Öykü

Güneşe Asılan Mahpuslar

" Hücre yaşamının olmazsa olmazı yarım saatlik sabah voltası ardından başlayan ve 12:00’ye kadar süren ‘sessizlik saati’ içinde yapacağı işleri gözden geçiren Tekin, José Saramago’nun Körlük ve Görmek isimli romanları hakkında yapmayı planladığı inceleme yazısı için aldığı notları tasnif etmeye başladığı anda nal seslerini andıran gürültüyle irkildi. Tekin’den önce hareketlenen Tufan: “Eyvah! Havalandırmayı atlı gardiyanlar bastı. Bir bu eksikti!” diyerek kahkahayı basınca durum anlaşıldı.

Enkaz altında kalan ve enkaz üstünde bekleyen canlara…

DEPREM

(Bir Ses Bir Nefes)

“Enkaz altında kalan ve enkaz üstünde bekleyen canlara…”

Hava soğuk üşüyorum anne. Bir gece sabaha doğru rüyam bir anda bölündü, sallandım ama bebekliğimin beşiği değildi. Rüyam en güzel yerinden kanadı anne. Enkazın karanlık, havasız, soğuk ve ıssız yığınları beşiğim oldu. Hiç bu kadar korkmamıştım. Ninemin zelzele deyip durduğu benim bir türlü anlamadığım o acı hikayedeki kelimenin deprem olduğunu anladım artık. Ama artık çok geç.

İnfazı yakılan tutsaklardan Fecriye Benek'ten yeni bir öykü: "ÖYLE ÇOCUK SİLÜETLİ OLDUĞUMA BAKMAYIN!"

ÖYLE ÇOCUK SİLÜETLİ OLDUĞUMA BAKMAYIN!

Belki kayda alınmamış bir adres gibi, hafızanızdan silinmiştir yaşadıklarımız!.. Ama yakıcı bir dirilikte bende duran o gerçeğin arşivinden sesleniyorum sesimi duyurmak için.

Bunun için yaşımdan büyük sözler söyleyeceğim!..

Tekirdağ Hapishanesinde yazılan bir öykü: "Yılanla Tanışma... "

Kasım 2019

YILANLA TANIŞMA

Köye ilk gelişim değildi. Birkaç yıl öncesinden annemin kucağında tarlaya gidişimiz ve oradan günebakan hasadıyla ilgili puslu anılar vardı hafızamda. Bu defa babam var yanımda, annem İstanbul’da kalmış.

Gece amcamlardaydık ve babam beni gün doğmadan uyandırdı. Avluya çıktığımızda ayazdan titrer durumdaydım. Yola çıkmadan önce babam elime bir ekmek parçası tutuşturdu.

“Yolda  köpekler havlayıp üzerimize gelecek. Onlara atarsın bunu.” dedi.

Tekirdağ hapishanesinden gelen yeni bir öykü: "Denizle Tanışma"

DENİZLE TANIŞMA

“Mesut babasıyla denize mi gidecekmiş bugün.”

Sabah uyandıktan hemen sonra başlayan annemin bu yönlü söylemleri heyecanlandırıyordu beni. Öncesinde televizyonda ve köye giderken otobüsün içinden görmüşlüğüm vardı denizi. Şimdi televizyondaki gibi içine de girecektim. Annemin beni heyecanlandıran söylemlerine, yüzümde gülücüklerle “Denize gitçez” diye cevap veriyordum.