Merhaba,
Haziran ayında yolladığınız davetiyenin olduğu mektubunuzu 19 Temmuzda aldım. Sergiye katılamayacağım için üzgünüm. Ben de en azından gelenleri bir mesajla selamlayayım istedim. Sevgiyle sıkıca kucaklıyorum hepinizi. Dostça selamlar.
Sevgili Dostlar,
Merhaba,
Sevgili Adil Hoca
Merhaba,
“Tutsaklar olarak zindanlarda maruz kaldığımız hak ihlallerinin ve saldırıların dışarıya taşınarak kamuoyu oluşmasında da Gorulmustur.org (www.gorulmustur.org) rol oynuyor. Alt alta sıralamayacağımız kadar önemli ihtiyaçları karşılayan Gorulmustur.org’un tutsak yaşamındaki en önemli rolü ise bence metalaşan dünyada yitirilen değerlerin başta dostluk ve dayanışma olmak üzere burada gönüllü çalışan güzel yürekli dostlarımızca korunuyor olmasıdır.
“Resul Kocatürk’ün yazdığı Tımarhanede 22 Gün kitabı ise; kurum güvenliğini tehlikeye düşüren veya müstehcen haber, yazı, fotoğraf ve yorumları kapsadığından, denilerek verilmedi. İtiraz için İnfaz Hakimliği’ne başvuracağım ama bu süreçte bir sonuç çıkacağını sanmıyorum. Velhasıl bu ellerdeki hali pür melalimiz böyledir…”
Ayhan KAVAK
Ereğli Yüksek Güvenlikli Hapishanesi B-1-18
Ereğli/KONYA
MERHABA GÖRÜLMÜŞTÜR EKİBİ VE OKUYUCULAR
Buradan kucak dolusu sevgi ve sevgilerimi gönderiyorum. Kurban Bayramı’ndan sonra sürgün oldum. Yeni bir hapishaneye giriş yaptım. Yeni Adresim: ERZİNCAN KADIN KAPALI HAPİSHANESİ. Bu hapishaneye yeni geldiğim için yeni yerleşiyorum resim çizme imkanım hala olmadı. O yüzden sizlere resim gönderemedim. İlerde tekrar resim yapmaya başlayacağım. Siz de biliyorsunuz hapishanelerin koşulunu ve imkanlarını.
’Oyunu hazırlarken arşivimde biriken ‘görülmüştür’ damgalı mahpus mektuplarından yararlandım. Sansür ve oto sansürden geçip bana ulaşan mektuplardan edinemediğim bilgileri de eski mahpuslarla, ve hapishane kapılarında büyüyen çocuklarla yaptığım sohbetlerden öğrendim. Böylelikle tablodaki eksiklikleri tamamlamış oldum. Ancak burada anlatılan, aktarılan yaşanmışlıklar, tutsaklara reva görülen aklın sınırlarını zorlayan yeni yeni “kötülük yöntemleri”, “dışarıdan” bakan sizin için abartı izlenimi verecektir.
"Aydınlık olsaydı dünya
Yakar mıydım kendimi
Yaşardın aşklarla dolu dolu
Dostlar kitaplar arasında
Deniz alırdı beni
Köpüklü kollarına her gün"
Adnan Öztel
14.07.2024
Merhaba
Sevgili Adil Okay,
Ezgi Bakçay ve Özcan Yaman ile birlikte yolladığınız mektubu aldım. Yeni çalışma için sizi kutlarım. Kitaplarımın da sergide yer alacak olmasına, beni unutmamanıza çok sevindim. Teşekkürler…
“İçerisi ise dışarıdan on kat kötü. Dışardaki otoriterleşmenin bir prototipi devreye konulmuş, kendini her yerde görünür ve mevcut hale getirerek organize etmiş durumda. Her gün yeni oyunlar icat etmekte, yalnızlaştırmakta, haklardan mahrum ederek her açıdan bizleri hareketsiz kılma çabasında.(…) Bu sese kulak veren, topluma aktarılmasını sağlayan siz değerli dostları ve katılımcıları devrimci sevgi ve saygılarımızla selamlıyoruz. Hazırladığınız “Sınırsız kütüphane” sergisi bu amaçla yapılan en doğru ve yetkin bir kolektif çalışmadır.
