Tarsus Kadın Hapishanesinde yazılan deneme: Doğanın Uyanışı

Baharın ilk günlerini yaşıyorum, yeşillikler, coşkun akan dereler, yanı başımda cıvıl cıvıl öten kuş sesleriyle baharı karşılamak.

Doğanın bizlere bahşettiği bu harikulade tabiatı seyreylemek. Acaba kaç kişi bunun farkındadır. İçeriden annemin o güzel sesi kulağıma gelmekte ve ben acaba kaç kişi bunlardan uzak diyarlarda tehlikelerle boğuşmaktadır diye düşünüyorum. Etrafım, bulunduğum yer ne kadar hüzün verici olsa da tepenin ardında kıyametler kopmakta biliyorum.

İçeriden dışarıya özgürlük karikatürleri

A. Kerim Aktaş, Ayhan Bozkaya, Barış İnan, Cenan Genç, Hüseyin Yıldırım, M. Enes Tunç, Mehmet Boğatekin, Melih Gürler, Mustafa Ağcakaya, Ömer (Raman) Özdurak, Serdar Sürücü, Ahmet Bilge, Aynur Epli, Cemal Bozkurt, Haydar Bayar, Kemal Ayhan, Mahmut Ulusan, Menaf Osman, Musa Kart, Nurettin Erenler, Özlem Özdemir, Zehra Doğan.

İsimlerini okuduğunuz bu arkadaşlar “Duvarları Delen Çizgiler” adlı karikatür kitabıyla bir araya geldiler. Hapishane dediğimiz içeriden, dışarıya özgürlük duygularını paylaştılar.

Tekirdağ hapishanesinde yazılan öykü: MAHALLEDE SAHİPSİZ ARABA

Şubat 2019

Güneşli bir gün biz çocuklar tatilin rehavetiyle biraz geç uyanmış, kahvaltımızı edip Yenibosna sokaklarını yeni yeni doldurmaya başlamıştık. İlk olarak sokağımızın aşağı ucunda oturan Hasan’a rastladım. Hasan o dönemki kankamdı. Onunla muahabbet ederek dolaşmaya başladık.

Gözlerimiz mahalledeki samimi olduğumuz diğer çocukları ararken, bir kaç sokak ileride, sokakları dikine bölerek ilerleyen yol üzerinde park etmiş siyah bir otomobil farkettik. Otomobilin başında da iki çocuk merakla ona bakıyordu.

Tarsus Kadın hapishanesinden Gelen Bir Deneme: Yeniden

10 Şubat 2019

Bir masalla başladı her şey. Ve biz masal içerisindeki kahramanlara dönüşmüştük bir an.

Masalımız önce düşüncelerle başladı.

Kadın: İnsanlardan giderek uzaklaşıyorum, hatta artık sevmeme haline dönüşüyor.

Adam: Ya kendinden?

Kadın: Kendimden de. İnsanlığın yaptıklarını gördüğümde kendi türümden nefret edecek hale geliyorum.

Adam: Neden peki, seni bu duruma getirecek nedenlerin ne?

Binbir Göz

BİNBİR GÖZ

Zulüm mü?

elbette biliriz

sömürü çarkının

Nasıl? ve ne şekilde döndüğünü

İşkence mi?

Nasıl bilmeyiz ki

Çok iyi sevişiriz

her karış tenimizde izleri var

Anlatmakla bitmez

Tıpkı prometeus misali

Karaciğerimiz her gün

Leşkargaları tarafından didikleniyor

Elbette biliriz

estirilen vahşeti

kesilen parmakları kulakları

Başları ve ??? gözleri

Ölüm mü?

evet evet

çok iyi tanırız

ölüm bize sofra kurmuş