadıklarınız. Gözünüzden dahi sakındığınız çocuklarınız bugün hapishanelerde dört duvar arasında. Kimizi daha yirmili yaşlarında kimileriyse otuzlu hepside ömrünün baharında. Kimisi öğrenci kimisi işçi aynı yolda aynı inancın güzelliğinde buluştu elleri. Yoldaştılar adalet ve özgürlük mücadelelerinde doğal tercilerinin fiziksel sonucunu yaşıyorlardı. “Ben” duygusunu yerle bir edip “biz” demeyi tercih ettiler.
Cezaevleri 12 Eylül darbesiyle birlikte hiç gündemden düşmeyen toplumsal, kanayan bir yara olmaya devam ediyor. Ulusal ve uluslararası düzeyde oluşan tepki sonucu çıkarılan iyileştirmeyi ifade eden genelgelerde uygulanmıyor, kağıt üzerinde kalıyor. Egemenlerin acımasızca uyguladığı vahşet görünümündeki katliamlara dönüşen operasyonlar ise hala hafızalardaki yerini koruyor.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) yönetici ve üyelerine dönük gerçekleştirilen operasyonların üzerinden tam 300 gün geçti. ÇHD’lilerin ilk duruşması 24 – 25 – 26 Aralık 2013 tarihlerinde İstanbul/Silivri’de görülecek.
ÇHD Ankara Şubesi Yönetim Kurulu, bugün akşam Ankara’da gerçekleştirdiği eylemle, onuruyla yaşayan herkesi devrimci avukatların duruşmasına katılmaya çağırdı.
Geçtiğimiz Eylül ayından bu yana, Kürt illerindeki hapishanelerde tutulan yüzlerce siyasi tutsak keyfi olarak Tekirdağ, Bandırma ve Edirne hapishanelerine sürgün edildi. Ailelerinden ve yakınlarından kilometrelerce ötede bulunan hapishanelere sürgün edilen tutsaklara uygulanmak istenen şeyin, tecrit politikalarını derinleştirmek olduğu çok açıktır. Açık olan bir diğer husus da, tutsaklara yapılan bu muamelenin hukukla bağdaşmadığı gerçeğidir. Zira hem infaz hukukunun temel ilkelerine hem de Türkiye'nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi ve B.M.
"Mahkeme kağıtları delil sayarak Merkez Komite üyeliğimize hükmetti. Öyle ki birinin altında A.Ç yazılıydı, elbette bilgisayarda yazılmıştı. Sırf adımın baş harfleri tutuyor diye, MK üyeliği kanıtları arasında saydılar."
Arif Çelebi İstanbul - BİA Haber Merkezi 17 Kasım 2013, Pazar 00:12
Merhabalar, selamlar
Aralarında yazar ve gazetecilerin de olduğu müebbet üstü binlerce yıla mahkûm edilenlerden biriyim.
Sınıf devrimcileri, hasta tutsak Burcu Koçlu'nun serbest bırakılması için çalışmalarını sürdürüyor.
5 Temmuz 2013 günü gözaltına alınarak 9 Temmuz 2013 günü tutuklan ve Şakran Kadın Hapishanesi’nde tutuklu bulunan Burcu Koçlu’nun serbest bırakılması için imza kampanyası devam ediyor.