Siteye Eklenen Tüm Yazılar

Fatima Aktaş'a Çıplak Arama İşkencesi: "Beş kişinin gözü önünde zorla iç çamaşırlarıma kadar çıkarttırıldı.". "

“İlk gidişimde 6 saat mahkum kabul bölümünde bırakıldım, insanlık dışı çıplak arama yapıldı, eşyalarıma zarar verip kimlik bilgileri alana kadar bin bir tahrik sonucu sinir krizi geçirdim, acile kaldırıldım. Dönüşte yine sil baştan çıplak arama, yine tahrikleri devam etti. 

(…) 

Muhammet Koçyiğit'ten mektup var: "Mücadele yaşamın kendisidir, zindan ise mücadelenin bir alanı."

“Burada ürettiklerimiz sürekli kısıtlamaya tabi tutuluyor, dışarıya çıkması engelleniyor. Ürettiklerimiz, yazdıklarımız, okuduklarımız idare ve mahkeme kararlarıyla “suç” kapsamına alınıyor. Özellikle kendi dilimizle yazdıklarımıza önyargıyla bakılıyor. Son dönemlerde en çok karşılaştığımız durumlardan biri de; Kürtçe yazdıklarımıza, notlarımıza el konulması ve uzun süre tarafımıza verilmemesi. Fransızca yazsak da aynısını yapacaklarını ve en iyisi Türkçe yazmak olduğunu söylüyorlar.”

Muhammet KOÇYİĞİT

Yazar İbrahim Şahin'den mektup var: "Uzakların-ötelerin hep olmayacağını kim iddia  edebilir ki…"

“Bu arada İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nü bitiriyorum. Sanırım sen bu satırları okurken ben de üniversiteyi bitirmiş olacağım. Bu benim üçüncü üniversitem olacak ve tamam olacak. “

İbrahim Şahin

F Tipi Hapishane Tekirdağ

 

13.11.2024

Akdenizler Zamanı

Sevgili Adil Hocam Merhaba,

30 yıldır tutsak olan Ali Baba Arı yazdı: "Sokaklar, meydanlar her türlü yasak ve baskıya rağmen dolup taşmaktadır. "

03.01.2025

Merhaba Sevgili Dostlar,

              Her bakımdan iyi olmanız dileğiyle, Selam ve Sevgilerimizi gönderiyorum. Ben de bütün olumsuz, Ağır tecrit koşullarına ve kimi sağlık arızalarının olmasına rağmen şu an için iyiyim…

"Zamanı sevmek nasıl bir anlam, nasıl bir bilinç ve nasıl bir hakikat oluşturuyor?"

ZAMANI SEVMEK

Daracık hücremde, her sabah olduğu gibi yine diğer hücrelerde kalan hevallerden birinin, çok canlı ve zinde “Roj baş hevalno, roj baş” sesiyle erkenden uyanıyorum. Beş adımlık hücremde bir yandan yatağımı düzeltirken, bir yandan da hevalimin “Roj baş hevalno” deyişindeki, seslenişindeki o büyük, sıcacık duygusunu hemen fark ediyorum.

Hasta tutsak Devrim Ayık Kelepçeli muayenesini yazdı

 

"Sağlık sorunlarım nedeniyle bir ara acile kaldırdılar ve ilgisiz bir yaklaşımla sadece ağrı kesici iğne vuruldu ve zindana geri döndüm. İlginç yanı ise, muayene esnasında kelepçeler açılmıyor, Hipokrat Yemini eden doktorlar ve hemşireler baskıya, işkenceye mahal vermeden sağlık hizmeti vermesi gerekirken, aksine kelepçeli muayeneye ortak oluyorlar. Zaten kelepçeleri çıkarmaya istekli olmayan askerlere bir de doktor ve hemşireler “kelepçeyi çıkarmaya gerek yok” demeleri, hak ihlali işlediğini ve bunun onur kırıcı olduğunu ya bilmiyorlar ya da bilinçli bir politika. "

Tutsak çizer Cemal Bozkurt'un yeni yıl kartı iki ay sonra ulaştı

Değerli Adil Hoca,

              İçten ve coşkulu selamlar gönderiyor, iyi olmanızı diliyorum. 

