Şiir

İnan Gök'ün Edirne Hapishanesinde yazdığı şiir:

7 Mart 2018

BİR OLSA

Bir yağmur olsun

Beton görmeden düşsün saçlarıma

Bir rüzgâr essin

Dikenli tel kesmeden şarkısını

Bir ay doğsun

İlk akşamdan görelim

Gece çökmeden, göğe çıkmadan bir dalga vursun

Ömrümüzün kıyısına

Bir yelken açsım

Kızıl ton ufuklara

Bir nehir olsa

yüreğin yüreklere

Sınır tanımadan aksa

rengi neşe yarınlara

Bir soluk olsa

ömrün umuda

Bir yağmur olsan

Mesela

Bağrını açmaz mı kurak topraklar

İbrahim Şahin'in Tekirdağ Hapishanesinde yazdığı şiir

Karanlık Gidip Gelemez

Ölmek gibi değil sınırındayız bu zamanların

ama soluyor rengi hayatın

sokağın kır çiçeklerinin ve kelebeklerin

vardı, bu günler de yolculuk hesabında

acıdan zehirlenerek, yaşamaya yürürken

anılar yerine umut tozlanamaz

bu karanlık bu meydandan sağ çıkamaz

 

yalan gecenin tatlı rüyası saraylarda

en sahicileri şafaklarda tükendi

yırtıldı maskeleri bozuldu hayalleri

hakikati giyinenler kaldık baharda

yangın denli günler bastırdığında

Tutsak Doktordan Bir şiir: KENTLER

KENTLER

Sana ne demek bilemem

 Bana tükenmiş soluk

 Üstüme üstüme yığılan

Çirkin duvarları anlatır kentler…

Sanrı belleme sakın

Boy veren garabette belli mi ola

Ölüm kapaksız logarda pusuda

Ah düştü düşer!

Kendi pisliğinde boğulur insan.

Hani betonun erişmediği doğa korunaklığında

Öter ya cırcır böceği

Gamsızlıktaki ötüş geceye nazire

Deruni bakışla kaldırıp da başını semaya

Lȃl olur dil

Zamansızlıkta ışıltılı yıldız raksı

İşte o ȃn benliğin evren.

Gaziantep Hapishanesinde yazılan bir şiir: Sessiz ölüm

Sessiz Ölüm

Gece sessiz

Ben sessiz

Beni gömenler de sessiz

Hareketli kalan yalnızca telaşlı eller

Ve

Ölümden korkan nefesler

Geri kalan her şey

Sessiz!

 

Sesleniyorum çok yakın sessizliğe

Sadece bir nefes için,

Yalvarıyorum kuru ve sıcak toprağa

Yarım bir nefes için

Bekliyorum sonra;

Vicdanlar uyansın

Donmuş insanlık utansın diye…

Bir daha olmayacak nefesim

Ölüp ölüp diriliyorum

Kesik kesik nefesim

Toprak çatlıyor utancından

Tutsak Doktor Ayhan Kavak'tan Hapishanede yeni şiirler

ŞİİR

İsin çöreklendiği kirli duvar sarmalında

Günden çalınan haylaz zaman kırıntıları

Hayata katık sabır kumkumasında

Kalem çiziktirmesinde şiire meftun.

Kuşatılmış mekan soluksuzluğunda

Zulmün çıplaklığında yiten hakikat

Sorgulayan gözbebeklerde parıldayan umutta

Çorak toprağa akan sudaki töz şiire haslet.

İnsandan arınmış hücrede hasbıhal yoksunluğu

Gizin ifşasında hayata dair öze seyahatte

Oltaya takılan imgelerde tahkim edilen şiirle

Şu kanayan yüreğim dayanır da dayanır...

Müebbetlik Tutsak M. Sıdık KIVANÇ’ın ilk şiir kitabı “Kan Kehribarları” hakkında

KAN KEHRİBARLARI

“Ah! Ne çok şey vardır gökyüzü ile yeryüzü arasında, yalnızca şairlerin düşleyebildikleri”

F. Nietzsche

Uzun yıllardır cezaevinde olan M. Sıddık KIVANÇ’ın ilk şiir kitabı “Kan Kehribarları”, Ceren Kültür Yayınlarından çıktı.

24 Yıldır Tutsak Olan Ali Baba Arı'dan bir şiir ve bir mektup

"bir ağaç düşün

kocaman bir çınar ağacı

bir gölge düşün

bir dal

bir yaprak

***

bir çiçek düşün bu sabah

uçsuz bucaksız

bir inci çiçeği

bak nasıl da ağlıyor içten içe

***

iklimlere bak

gökyüzüne yıldızlara

mavi denize rüzgara

yosun tutmuş taşlara bak

***

bak

asılı kalmış gülüşleri çocukların

koyu mavi gökyüzünde

...

23 Aralık 2016

Ali Baba Arı

1 No'lu F tipi Hapishane  C tek. 54.

Tutsak Şair Erol Zavar'dan Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay için şiir

NECMİYE ALPAY VE ASLI ERDOĞAN'A

Bu saçmalıklar çağının kederi

yüreğine bulaşmasın

bu gülümseyişle söyle kelimeleri

varsın kimselere bulaşmasın

Erol Zavar

***

ve yine Zavar'dan gelen yeni bir şiir

DÜŞ KIYAMET

Gözlerin düşüyor aklıma

bir bahardır başlıyor yüreğimde

kuşlar çoğalıyor

iklim başkalaşıyor

sonra sonrası düş kıyamet

adını söylüyorum

kuşların uçmadığı zamanlarda

Yüreğimde bir kuş kanatlanıyor

var mısın bir aşka