Makale

S-Y ve YG Tipi Hapishaneler... Ölümcül tasarruflar...

Hapishanelerde sessiz bir ölüm rejimi: Barışa karşı örülen duvar

16 Mayıs 2025

Siyasi tutsakların en temel hukuki güvence arayışları, Türkiye’nin demokratikleşeceğine duyulan toplumsal umudun inkâr edilemez bir yansımasıdır. Bu hakikat göz ardı edilmeksizin atılacak somut ve pratik adımlar, barışın inşasına dönük cevaplardan biri olabilecektir

Newroz Uysal Aslan*

Bela Mıknatısı’na cezaevinden yasaklama...

1967 Samsun doğumlu; ODTÜ İktisat Bölümünü 1990’da bitiren, grup müziği, halk dansları, halk bilim araştırmaları gibi uğraşları olan, politik nedenlerle geçirdiği soruşturmalar sonucu cezalar alıp 25 yıldır hapis yatan ve kendi deyimiyle “hayata döndürülenler”den biri olarak neredeyse görme yetisini kaybettiği hâlde, adeta kitaplara, kâğıda öper gibi yaklaşan ve hayata yazarak tutunan Metin Turan, (Samsun/Bafra T Tipi Kapalı Cezaevi) mektuplaştığım siyasi mahkûmlardan biri… 

Vazgeçilmez ve Kısıtlanamaz Bir Temel İnsan Hakkı Olarak “Uzaklara Bakabilme” Hürriyeti!

 

"Bir gün herkesin doya doya, kana kana, içine çeke çeke “UZAKLARA BAKABİLMESİ” umuduyla..."

                                                            ***

Vazgeçilmez ve Kısıtlanamaz Bir Temel İnsan Hakkı Olarak “Uzaklara Bakabilme” Hürriyeti!

Mahkûmlara keyfi engel dönemi!

Avrupa ülkeleri arasında en çok tutuklunun bulunduğu Türkiye’de hasta tutukluların yaşadığı hak ihlalleri gün geçtikçe derinleşirken İdare ve Gözlem Kurulu kararlarıyla tutukluların tahliyeleri de ertelenmeye devam ediyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishane Komisyonu, hasta mahpusların sağlık hakkına dair ciddi ihlallerin yaşandığını belirterek, bu konuda adli ve idari uygulamalarda yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekti.

HAPİSHANELERDE TECRİTE KARŞI UMUDU KORUMAK VE DÜŞÜNCE ÜRETMEK NASIL MÜMKÜN

HAPİSHANELERDE TECRİTE KARŞI UMUDU KORUMAK VE DÜŞÜNCE ÜRETMEK NASIL MÜMKÜN *

 

"Zaten cezaevlerinde zaman kılıç gibidir; ona karşı yarışmazsan seni keser... 

Yeni yılın tüm insanlığa, özgürlük için kalbi atanlara huzur getirmesi dileklerimle…”

Kenan Karavil. İzmir-Kırıklar Yüksek Güvenlikli Hapishane

 

759, 65.969… Bunlar yalnızca birer sayı değil, her biri, duvarların arkasında unutulmuş, görünmez kılınmış hayatlar...

Tarsus Cezaevi’nde bir kadın, Berfin. Yan koğuştan ağlayan bir çocuğun sesini duyuyor. Daha doğrusu bütün bir koğuş yan taraftaki adli mahpusların koğuşundan gelen bu çocuk sesini duyuyor.

Çocuk o kadar çok ağlıyor ki sonunda çocuğun açlıktan ağladığını ve süt istediğini öğreniyorlar. O gün kantin kapalı olduğu için annesi süt alamıyor, koğuşlarında da süt yok. Bunun üzerine Berfinlerin koğuşundaki kadınlar, “bizim kutu süt var onu gönderelim” diyorlar. Ancak ona da görevliler izin vermiyor.

Tutsak yazar Leyla Atabay'dan kitap değerlendirmesi: ALATTİN BİLGİÇ’İN ''AYNIMSIN'' ÜZERİNE

“Olmazda başladı öykümüz
Dumanın ardında sisli
Hiçliğin gölgesinde
Kayıp” (İZ)

 

Dizeleriyle açılıyor Alattin Bilgiç’in Aynımsın adlı şiir kitabı (Red Yayınları, 2024).

 

İnsan, ikinci doğasını söz (logos) ile insan etmiştir. Sesler söze, sözler ise şiire dönüşerek bu evrenin ilk yapı taşlarını meydana getirmiştir.