              Bir avuç kan emiciler dışındakilere dünya gitgide cehenneme çevrilirken yeni bir yılı daha karşılıyoruz. Önümüzdeki yıl cehennemden çıkışa vesile olacak mı, bilemiyoruz. Tüm çaba ve beklentimiz bu yöndedir. 

Batman hapishanesinden teşekkür mektubu

Sayın hocam;
Gönderdiğiniz kitaplar için çok teşekkür ediyorum. Ayrıca yılbaşı tebrik kartınız da elime
ulaştı.


Sizin gibi insanların bu ülkede olduğunu görebilmek ve nazik, düşünceli davranışlarına şahit
olmak bizlere mutluluk veriyor. Ülkemizin geleceğine de umutla bakmamıza vesile oluyor.
Bu güzel eylemleriniz ile bizleri daha iyi bir insan olma ve insanlığa fayda sağlayabileceğimiz
konusunda motive ediyorsunuz.

Tutsak yazar Engin Bulut yollanılan kitapları almış. "Kitaplar geldi çok teşekkürler. "

"Nil Nazan'dan mektup aldım, bir gün sonra da 13 kitap gönderdiğini ve Eğitim Birimi’ne verildiğini öğrendim. "

Engin BULUT

F tipi Hapishane C-132 Kürkçüler/ADANA

Merhaba Adil Abim;

              Sevgilerimi ve selamlarımı gönderiyorum. Sana, aileye, görülmüştür ailesine, herkese, iyi olmanız dileklerimle. Ben de iyiyim, mahpusluğa devam ediyorum-uz…

TUTSAKLARIN KIRIKLAR 1 NO'LU F TİPİ HAPİSHANESİNDEN YOLLADIKLARI HAK İHLALLERİ RAPORU

TUTSAKLARIN BUCA HAPİSHANESİNDEN YOLLADIKLARI HAK İHLALLERİ RAPORU

20.01.2025

Merhaba

Aşağıda sıralayacağımız hak ihlallerinden kaynaklı sorunların çözümünde GÖRÜLMÜŞTÜR olarak sizleri de sesimize ses olmaya ve kamuoyu oluşturma adına yükselen bu çığlığımızı duyurmaya çağırıyoruz. 

Kemal Demirbaş yazdı: "Demokratik uygarlığımızın yaratıcı, oluşturucu, geliştirici ölümsüz, özgürlük abideleri"

Neolitik paradigmanın, doğal toplumun yaratıcısı ve inşacısı ana tanrıça kadını Star’lardan, kurnaz ve gaspçı erkek iktidarı Enki’lerin el koyduğu, doğal toplumun özgürlük ve yaratım yasalarını, ME’lerini, tekrar alma mücadelesi yürüten İştar’lara, Zerdüşt bilgeliğinden, Hallacı Mansur’lara, Pir Sultan’lara, Şeyh Bedrettin’lere, Mevlana ve Şems’lere, Babek’lerden, Marks’lara, Roza’lara, Clara’lara, Mahir’lerden, Deniz’lere, Hakilere, Mazlum’lara, Kemal’lere, Sara’lara ve Güneş’e dek; Demokratik uygarlığımızın yaratıcı, oluşturucu, geliştirici ölümsüz, özgürlük abideleridir

Tutsak yazar Hasan Şeker yazdı: "Hapishane koşullarında üretilen her düşünce ürünü, umuda dönük özgür düşlerdir. "

““Sınırsız Kütüphane” adlı serginin yoğun karşılanması sevindirdi beni. İçeri ile dışarının bir aradalığını görüyoruz burada. Ne mutlu, bu etkinliğe öncülük eden dostlara! Hapishane koşullarında üretilen her düşünce ürünü, umuda dönük özgür düşlerdir. Bunu sahiplenmek, her onurlu insanın en asli görevidir…Ve bizler, bu konuda hepinize teşekkür ediyor, yeni çalışmalarınızda başarılar diliyoruz…”

Hasan ŞEKER

Yüksek Güvenlikli Hapishane Kırıklar, Buca/İZMİR

Resul Kocatürk yazdı: "Sessiz sedasız açılan ve halen yenileri yapılmakta olan bu hapishanelerin amacı, hücrelere kapatılan insanın fiziki, psikolojik sağlığını bozmak ve yavaş yavaş öldürmek!"

