Makale

Başbakan'a Hodri Meydan

Yedi yıldır tutuklu yargılanan bir gazeteci olarak Erdoğan’a da, hükümetine de hodri meydan diyorum! Buyursunlar yargılandığım dava dosyası üzerinde gazeteci olmadığım iddialarını kanıtlasınlar.

15 Mart 2013

Ne zaman Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümeti üye ve sözcülerinden birileri yurtdışına çıksa ya da yabancı bir başbakanı, bakanı ağırlasalar; tutuklu gazeteciler sorunu bir şekilde gündeme geliyor.

Ve her defasında da ne sorular ne de hükümet sözcülerinin yanıtları değişiyor.

Füsun Erdoğan'dan "Görülmüştür" Mektupları: Dalya

Bu 100. yazım. İki yıl boyunca hapishanedeki koğuşuma bianet’in açtığı pencereden insanlığa, dostluğa, devrimci, sosyalist olmaya dair bir dizi duruma tanıklık ettim.

8 Mart 2013

Dün nöbetçiydim

Bu nedenle yazımı bugüne bıraktım.

Her ihtimale karşı da, zaman kazanmak için sabah erkenden kalkıp günün nöbetçisinin yapması gereken işleri sabah sayımından önce bitirdim.

Cumartesi mektubumu yazmayı başaramasam da, bugüne kadar bianet’te yayımlanan yazılarıma göz attım.

Öyle ya!

Bu sefer dışarıdan bir mektup: 32 yıllık tutsak Tahir Canan'ın oğlu İlhan Canan'dan

Merhaba Dostlar,

Türkiye de en uzun süre cezaevinde yatan ve halen yatmaya devam eden kişiyi tanıyor muyuz?

Hani Ülkemizde;

Darbe ve Darbeciler ile hesaplaşılıyor!

Demokrasi öyle geri ve yerinde sayan değil İleri Boyutta!

Hak Hukuk kavramları eskisi gibi değil! Üstünlerin hukuku değil hukukun üstünlüğü egemen...

Tutuklu gazeteci,öğrenci, politikacı,yazar,çizer.... yok!

İnsanların üzerine bombalar atılmıyor,kazılarda insan kemikleri fışkırmıyor!

Her şey toz pembe her şey yerli yerinde!!!

‘Bombacı Öğretmen’in öğrencisinden mektup

Okumayı öğrettiği sevgili öğrencisi Gamze ilk mektubunu tutuklu hocasına yazmış. Cezaevine yollamış. 
Yusuf Demir genç ve idealist bir öğretmen. Bir süre Tunceli’de çalışıyor. Eşi İstanbul’da. Atama istiyor, üç yıl önce tayini Avcılar Firuzköy Cumhuriyet İlköğretim Okulu’na çıkıyor.
Birinci sınıflardan başlıyor. Her öğrenciyle tek tek uğraşıyor. Yavaş gelişen çocukların velilerini çağırıyor. Özel olarak ilgileniyor. Gamze bu çocuklardan biri. Hayata engelli olarak başlıyor. Okulda özel ilgiye ihtiyacı var. Bakarsan bağ olacak.

F Tipleri

5 Ocak 2013

Ülkemiz bir cezaevi cehennemi! Eski deyimle mapushaneler, adi suçlardan mahkûm olanların yanı sıra sol, sosyalist siyaset temsilcilerini de konuk etmeye devam ediyor.

"Sizin Hiç Babanız Öldü mü?"

Yasalar çıkarmışlardı biz tutsaklar için... Hiç değilse, yitirdiğimiz sevdiklerimizi, yakınlarımızı son yolculuklarında yalnız bırakmayalım, acımızı sevdiklerimizle/ailemizle paylaşalım diye! İşin aslı hiç de böyle değilmiş!

18 Ocak 2013 - Füsun ERDOĞAN - Gebze - BİA Haber Merkezi

Cemal Süreyya bir şiirinde "Sizin Hiç Babanız Öldü mü?" diye sormuş ya...

Sibel Öz ve SERÇELER ÖLÜRSE

Sibel Öz’ün, “Serçeler Ölürse” adlı öykü kitabı, iki aydır masamın üzerinde sırasını bekliyordu. Elimde, Muzaffer Tansu’nun hapishanede yazdığı “İki Kıyı Arasında” adlı öykü kitabı ile Marge Piercy’nin “Zamanın Kıyısındaki Kadın” adlı romanı vardı. Bu iki kitabı bitirdikten sonra ‘Serçeler Ölürse’ye başladım ve bir solukta okudum. “Serçeler Ölürse” hakkında notlarıma değinmeden önce, Muzaffer Tansu ile Marge Piercy’nin eserleri hakkında okuyucuya kısaca bilgi vermek istiyorum.