Tahir Canan

"13 yaşındaki Ahmet Yıldız'ın hayata veda edişi çok acı olduğu kadar herkesi düşündüren bir ölüm şeklidir!"

Sevgili Adil;

12 Mart tarihli kartını aldım. İçinde, sevgi ve dostluk harmanlandığını söylemeye gerek yok. Yoğun gündem arasında bu tarafa bakmaktan da ayrılmıyorsun. Çok sağol. Bu çalışmaların güzel günlere vesile olsun.

KAMUOYUNA: HUKUK GARABETİNE UĞRAYAN İNSANLARA SAHİP ÇIKIN ÇAĞRISI BU! BU ÇAĞRIYA SES VERİN.

Elime geçen bir Yargıtay içtihadından öğrendiğime göre yüzlerce insan hiçbir hukuksal karşılığı olmadan 15-20 yıldır mahpushanelerde tutsak tutuldular. Bu durumu daha önce kamuoyu ile paylaşmama rağmen kişisel bir mesele gibi anlaşılarak görülmek istenmedi.

Tahir Canan'dan Mektup Var: "Neslimizi tüketmek için uğraşanların yanıldığını gördüm"

Sevgili Adil Okay;

Kartını aldım. Kitap da cezaevine geldi. Ama hala bana ulaşmadı. O nedenle kitap hakkında bir şey yazamıyorum. Daha sonraki yazılarda kitapla ilgili düşüncemi belirtirim.

31 Yıldır Tutsak Olan Tahir Canan'dan Yeni Mektup

“Varlıklı ile yoksul karşı karşıya, cephesel duruş içinde. O nedenle, adalet mülkün temeli denmiş! İnsanlığın temeli denmemiş. İnsansal ve tarihsel bir önemi varsa önümüzdeki ayna; 17 bin faili meçhul cinayetlerdir! Bu hukuk ve adaletin ne kadar çalışıp çalışmadığını bize yeteri kadar göstermektedir. Mapushanede olanlar, acı çekenler, asmayıp da besledikleri (!!!) olsa gerek. Hani buna beslediler desek de kendi kesemizden yedik, içtik, üstüne bir de vergi verdik. Savaşlarını finanse etmiş olduk! İrademiz dışında yapılan katliamlara suç ortağı olduk. Her şey komikleşti!