“Özetle devasa bir dikdörtgen gibi Yüksek Güvenlikli Hapishane (YGH) tecrit ve tretmanın F-Tiplerine göre çok daha koyulaştırılmış olduğu yerlerdir. Bu hapishaneler güneş görmeyen, hava almayan ve görevli gardiyanlardan başka kimsenin görülmeyeceği inşa edilerek insanları birbirlerinden tamamen yalıtan koşullarıyla sağlık hakkının, yaşam hakkının doğrudan gasp edilmesine yönelik hukuki ve meşru dayanaktan yoksun olarak faaliyete geçirilmişlerdir. Durum bu! Yarın neler olabileceğini kestirebilmek zor olduğu gibi bunu düşünmeye de gerek yok! Yok, çünkü gün bugündür.

Ferhan Mordeniz'den mektup var: "Bırakırsak mekanın koşulsuzluğu, sevimsizliği, kahrediciliği epey incitir bizi… "

“Sergi çalışmalarınız her anlamda moral ve güç oluyor bizler için. Emeği geçen her can dostun yüreğine sağlık ve içtenlikle sonsuz teşekkürlerimi yolluyorum… (…) 

Zamanı bolca çalışarak üretken kılmaya çalışıyoruz. Bırakırsak mekanın koşulsuzluğu, sevimsizliği, kahrediciliği epey incitir bizi… Dolayısıyla var olmanın en yalın içtenliğiyle besliyoruz kendimizi. ”

Ferhan MORDENİZ

S Tipi Kapalı Hapishane B-30 -Döşemealtı/ANTALYA

*** 

Sevgili Adil,

SERGİLERİMİZ NE İŞE YARIYOR? TUTSAKLAR YANIT VERİYOR...

 

Görülmüştür Kolektifi ve Redfotoğraf grupları olarak Karşı Sanat Çalışmaları'nın desteğiyle "içerideki ve dışarıdaki" sanatçıların eserleriyle her yıl yeni bir temada yeni bir sergi hazırlıyoruz. Elbette estetiğe önem veriyoruz. Ama tek kaygımız bu değil. En önemli amacımız sesleri yeterince duyulmayan siyasi mahpusların seslerini duyurmak, görünmeyenleri görünür kılmaktır.

Tutsak çizer Cemal Borkurt'tan mektup var: "Kandıra 2 No’lu F Tipi’ne sürgün edildim."

1 Şubat 2025

Merhaba…

İçten selamlar gönderiyor, her anlamda iyi olmanızı diliyorum. Bizler de fena değiliz. 

              Yılbaşında ablam üzerinden kart göndermiştim, almışsınızdır şimdiye muhtemelen. Orada belirtmiş miydim tam hatırlamıyorum, Kandıra 2 No’lu F Tipi’ne sürgün edildim. Şimdi burada Necip Baysal ve Barış İnan ile kalıyoruz. Onlar da selamlarını gönderiyor. 

"8 Mart Dünya Kadınlar Gününde bir kez daha hatırlatıyoruz!"

Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün paylaştığı son istatistiklere göre hapishanelerde bulunan 398.694 mahpusun 17.418’ini kadın mahpuslar, 175’ini kız çocuğu mahpuslar oluşturmaktadır. 

Kadın mahpus sayısının genel mahpus nüfusuna kıyasla düşük olması, toplumsal cinsiyet kalıplarının yasalara ve politikalara yansıması nedeniyle, ceza infaz sistemi içerisinde bulunan kadınların özgün ihtiyaçları, statüleri ve hapsedilmekten farklı etkilenme biçimleri büyük ölçüde göz ardı edilmektedir.